Check out the new design

Terjemahan makna Alquran Alkarim - Terjemahan Al-Mukhtaṣar fī Tafsīr Al-Qur`ān Al-Karīm ke bahasa Turki * - Daftar isi terjemahan


Terjemahan makna Surah: Fāṭir   Ayah:
وَٱلَّذِيٓ أَوۡحَيۡنَآ إِلَيۡكَ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ هُوَ ٱلۡحَقُّ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِۗ إِنَّ ٱللَّهَ بِعِبَادِهِۦ لَخَبِيرُۢ بَصِيرٞ
Ey Resul! Sana vahyetmiş olduğumuz kitap, içerisinde şüphe olmayan ve kendinden önceki kitapları doğrulayıcı haktır. Şüphesiz Allah, kullarından hakkıyla haberdardır ve (onları hakkıyla) görendir. O, her ümmetin peygamberine zamanındaki ihtiyaca göre vahyeder.
Tafsir berbahasa Arab:
ثُمَّ أَوۡرَثۡنَا ٱلۡكِتَٰبَ ٱلَّذِينَ ٱصۡطَفَيۡنَا مِنۡ عِبَادِنَاۖ فَمِنۡهُمۡ ظَالِمٞ لِّنَفۡسِهِۦ وَمِنۡهُم مُّقۡتَصِدٞ وَمِنۡهُمۡ سَابِقُۢ بِٱلۡخَيۡرَٰتِ بِإِذۡنِ ٱللَّهِۚ ذَٰلِكَ هُوَ ٱلۡفَضۡلُ ٱلۡكَبِيرُ
Sonra Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in, diğer ümmetlerin üzerinde seçmiş olduğumuz ümmetine Kur'an'ı verdik. Onlardan kimi haramları işleyip vacipleri terk ederek kendilerine zulmeder. Kimileri vacipleri yapıp haramlardan uzaklaşmanın yanında; bazı müstehapları terk edip bazı mekruhları işlemek suretiyle ortadadır. Kimileri ise Allah'ın izni ile hayırlı amellerde yarışır. Bu; vaciplerin ve müstehapların yerine getirilmesi, haramların ve mekruhların terk edilmesi ile olur. Burada zikredilen -bu ümmetin seçkin kılınması ve kendilerine Kur'an'ın gönderilmesi- hiçbir faziletin ve ihsanın kendisine yakınlaşamayacağı şekilde Allah'tan büyük bir ihsandır.
Tafsir berbahasa Arab:
جَنَّٰتُ عَدۡنٖ يَدۡخُلُونَهَا يُحَلَّوۡنَ فِيهَا مِنۡ أَسَاوِرَ مِن ذَهَبٖ وَلُؤۡلُؤٗاۖ وَلِبَاسُهُمۡ فِيهَا حَرِيرٞ
İşte bu seçilmiş kimselerin yerleşeceği yer (Adn) cennetleridir. Orada altın bilezikler ve incilerle süslenirler. Orada giyecekleri elbiseleri de ipektir.
Tafsir berbahasa Arab:
وَقَالُواْ ٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِ ٱلَّذِيٓ أَذۡهَبَ عَنَّا ٱلۡحَزَنَۖ إِنَّ رَبَّنَا لَغَفُورٞ شَكُورٌ
Cennete girdikten sonra şöyle derler: "Dünyada iken cehenneme girme korkusu ile içinde bulunduğumuz tasayı gideren Allah'a hamdolsun. Şüphesiz bizim Rabbimiz günahlarından tövbe eden kullarına karşı çokça bağışlayıcıdır, taatlerinin karşılığını bol bol verendir."
Tafsir berbahasa Arab:
ٱلَّذِيٓ أَحَلَّنَا دَارَ ٱلۡمُقَامَةِ مِن فَضۡلِهِۦ لَا يَمَسُّنَا فِيهَا نَصَبٞ وَلَا يَمَسُّنَا فِيهَا لُغُوبٞ
O; bizden bir güç ve kuvvet olmaksızın bizi lütfu ile bir başka yere ayrılıp, gitmeyeceğimiz kalıcı yurda yerleştirdi. Orada bize ne bir yorgunluk isabet eder ne de bir bıkkınlık.
Tafsir berbahasa Arab:
