Check out the new design

ترجمهٔ معانی قرآن کریم - ترجمه‌ى تركى كتاب مختصر در تفسير قرآن كريم * - لیست ترجمه ها


ترجمهٔ معانی سوره: حج   آیه:
أَلَمۡ تَرَ أَنَّ ٱللَّهَ سَخَّرَ لَكُم مَّا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَٱلۡفُلۡكَ تَجۡرِي فِي ٱلۡبَحۡرِ بِأَمۡرِهِۦ وَيُمۡسِكُ ٱلسَّمَآءَ أَن تَقَعَ عَلَى ٱلۡأَرۡضِ إِلَّا بِإِذۡنِهِۦٓۚ إِنَّ ٱللَّهَ بِٱلنَّاسِ لَرَءُوفٞ رَّحِيمٞ
- Ey Resul!- Allah'ın, faydalanmanız ve ihtiyaçlarını görmeniz için yeryüzündeki hayvanları ve cansız varlıkları senin ve insanların hizmetine sunduğunu görmez misin? Denizde emri ile hareket eden ve bir beldeden başka bir beldeye gitmenizi kolaylaştıran gemileri sizin hizmetinize sunmuştur. Göğü de kendi izni olmadıkça yer üzerine düşmemesi için tutar. Eğer düşmesi için izin verse hemen düşerdi. Allah, insanlara karşı gerçekten çok şefkatli ve merhametlidir. Öyle ki, kendi içlerindeki zulme rağmen bu şeyleri onların hizmetine sunmuştur.
تفسیرهای عربی:
وَهُوَ ٱلَّذِيٓ أَحۡيَاكُمۡ ثُمَّ يُمِيتُكُمۡ ثُمَّ يُحۡيِيكُمۡۗ إِنَّ ٱلۡإِنسَٰنَ لَكَفُورٞ
Allah, sizi yoktan var ederek hayat verendir. Sonra ömürleriniz tükendiğinde sizi öldürecek, öldükten sonra amellerinizden dolayı hesaba çekmek için sizi yeniden diriltecektir. Yaptıklarınızın karşılığını size verecektir. Şüphesiz insan, Allah'ın nimetleri -apaçık olmasına rağmen- başkasına ibadet ederek çokça nankörlük eder.
تفسیرهای عربی:
لِّكُلِّ أُمَّةٖ جَعَلۡنَا مَنسَكًا هُمۡ نَاسِكُوهُۖ فَلَا يُنَٰزِعُنَّكَ فِي ٱلۡأَمۡرِۚ وَٱدۡعُ إِلَىٰ رَبِّكَۖ إِنَّكَ لَعَلَىٰ هُدٗى مُّسۡتَقِيمٖ
Biz her bir millete şeriat verdik. Onlar kendi şeriatları ile amel ederler. -Ey Resul!- Müşrikler ve başka dinlere mensup olanlar senin şeriatin hakkında seninle tartışmasınlar. Sen tartışmaya onlardan daha hak sahibisin. Çünkü onlar batıl ehlidir. İnsanları ihlasla Allah'ı birlemeye çağır. Şüphesiz sen hiçbir eğriliğin bulunmadığı dosdoğru yol üzeresin.
تفسیرهای عربی:
وَإِن جَٰدَلُوكَ فَقُلِ ٱللَّهُ أَعۡلَمُ بِمَا تَعۡمَلُونَ
Hüccet kendilerine ikame edildikten ve işleri Allah'a havale edildikten sonra hâlâ seninle tartışmaya devam ederlerse onları tehdit ederek şöyle de: "Allah yaptığınız her ameli hakkıyla bilir. Yaptıklarınızdan hiçbir şey O'na gizli kalmaz. Buna göre size karşılığınızı verecektir.
تفسیرهای عربی:
ٱللَّهُ يَحۡكُمُ بَيۡنَكُمۡ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ فِيمَا كُنتُمۡ فِيهِ تَخۡتَلِفُونَ
Yüce Allah kıyamet günü, din ile alakalı ayrılığa düştükleri meselelerde Mümin ve kâfir bütün kulları arasında hükmedecektir.
تفسیرهای عربی:
