Check out the new design

クルアーンの対訳 - クルアーン簡潔注釈(トルコ語対訳) * - 対訳の目次


対訳 章: 真実章   節:
وَجَآءَ فِرۡعَوۡنُ وَمَن قَبۡلَهُۥ وَٱلۡمُؤۡتَفِكَٰتُ بِٱلۡخَاطِئَةِ
Firavun ve ondan önce gelmiş bazı milletler alt üst edilerek azap olundular. Onlar Lut'un kavmiydi. Şirk ve günahlardan oluşan çok yanlış ameller işlediler.
アラビア語 クルアーン注釈:
فَعَصَوۡاْ رَسُولَ رَبِّهِمۡ فَأَخَذَهُمۡ أَخۡذَةٗ رَّابِيَةً
Onlardan her biri kendilerine gönderilen elçiye karşı geldi ve onu yalanladı. Allah Teâlâ da helak olmalarını sağlayan şiddetli bir azapla onları yakalayıverdi.
アラビア語 クルアーン注釈:
إِنَّا لَمَّا طَغَا ٱلۡمَآءُ حَمَلۡنَٰكُمۡ فِي ٱلۡجَارِيَةِ
Elbette biz, su yükselip, taştığı zaman Nuh -aleyhisselam-'ın emrimizle inşa ettiği ve suda akıp giden gemi içinde onları taşıdık. Sonrasında sizler onların soyundan meydana geldiniz. Aslında bu sizin taşınmanız sayılırdı.
アラビア語 クルアーン注釈:
لِنَجۡعَلَهَا لَكُمۡ تَذۡكِرَةٗ وَتَعِيَهَآ أُذُنٞ وَٰعِيَةٞ
Biz, elbette gemiyi ve onun hikayesini kâfirlerin helak olacağı ve iman ehlinin kurtulacağının kanıtı olarak sunulan bir öğüt kılacağız. Ve kulaklar o kıssayı duyduğu zaman eksiksiz olarak ezberleyip, anlayacaklar.
アラビア語 クルアーン注釈:
فَإِذَا نُفِخَ فِي ٱلصُّورِ نَفۡخَةٞ وَٰحِدَةٞ
Sûr'a yani boynuza üflemeyle sorumlu melek, ikinci üfleyişinde Sûr'a bir defa üflediği zaman.
アラビア語 クルアーン注釈:
وَحُمِلَتِ ٱلۡأَرۡضُ وَٱلۡجِبَالُ فَدُكَّتَا دَكَّةٗ وَٰحِدَةٗ
Yeryüzü ve dağlar kaldırılıp şiddetli bir şekilde tek bir defa birbirine vurulup da yeryüzünün ve dağların parçaları ufalanarak parça parça dağıldığında.
アラビア語 クルアーン注釈:
فَيَوۡمَئِذٖ وَقَعَتِ ٱلۡوَاقِعَةُ
Bunların hepsi meydana geldiği o gün kıyamet gerçekleşmiş olacaktır.
アラビア語 クルアーン注釈:
وَٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَهِيَ يَوۡمَئِذٖ وَاهِيَةٞ
O gün meleklerin oradan inmeleri sebebiyle gökyüzü yarılır. Gökyüzü sağlam ve sımsıkı olmasının ardından artık o gün çok zayıftır.
アラビア語 クルアーン注釈:
وَٱلۡمَلَكُ عَلَىٰٓ أَرۡجَآئِهَاۚ وَيَحۡمِلُ عَرۡشَ رَبِّكَ فَوۡقَهُمۡ يَوۡمَئِذٖ ثَمَٰنِيَةٞ
Melekler de gökyüzünün çevresinde ve kenarındadırlar ve o büyük gün Rabbinin arşını meleklerden yakın kılınmış sekiz melek taşır.
アラビア語 クルアーン注釈:
يَوۡمَئِذٖ تُعۡرَضُونَ لَا تَخۡفَىٰ مِنكُمۡ خَافِيَةٞ
-Ey insanlar!- O gün Allah’ın huzuruna sunulacaksınız. Ne olursa olsun, Allah’a hiçbir sırrınız gizli kalmaz. Bilakis Allah; her şeyi bilir, onlardan haberdardır.
アラビア語 クルアーン注釈:
فَأَمَّا مَنۡ أُوتِيَ كِتَٰبَهُۥ بِيَمِينِهِۦ فَيَقُولُ هَآؤُمُ ٱقۡرَءُواْ كِتَٰبِيَهۡ
Amel kitapları sağından verilen kimse mutluluk ve neşeyle şöyle der: “Alın, amel kitabımı okuyun!”
アラビア語 クルアーン注釈:
إِنِّي ظَنَنتُ أَنِّي مُلَٰقٍ حِسَابِيَهۡ
