للإطلاع على الموقع بحلته الجديدة

ترجمة معاني القرآن الكريم - الترجمة التركية - د. علي أوزك وآخرون * - فهرس التراجم

XML CSV Excel API
تنزيل الملفات يتضمن الموافقة على هذه الشروط والسياسات

ترجمة معاني سورة: النازعات   آية:

سورة النازعات - Sûretu'n-Nâziât

وَٱلنَّٰزِعَٰتِ غَرۡقٗا
Söküp çıkaranlara , andolsun;
التفاسير العربية:
وَٱلنَّٰشِطَٰتِ نَشۡطٗا
yavaşça çekenlere , andolsun;
التفاسير العربية:
وَٱلسَّٰبِحَٰتِ سَبۡحٗا
yüzdükçe yüzenlere , andolsun;
التفاسير العربية:
فَٱلسَّٰبِقَٰتِ سَبۡقٗا
yarıştıkça yarışanlara , andolsun;
التفاسير العربية:
فَٱلۡمُدَبِّرَٰتِ أَمۡرٗا
iş düzenleyenlere , andolsun;
التفاسير العربية:
يَوۡمَ تَرۡجُفُ ٱلرَّاجِفَةُ
Birinci üflemenin (kâinatı) sarstığı,
التفاسير العربية:
تَتۡبَعُهَا ٱلرَّادِفَةُ
onu ikinci üflemenin takip ettiği gün,
التفاسير العربية:
قُلُوبٞ يَوۡمَئِذٖ وَاجِفَةٌ
işte o gün yürekler kaygıdan oynar,
التفاسير العربية:
أَبۡصَٰرُهَا خَٰشِعَةٞ
gözler yorgun düşer.
التفاسير العربية:
يَقُولُونَ أَءِنَّا لَمَرۡدُودُونَ فِي ٱلۡحَافِرَةِ
«Öldükten sonra biz, (dünyadaki) ilk halimize mi döndürüleceğiz, derler.
التفاسير العربية:
أَءِذَا كُنَّا عِظَٰمٗا نَّخِرَةٗ
(Hem de) çürümüş kemikler olduktan sonra mı?»
التفاسير العربية:
قَالُواْ تِلۡكَ إِذٗا كَرَّةٌ خَاسِرَةٞ
«O zaman bu, ziyanlı bir dönüş olur» dediler.
التفاسير العربية:
فَإِنَّمَا هِيَ زَجۡرَةٞ وَٰحِدَةٞ
Bu dönüş, sadece bir seslenmeye bakar.
التفاسير العربية:
فَإِذَا هُم بِٱلسَّاهِرَةِ
Birdenbire kendilerini mahşerde buluverirler.
التفاسير العربية:
هَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ مُوسَىٰٓ
(Habibim!) Sana Musa'nın haberi geldi mi?
التفاسير العربية:
إِذۡ نَادَىٰهُ رَبُّهُۥ بِٱلۡوَادِ ٱلۡمُقَدَّسِ طُوًى
Kutsal vadi Tuva'da Rabbi ona şöyle seslenmişti :
التفاسير العربية:
ٱذۡهَبۡ إِلَىٰ فِرۡعَوۡنَ إِنَّهُۥ طَغَىٰ
Firavun'a git! Çünkü o çok azdı.
التفاسير العربية:
فَقُلۡ هَل لَّكَ إِلَىٰٓ أَن تَزَكَّىٰ
De ki: Arınmayı ister misin?
التفاسير العربية:
وَأَهۡدِيَكَ إِلَىٰ رَبِّكَ فَتَخۡشَىٰ
Seni Rabbimin yoluna iletmemi, böylece ondan korkarsın.
التفاسير العربية:
فَأَرَىٰهُ ٱلۡأٓيَةَ ٱلۡكُبۡرَىٰ
Ve ona en büyük mucizeyi gösterdi.
التفاسير العربية:
فَكَذَّبَ وَعَصَىٰ
(O ise) hemen yalanladı ve isyan etti.
التفاسير العربية:
ثُمَّ أَدۡبَرَ يَسۡعَىٰ
Sonra (inkâr için) olanca çabasını göstererek sırtını döndü.
التفاسير العربية:
فَحَشَرَ فَنَادَىٰ
Derhal (adamlarını) topladı ve (onlara) bağırdı:
التفاسير العربية:
فَقَالَ أَنَا۠ رَبُّكُمُ ٱلۡأَعۡلَىٰ
Ben, sizin en yüce Rabbinizim! dedi.
التفاسير العربية:
فَأَخَذَهُ ٱللَّهُ نَكَالَ ٱلۡأٓخِرَةِ وَٱلۡأُولَىٰٓ
Allah onu, (herkese ibret olarak) dünya ve ahiret azabıyla cezalandırdı.
التفاسير العربية:
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَعِبۡرَةٗ لِّمَن يَخۡشَىٰٓ