أَلَمۡ تَعۡلَمۡ أَنَّ ٱللَّهَ يَعۡلَمُ مَا فِي ٱلسَّمَآءِ وَٱلۡأَرۡضِۚ إِنَّ ذَٰلِكَ فِي كِتَٰبٍۚ إِنَّ ذَٰلِكَ عَلَى ٱللَّهِ يَسِيرٞ
-Ey Resul!- Şüphesiz ki Yüce Allah'ın, gökte ve yerde olan her şeyi hakkıyla bildiğini bilmez misin? Göklerde ve yerde olan hiç bir şey O'na gizli kalmaz. Bütün bunların ilmi Levh-i Mahfuz'da kaydedilmiştir. Bütün bunların ilmi Yüce Allah için çok kolaydır.
تفسیرهای عربی:
وَيَعۡبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَمۡ يُنَزِّلۡ بِهِۦ سُلۡطَٰنٗا وَمَا لَيۡسَ لَهُم بِهِۦ عِلۡمٞۗ وَمَا لِلظَّٰلِمِينَ مِن نَّصِيرٖ
Müşrikler, Allah'ın kendilerine ibadet edileceğine dair kitaplarında hiçbir hüccet indirmediği Allah'tan başka putlara taparlar. Bu hususta onların ilmi hiçbir delili yoktur. Onların tek dayanağı babalarını körü körüne taklit etmeleridir. Zalimler için Allah'ın azabından onları koruyacak hiçbir yardımcıları yoktur.
تفسیرهای عربی:
وَإِذَا تُتۡلَىٰ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتُنَا بَيِّنَٰتٖ تَعۡرِفُ فِي وُجُوهِ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ ٱلۡمُنكَرَۖ يَكَادُونَ يَسۡطُونَ بِٱلَّذِينَ يَتۡلُونَ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتِنَاۗ قُلۡ أَفَأُنَبِّئُكُم بِشَرّٖ مِّن ذَٰلِكُمُۚ ٱلنَّارُ وَعَدَهَا ٱللَّهُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْۖ وَبِئۡسَ ٱلۡمَصِيرُ
Onlara, Kur'an'dan apaçık ayetlerimizi okunduğunda kâfirlerin asık suratlı yüzlerinden, o ayetleri işittikleri zaman inkâr ettiklerini anlarsın. Öfkelerinin şiddetinden neredeyse ayetlerimizi kendilerine okuyanların üzerine atlarlar. -Ey Resul!- Onlara de ki: Sizlerin öfkesi ve yüzlerinizin asıklığından daha şiddetli bir şeyi haber vereyim mi? O, Allah'ın kâfirleri içine gireceğini vadettiği cehennemdir. Onların varacağı bu yer ne kötü bir yerdir.
تفسیرهای عربی:
از فواید آیات این صفحه:
• من نعم الله على الناس تسخير ما في السماوات وما في الأرض لهم.
Allah'ın insanlara bahşetmiş olduğu nimetlerinden biri de göklerde ve yerde olanları onların hizmetine sunmasıdır.

• إثبات صفتي الرأفة والرحمة لله تعالى.
Allah Teâlâ'nın rahmet ve şefkat sıfatları ispat edilmiştir.

• إحاطة علم الله بما في السماوات والأرض وما بينهما.
Allah'ın ilmi göklerde, yerde ve her iki arasında olanları kuşatmıştır.

• التقليد الأعمى هو سبب تمسك المشركين بشركهم بالله.
Körü körüne taklit etmek, müşriklerin Allah'a şirk koşmaya sarılmalarının sebebidir.

 
ترجمهٔ معانی سوره: حج
فهرست سوره ها شماره صفحه
 
ترجمهٔ معانی قرآن کریم - ترجمه‌ى تركى كتاب مختصر در تفسير قرآن كريم - لیست ترجمه ها

مرکز تفسیر و پژوهش‌های قرآنی آن را منتشر كرده است.

بستن