قۇرئان كەرىم مەنىلىرىنىڭ تەرجىمىسى - قۇرئان كەرىم قىسقىچە تەپسىرىنىڭ تۈرۈكچە تەرجىمىسى * - تەرجىمىلەر مۇندەرىجىسى


مەنالار تەرجىمىسى ئايەت: (42) سۈرە: سۈرە مائىدە
سَمَّٰعُونَ لِلۡكَذِبِ أَكَّٰلُونَ لِلسُّحۡتِۚ فَإِن جَآءُوكَ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُمۡ أَوۡ أَعۡرِضۡ عَنۡهُمۡۖ وَإِن تُعۡرِضۡ عَنۡهُمۡ فَلَن يَضُرُّوكَ شَيۡـٔٗاۖ وَإِنۡ حَكَمۡتَ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِٱلۡقِسۡطِۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلۡمُقۡسِطِينَ
Onlar (Yahudiler) yalana çok kulak verir, faiz gibi haram olan malı çokça yerler. -Ey Resul!- Eğer aralarında hüküm vermen için sana gelirlerse istersen aralarında hüküm ver veya onlardan yüz çevirip hüküm verme, sen her iki durum arasında seçim yapma hakkına sahipsin. Şayet aralarında hüküm vermeyi terk edersen sana hiçbir zarar veremezler. Onlar zalim ve senin düşmanın olsalar bile, hüküm verirken aralarında adaletle hükmet. Şüphesiz yüce Allah hükümlerinde adil olan kimseleri sever. Yargılanmak için gelen kimselerin hakime düşman olması onun adaletsiz davranmasına sebep değildir.
ئەرەپچە تەپسىرلەر:
بۇ بەتتىكى ئايەتلەردىن ئېلىنغان مەزمۇنلار:
• تعداد بعض صفات اليهود، مثل الكذب وأكل الربا ومحبة التحاكم لغير الشرع؛ لبيان ضلالهم وللتحذير منها.
Doğrusu Tevrat'ı Musa -aleyhisselam-'a biz indirdik ve onda hayra irşat ve kılavuzluk vardır. Kendisi ile aydınlanılan bir nur vardır. Allah'a itaatle uyan İsrailoğulları'nın peygamberleri, onunla hükmederler. Aynı zamanda yüce Allah'ın kitabını korumayı kendilerine görev olarak verdiği ve insanları eğiten âlimler, fakihler de onun ile hükmederler. Allah onları güvenilir kılmıştır ve onlar Tevrat'ı tahriften ve değişiklikten korurlar. Ve onlar onun hak olduğuna şahitlik ederler. Tevrat'ın emirleri hakkında insanlar onlara başvururlar. -Ey Yahudiler!- İnsanlardan korkmayınız, yalnız benden korkunuz. Allah'ın indirmiş olduğu hükmün yerine liderlik, şan, şöhret veya para gibi bir karşılık alarak onu bir başkası ile asla değiştirmeyiniz. Kim Allah'ın indirdiği vahyin yerine başka bir şeyi helal yahut üstün sayarsa, veya ona denk görürse, işte onlar gerçek kâfirlerdir.

• بيان شرعة القصاص العادل في الأنفس والجراحات، وهي أمر فرضه الله تعالى على من قبلنا.
İnsanları öldürmede ve yaralamalarda uygulanacak adil kısas açıklanmış ve bu kısasın Allah Teâlâ tarafından bizden önce gelen toplulukların şeriatlarında da farz kılındığı belirtilmiştir.

• الحث على فضيلة العفو عن القصاص، وبيان أجرها العظيم المتمثّل في تكفير الذنوب.
Kısası affetmenin fazileti teşvik edilmiştir. Ve günahlara kefaret olarak büyük sevabının olduğunu açıklanmıştır.

• الترهيب من الحكم بغير ما أنزل الله في شأن القصاص وغيره.
Kısas ve diğer hükümlerde Allah'ın hükmünün dışında başka bir hükümle hükmetmeyle ilgili korkutma vardır.

 
مەنالار تەرجىمىسى ئايەت: (42) سۈرە: سۈرە مائىدە
سۈرە مۇندەرىجىسى بەت نومۇرى
 
قۇرئان كەرىم مەنىلىرىنىڭ تەرجىمىسى - قۇرئان كەرىم قىسقىچە تەپسىرىنىڭ تۈرۈكچە تەرجىمىسى - تەرجىمىلەر مۇندەرىجىسى

قۇرئان كەرىم قىسقىچە تەپسىرىنىڭ تۈرۈكچە تەرجىمىسى - تەپسىر مەركىزى چىقارغان.

تاقاش