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَهُمۡ نَارُ جَهَنَّمَ لَا يُقۡضَىٰ عَلَيۡهِمۡ فَيَمُوتُواْ وَلَا يُخَفَّفُ عَنۡهُم مِّنۡ عَذَابِهَاۚ كَذَٰلِكَ نَجۡزِي كُلَّ كَفُورٖ
Kâfirler için içinde ebedî kalacakları cehennem azabı vardır. Ölmeleri için hükmedilmez ki, ölüp azaptan kurtulsunlar. Onlar için cehennem azabından hiçbir şey hafifletilmez. İşte Rabbinin nimetlerine nankörlük eden her inkârcıyı biz, kıyamet günü bunun gibi bir ceza ile cezalandırırız.
Tafsir berbahasa Arab:
وَهُمۡ يَصۡطَرِخُونَ فِيهَا رَبَّنَآ أَخۡرِجۡنَا نَعۡمَلۡ صَٰلِحًا غَيۡرَ ٱلَّذِي كُنَّا نَعۡمَلُۚ أَوَلَمۡ نُعَمِّرۡكُم مَّا يَتَذَكَّرُ فِيهِ مَن تَذَكَّرَ وَجَآءَكُمُ ٱلنَّذِيرُۖ فَذُوقُواْ فَمَا لِلظَّٰلِمِينَ مِن نَّصِيرٍ
Onlar; yüksek sesleriyle feryat edip, yardım isteyerek şöyle derler: "Rabbimiz! Bizi ateşten çıkar da dünyada iken işlemiş olduğumuz amellerin yerine senin rızanı elde edeceğimiz salih ameller işleyelim ve senin azabından selamette olalım." Yüce Allah ise onlara şöyle cevap verir: Size, düşünecek kimsenin düşüneceği ve Allah'a tövbe edip salih ameller işleyeceği kadar bir ömür vermedik mi? Yine Allah'ın azabına karşı sizi uyaran bir peygamber gelmedi mi? Sizin bir bahaneniz olamaz. Bütün bunlardan sonra bir özür yoktur. O halde tadın azabı! Kendi nefislerine küfür ve masiyet ile zulmetmiş olan zalimleri Allah'ın azabından kurtaracak yahut azabı onlardan hafifletecek bir yardımcı da yoktur.
Tafsir berbahasa Arab:
إِنَّ ٱللَّهَ عَٰلِمُ غَيۡبِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ إِنَّهُۥ عَلِيمُۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ
Şüphesiz Allah, göklerin ve yerin gaybını bilendir. Bundan hiçbir şey O'na gizli kalmaz. Şüphesiz O, kullarının gönüllerinde hayırdan ve şerden gizledikleri ne varsa onu hakkıyla bilendir.
Tafsir berbahasa Arab:
Beberapa Faedah Ayat-ayat di Halaman Ini:
• فضل أمة محمد صلى الله عليه وسلم على سائر الأمم.
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in ümetinin diğer ümmetlere olan üstünlüğü beyan edilmiştir.

• تفاوت إيمان المؤمنين يعني تفاوت منزلتهم في الدنيا والآخرة.
Müminlerin imanlarının dünyada ve ahirette derece bakımından birbirlerinden farklı ve üstün olduğu beyan edilmiştir.

• الوقت أمانة يجب حفظها، فمن ضيعها ندم حين لا ينفع الندم.
Vakit (zaman) emanettir ve vakti muhafaza etmek gerekir. Kim vakti zayi edecek olursa, pişmanlığın fayda vermeyeceği zaman pişman olur.

• إحاطة علم الله بكل شيء.
Yüce Allah'ın ilmi, her şeyi kuşatmıştır.

 
Terjemahan makna Surah: Fāṭir
Daftar surah Nomor Halaman
 
Terjemahan makna Alquran Alkarim - Terjemahan Al-Mukhtaṣar fī Tafsīr Al-Qur`ān Al-Karīm ke bahasa Turki - Daftar isi terjemahan

Diterbitkan oleh Markaz Tafsīr Li Ad-Dirasāt Al-Qur`āniyyah.

Tutup