Check out the new design

আল-কোৰআনুল কাৰীমৰ অৰ্থানুবাদ - তুৰ্কী অনুবাদ- শ্বাবান ব্ৰীতশ * - অনুবাদসমূহৰ সূচীপত্ৰ

XML CSV Excel API
Please review the Terms and Policies

অৰ্থানুবাদ ছুৰা: আল-আ'ৰাফ   আয়াত:
حَقِيقٌ عَلَىٰٓ أَن لَّآ أَقُولَ عَلَى ٱللَّهِ إِلَّا ٱلۡحَقَّۚ قَدۡ جِئۡتُكُم بِبَيِّنَةٖ مِّن رَّبِّكُمۡ فَأَرۡسِلۡ مَعِيَ بَنِيٓ إِسۡرَٰٓءِيلَ
Bana ancak, Allah hakkında yalnız gerçek olanı söylemem yaraşır. Size Rabbinizden apaçık delillerle geldim. İsrailoğulları'nı benimle beraber gönder.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
قَالَ إِن كُنتَ جِئۡتَ بِـَٔايَةٖ فَأۡتِ بِهَآ إِن كُنتَ مِنَ ٱلصَّٰدِقِينَ
Eğer bir ayet/mucize ile geldiysen, haydi doğru söyleyen biriysen onu ortaya koy, dedi.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
فَأَلۡقَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعۡبَانٞ مُّبِينٞ
Bunu üzerine Musa asâsını attı. Birden o apaçık bir ejderha oluverdi.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
وَنَزَعَ يَدَهُۥ فَإِذَا هِيَ بَيۡضَآءُ لِلنَّٰظِرِينَ
Elini koynundan çıkardı. Birden o bakanların (gözünü kamaştıran) bembeyaz (bir el) oluverdi.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
قَالَ ٱلۡمَلَأُ مِن قَوۡمِ فِرۡعَوۡنَ إِنَّ هَٰذَا لَسَٰحِرٌ عَلِيمٞ
Firavun kavminden ileri gelenler: Bu, bilgin bir sihirbaz, dediler.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
يُرِيدُ أَن يُخۡرِجَكُم مِّنۡ أَرۡضِكُمۡۖ فَمَاذَا تَأۡمُرُونَ
Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne buyurursunuz?
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
قَالُوٓاْ أَرۡجِهۡ وَأَخَاهُ وَأَرۡسِلۡ فِي ٱلۡمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ
Onu ve kardeşini beklet, şehirlere toplayıcılar gönder.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
يَأۡتُوكَ بِكُلِّ سَٰحِرٍ عَلِيمٖ
Sana tüm sihirbazları getirsinler, dediler.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
وَجَآءَ ٱلسَّحَرَةُ فِرۡعَوۡنَ قَالُوٓاْ إِنَّ لَنَا لَأَجۡرًا إِن كُنَّا نَحۡنُ ٱلۡغَٰلِبِينَ
Sihirbazlar Firavun’a gelerek dediler ki: Eğer biz galip gelirsek bir mükâfat var, değil mi?
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
قَالَ نَعَمۡ وَإِنَّكُمۡ لَمِنَ ٱلۡمُقَرَّبِينَ
Evet, elbette siz bana yakın kimselerden olacaksınız, dedi.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
قَالُواْ يَٰمُوسَىٰٓ إِمَّآ أَن تُلۡقِيَ وَإِمَّآ أَن نَّكُونَ نَحۡنُ ٱلۡمُلۡقِينَ
Sihirbazlar: Ey Musa, (asanı) önce ya sen at ya da önce atanlar biz olalım, dediler.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
قَالَ أَلۡقُواْۖ فَلَمَّآ أَلۡقَوۡاْ سَحَرُوٓاْ أَعۡيُنَ ٱلنَّاسِ وَٱسۡتَرۡهَبُوهُمۡ وَجَآءُو بِسِحۡرٍ عَظِيمٖ
O da: Siz atın! dedi. Onlar atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları korkuttular ve büyük bir sihir gösterdiler.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
۞ وَأَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ أَنۡ أَلۡقِ عَصَاكَۖ فَإِذَا هِيَ تَلۡقَفُ مَا يَأۡفِكُونَ
Biz de Musa’ya asanı at diye vahyettik. Birdenbire asâ onların uydurduklarını yuttu.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
فَوَقَعَ ٱلۡحَقُّ وَبَطَلَ مَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Böylece her şey ortaya çıktı. Onların yaptıkları boşa çıktı.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
فَغُلِبُواْ هُنَالِكَ وَٱنقَلَبُواْ صَٰغِرِينَ
Orada mağlup oldular ve küçük düştüler.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
وَأُلۡقِيَ ٱلسَّحَرَةُ سَٰجِدِينَ
Sihirbazlar: Secdeye kapandılar.
আৰবী তাফছীৰসমূহ:
 
অৰ্থানুবাদ ছুৰা: আল-আ'ৰাফ
ছুৰাৰ তালিকা পৃষ্ঠা নং
 
আল-কোৰআনুল কাৰীমৰ অৰ্থানুবাদ - তুৰ্কী অনুবাদ- শ্বাবান ব্ৰীতশ - অনুবাদসমূহৰ সূচীপত্ৰ

অনুবাদ কৰিছে শ্বাবান ব্ৰীতশ চাহাবে। মৰ্কজ ৰুৱাদুত তাৰ্জামাৰ তত্ত্বাৱধানত ইয়াক উন্নীত কৰা হৈছে। ধাৰাবাহিক উন্নীত কৰণ, মূল্যায়ন আৰু মতামত প্ৰকাশৰ উদ্দেশ্যে মূল অনুবাদটো উন্মুক্ত কৰা হ'ল।

বন্ধ