ترجمة معاني القرآن الكريم - الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم * - فهرس التراجم


ترجمة معاني آية: (42) سورة: الإسراء
قُل لَّوۡ كَانَ مَعَهُۥٓ ءَالِهَةٞ كَمَا يَقُولُونَ إِذٗا لَّٱبۡتَغَوۡاْ إِلَىٰ ذِي ٱلۡعَرۡشِ سَبِيلٗا
-Ey Resul!- Bu müşriklere de ki: İftira ve yalan atarak söylediklerine göre eğer Allah Teâlâ ile birlikte başka ilahlar olsaydı, var olduğu iddia edilen o mabutlar (batıl ilahlar) arşın sahibi olan Yüce Allah ile mülkünde çekişip O'na galip gelmek için bir yol ararlardı.
التفاسير العربية:
من فوائد الآيات في هذه الصفحة:
• الزعم بأن الملائكة بنات الله افتراء كبير، وقول عظيم الإثم عند الله عز وجل.
Meleklerin Allah'ın kızları olduklarını iddia etmek, büyük bir iftiradır ve Allah -Azze ve Celle-'nin katında çok büyük bir günahtır.

• أكثر الناس لا تزيدهم آيات الله إلا نفورًا؛ لبغضهم للحق ومحبتهم ما كانوا عليه من الباطل.
İnsanların çoğu hakka buğuz etmelerinden ve üzerinde oldukları batıla olan sevgilerinden dolayı, Allah'ın ayetleri, yalnızca onların nefretlerini arttırır.

• ما من مخلوق في السماوات والأرض إلا يسبح بحمد الله تعالى فينبغي للعبد ألا تسبقه المخلوقات بالتسبيح.
Göklerde ve yerde ne kadar yaratılmış varsa hepsi Allah -Subhânehu ve Teâla-'yı hamt ile tespih ederler. Kulun yapması gereken Allah'ı tespih etmede, yaratılmışların onu geçmemeleridir.

• من حلم الله على عباده أنه لا يعاجلهم بالعقوبة على غفلتهم وسوء صنيعهم، فرحمته سبقت غضبه.
Allah'ın kullarına karşı halim olması (yumuşaklıkla muamelesi) sebebiyle içinde bulundukları gaflet ve işledikleri günahlar sebebiyle onları cezalandırmada acele etmez. Çünkü rahmeti gazabını geçmiştir.

 
ترجمة معاني آية: (42) سورة: الإسراء
فهرس السور رقم الصفحة
 
ترجمة معاني القرآن الكريم - الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم - فهرس التراجم

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم، صادر عن مركز تفسير للدراسات القرآنية.

إغلاق