Check out the new design

ترجمهٔ معانی قرآن کریم - ترجمه‌ى تركى كتاب مختصر در تفسير قرآن كريم * - لیست ترجمه ها


ترجمهٔ معانی سوره: زُمَر   آیه:
۞ فَمَنۡ أَظۡلَمُ مِمَّن كَذَبَ عَلَى ٱللَّهِ وَكَذَّبَ بِٱلصِّدۡقِ إِذۡ جَآءَهُۥٓۚ أَلَيۡسَ فِي جَهَنَّمَ مَثۡوٗى لِّلۡكَٰفِرِينَ
Yüce Allah'a ortak, eş ve çocuk gibi yakışık olmayan şeyleri nispet eden ve Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in getirdiği vahyi yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Ateş, Allah'ı ve resulünün getirdiklerini küfreden kâfirlerin meskeni ve kalacak yeri değil midir? Evet! Şüphesiz onlar için orada kalacak yer ve mesken vardır.
تفسیرهای عربی:
وَٱلَّذِي جَآءَ بِٱلصِّدۡقِ وَصَدَّقَ بِهِۦٓ أُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُتَّقُونَ
Peygamber ve diğer kimselerden söz ve fiillerinde doğruyu getiren ve iman etmiş olarak onu tasdik edip gerektirdiği ile amel edenler var ya, işte onlar hakikî muttakilerdir. Rablerinin emirlerini yerine getirir ve yasaklarından sakınırlar.
تفسیرهای عربی:
لَهُم مَّا يَشَآءُونَ عِندَ رَبِّهِمۡۚ ذَٰلِكَ جَزَآءُ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Rabbleri katındaki daimî lezzetler onlar içindir. İşte bu iyilik edenlerin mükâfatı, onların Rablerine ve O'nun kullarına karşı yapmış oldukları amellerinden dolayıdır.
تفسیرهای عربی:
لِيُكَفِّرَ ٱللَّهُ عَنۡهُمۡ أَسۡوَأَ ٱلَّذِي عَمِلُواْ وَيَجۡزِيَهُمۡ أَجۡرَهُم بِأَحۡسَنِ ٱلَّذِي كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Böylece Yüce Allah, dünyada işlemiş oldukları en kötü günahlarından tövbe etmeleri ve Rablerine (salih ameller ile) döndüklerinden dolayı onların günahlarını silecektir. Yapmakta oldukları amellerin en güzeliyle de onları mükâfatlandıracaktır.
تفسیرهای عربی:
أَلَيۡسَ ٱللَّهُ بِكَافٍ عَبۡدَهُۥۖ وَيُخَوِّفُونَكَ بِٱلَّذِينَ مِن دُونِهِۦۚ وَمَن يُضۡلِلِ ٱللَّهُ فَمَا لَهُۥ مِنۡ هَادٖ
Yüce Allah, din ve dünya işlerinde kulu Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e kâfi ve düşmanlarına karşı onu koruyan değil midir? Evet! Gerçekten O, resulüne kâfidir. -Ey Resul!- Cehalet ve ahmaklıklarından dolayı Allah'tan başka ibadet ettikleri putların sana kötülük etmesi ile seni korkutmaktadırlar. Allah, kimi rezil eder ve onu hidayete muvaffak kılmazsa, artık ona hidayet edecek ve onu muvaffak kılacak kimse yoktur.
تفسیرهای عربی:
وَمَن يَهۡدِ ٱللَّهُ فَمَا لَهُۥ مِن مُّضِلٍّۗ أَلَيۡسَ ٱللَّهُ بِعَزِيزٖ ذِي ٱنتِقَامٖ
Yüce Allah'ın hidayete muvaffak kıldığı kimseyi saptıracak güce sahip hiç kimse yoktur. Yüce Allah, kimsenin kendisine galip gelemediği mutlak güç sahibi ve kendisini küfreden ve isyan edenden intikam alıcı değil midir? Evet! Gerçekten O, intikam sahibidir.