Elbette bunda, korkan kimseler için büyük bir ibret vardır.
التفاسير العربية:
ءَأَنتُمۡ أَشَدُّ خَلۡقًا أَمِ ٱلسَّمَآءُۚ بَنَىٰهَا
Sizi yaratmak mı daha güç, yoksa gökyüzünü yaratmak mı, ki onu Allah bina etti,
التفاسير العربية:
رَفَعَ سَمۡكَهَا فَسَوَّىٰهَا
onu yükseltip düzene koydu.
التفاسير العربية:
وَأَغۡطَشَ لَيۡلَهَا وَأَخۡرَجَ ضُحَىٰهَا
Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
التفاسير العربية:
وَٱلۡأَرۡضَ بَعۡدَ ذَٰلِكَ دَحَىٰهَآ
Ondan sonra da yeryüzünü yayıp döşedi. @مصحح
Ondan sonra da yerküreyi döşedi.
التفاسير العربية:
أَخۡرَجَ مِنۡهَا مَآءَهَا وَمَرۡعَىٰهَا
Yerden suyunu ve otlağını çıkardı
التفاسير العربية:
وَٱلۡجِبَالَ أَرۡسَىٰهَا
ve dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi.
التفاسير العربية:
مَتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِأَنۡعَٰمِكُمۡ
Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere,
التفاسير العربية:
فَإِذَا جَآءَتِ ٱلطَّآمَّةُ ٱلۡكُبۡرَىٰ
her şeyi alt üst eden o büyük felâket geldiği vakit,
التفاسير العربية:
يَوۡمَ يَتَذَكَّرُ ٱلۡإِنسَٰنُ مَا سَعَىٰ
insanın yapıp ettiklerini hatırlayacağı gün
التفاسير العربية:
وَبُرِّزَتِ ٱلۡجَحِيمُ لِمَن يَرَىٰ
ve görene cehennem açık bir şekilde gösterildiği zaman;
التفاسير العربية:
فَأَمَّا مَن طَغَىٰ
azana
التفاسير العربية:
وَءَاثَرَ ٱلۡحَيَوٰةَ ٱلدُّنۡيَا
ve dünya hayatını ahirete tercih edene,
التفاسير العربية:
فَإِنَّ ٱلۡجَحِيمَ هِيَ ٱلۡمَأۡوَىٰ
şüphesiz cehennem tek barınaktır.
التفاسير العربية:
وَأَمَّا مَنۡ خَافَ مَقَامَ رَبِّهِۦ وَنَهَى ٱلنَّفۡسَ عَنِ ٱلۡهَوَىٰ
Rabbinin makamından korkan ve nefsini kötü arzulardan uzaklaştıran için ise
التفاسير العربية:
فَإِنَّ ٱلۡجَنَّةَ هِيَ ٱلۡمَأۡوَىٰ
şüphesiz cennet yegâne barınaktır.
التفاسير العربية:
يَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلسَّاعَةِ أَيَّانَ مُرۡسَىٰهَا
Sana kıyameti sorarlar: Gelip çatması ne zamandır? (derler.)
التفاسير العربية:
فِيمَ أَنتَ مِن ذِكۡرَىٰهَآ
Sen onu nereden bilip bildireceksin!
التفاسير العربية:
إِلَىٰ رَبِّكَ مُنتَهَىٰهَآ
O'nun nihaî ilmi yalnız Rabbine aittir.
التفاسير العربية:
إِنَّمَآ أَنتَ مُنذِرُ مَن يَخۡشَىٰهَا
Sen ancak ondan korkanları uyarırsın.
التفاسير العربية:
كَأَنَّهُمۡ يَوۡمَ يَرَوۡنَهَا لَمۡ يَلۡبَثُوٓاْ إِلَّا عَشِيَّةً أَوۡ ضُحَىٰهَا
Kıyamet gününü gördüklerinde (dünyada) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk zamanı kadar kaldıklarını sanırlar. 
التفاسير العربية:
 
ترجمة معاني سورة: النازعات
فهرس السور رقم الصفحة
 
ترجمة معاني القرآن الكريم - الترجمة التركية - د. علي أوزك وآخرون - فهرس التراجم

ترجمها على أوزك ومعه آخرون، تم تطويرها بإشراف مركز رواد الترجمة، ويتاح الإطلاع على الترجمة الأصلية لغرض إبداء الرآي والتقييم والتطوير المستمر.

إغلاق