تفسیرهای عربی:
وَلَئِن سَأَلۡتَهُم مَّنۡ خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ لَيَقُولُنَّ ٱللَّهُۚ قُلۡ أَفَرَءَيۡتُم مَّا تَدۡعُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ إِنۡ أَرَادَنِيَ ٱللَّهُ بِضُرٍّ هَلۡ هُنَّ كَٰشِفَٰتُ ضُرِّهِۦٓ أَوۡ أَرَادَنِي بِرَحۡمَةٍ هَلۡ هُنَّ مُمۡسِكَٰتُ رَحۡمَتِهِۦۚ قُلۡ حَسۡبِيَ ٱللَّهُۖ عَلَيۡهِ يَتَوَكَّلُ ٱلۡمُتَوَكِّلُونَ
-Ey Resul!- Bu müşriklere, "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorarsan onlar da "Allah yarattı." diye cevap verirler. İlahlarının acziyetini ortaya çıkarmak için onlara de ki: "Yüce Allah'ın dışında ibadet ettiğiniz bu putlardan bana haber verin bakalım. Eğer Yüce Allah bana bir zarar vermek istese, O'nun zararını ortadan kaldırmaya sahip midir? Ya da Rabbim, katından bana bir rahmet bahşetse; O'nun bu rahmetine mani olmaya güç yetirebilirler mi?" Onlara de ki: "Yüce Allah, tek başına bana yeter. Ben bütün işlerimde O'na itimat ettim. Tevekkül edenler de yalnızca O'na itimat etsinler."
تفسیرهای عربی:
قُلۡ يَٰقَوۡمِ ٱعۡمَلُواْ عَلَىٰ مَكَانَتِكُمۡ إِنِّي عَٰمِلٞۖ فَسَوۡفَ تَعۡلَمُونَ
-Ey Resul!- De ki: "Ey Kavmim! Allah'a şirk koşmaya razı olduğunuz hal üzere amel etmeye devam edin. Şüphesiz ki ben, tevhide davet etme ve ibadeti yalnızca O'na has kılma hususunda Rabbimin bana emrettiğini yapacağım. Bu iki yolu tutanların akıbetlerinin ne olduğunu (yakında) bileceksiniz."
تفسیرهای عربی:
مَن يَأۡتِيهِ عَذَابٞ يُخۡزِيهِ وَيَحِلُّ عَلَيۡهِ عَذَابٞ مُّقِيمٌ
Dünyada alçaltıcı ve aşağılayıcı azabın kime geleceğini ve kıyamet günü kesilmeyen ve devamlı olan azabın kime ineceğini bileceksiniz.
تفسیرهای عربی:
از فواید آیات این صفحه:
• عظم خطورة الافتراء على الله ونسبة ما لا يليق به أو بشرعه له سبحانه.
Allah -Subhânehu ve Teâlâ-'ya iftira atmanın, O'na ve şeriatine yakışmayacak şeyler nispet etmenin tehlikesinin büyüklüğü açıklanmıştır.

• ثبوت حفظ الله للرسول صلى الله عليه وسلم أن يصيبه أعداؤه بسوء.
Yüce Allah'ın, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'i düşmanlarının kötülüklerinden muhafaza edeceği kanıtlanmıştır.

• الإقرار بتوحيد الربوبية فقط بغير توحيد الألوهية، لا ينجي صاحبه من عذاب النار.
Uluhiyet tevhidi olmaksızın sadece rububiyet tevhidini ikrar etmek, sahibini cehennem azabından kurtarmaz.

 
ترجمهٔ معانی سوره: زُمَر
فهرست سوره ها شماره صفحه
 
ترجمهٔ معانی قرآن کریم - ترجمه‌ى تركى كتاب مختصر در تفسير قرآن كريم - لیست ترجمه ها

مرکز تفسیر و پژوهش‌های قرآنی آن را منتشر كرده است.

بستن