"Şüphesiz ben, yeniden diriltileceğimi ve mükâfatımı alacağımı dünyada iken biliyor ve yakinen inanıyordum."
アラビア語 クルアーン注釈:
فَهُوَ فِي عِيشَةٖ رَّاضِيَةٖ
Sürekli olarak göreceği nimetlerden ötürü, artık onun için hoşnut olacağı bir hayat vardır.
アラビア語 クルアーン注釈:
فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٖ
Yeri ve değeri yüksek olan bir cennettedir.
アラビア語 クルアーン注釈:
قُطُوفُهَا دَانِيَةٞ
Onları yemek isteyen kimseler için cennet meyveleri çok yakındır.
アラビア語 クルアーン注釈:
كُلُواْ وَٱشۡرَبُواْ هَنِيٓـَٔۢا بِمَآ أَسۡلَفۡتُمۡ فِي ٱلۡأَيَّامِ ٱلۡخَالِيَةِ
Onlara ikram olarak şöyle denilir: “Dünyadaki geçmiş günlerinizde işlemiş olduğunuz salih ameller sebebiyle dilediğiniz kadar yiyip içiniz! Bunlarda hiçbir eza yoktur.''
アラビア語 クルアーン注釈:
وَأَمَّا مَنۡ أُوتِيَ كِتَٰبَهُۥ بِشِمَالِهِۦ فَيَقُولُ يَٰلَيۡتَنِي لَمۡ أُوتَ كِتَٰبِيَهۡ
Fakat amel kitabı solundan verilen kimseler pişmanlıklarının aşırılığından dolayı şöyle derler: “Eyvah! İçinde bulunup, azap görmemi zorunlu kılan kötü ameller sebebiyle keşke amel kitabım hiç verilmeseydi.''
アラビア語 クルアーン注釈:
وَلَمۡ أَدۡرِ مَا حِسَابِيَهۡ
"Keşke hesabımda nelerin olduğunu hiç bilmeseydim."
アラビア語 クルアーン注釈:
يَٰلَيۡتَهَا كَانَتِ ٱلۡقَاضِيَةَ
"Keşke; ölmüş olduğum bu ölüm, ardından yeniden dirilişin olmadığı bir ölüm olsaydı."
アラビア語 クルアーン注釈:
مَآ أَغۡنَىٰ عَنِّي مَالِيَهۡۜ
"Sahip olduğum servetim de Allah’ın azabından hiçbir şeyi benden savuşturamadı."
アラビア語 クルアーン注釈:
هَلَكَ عَنِّي سُلۡطَٰنِيَهۡ
"Kanıtım, kendisine güvendiğim güç ve itibarım yok oldu gitti."
アラビア語 クルアーン注釈:
خُذُوهُ فَغُلُّوهُ
Bu kimse hakkında Meleklere, onu tutun ve ellerini boynunda toplayın! diye emir verilir.
アラビア語 クルアーン注釈:
ثُمَّ ٱلۡجَحِيمَ صَلُّوهُ
Sonra da sıcaklığının ızdırabını çekmesi için onu cehenneme atın.
アラビア語 クルアーン注釈:
ثُمَّ فِي سِلۡسِلَةٖ ذَرۡعُهَا سَبۡعُونَ ذِرَاعٗا فَٱسۡلُكُوهُ
Sonra da onu, uzunluğu yetmiş arşın olan bir zincire vurun.
アラビア語 クルアーン注釈:
إِنَّهُۥ كَانَ لَا يُؤۡمِنُ بِٱللَّهِ ٱلۡعَظِيمِ
Çünkü o, Yüce Allah’a iman etmiyordu.
アラビア語 クルアーン注釈:
وَلَا يَحُضُّ عَلَىٰ طَعَامِ ٱلۡمِسۡكِينِ
Başka kimseleri de yoksulları doyurmaya teşvik etmiyordu.
アラビア語 クルアーン注釈:
فَلَيۡسَ لَهُ ٱلۡيَوۡمَ هَٰهُنَا حَمِيمٞ
Kıyamet günü ondan azabı savuşturacak hiçbir yakını da olmayacaktır.
アラビア語 クルアーン注釈:
本諸節の功徳:
• المِنَّة التي على الوالد مِنَّة على الولد تستوجب الشكر.
Çocuğun babasına olan minnettarlığı şükür gerektiren bir minnettir.

• إطعام الفقير والحض عليه من أسباب الوقاية من عذاب النار.
Yoksulları doyurmak ve buna teşvik etmek, Allah’ın azabından korunma sebeplerinden biridir.

• شدة عذاب يوم القيامة تستوجب التوقي منه بالإيمان والعمل الصالح.
Kıyamet gününün azabının şiddeti, iman edip, salih ameller işleyerek ondan korunmayı gerektirir.

 
対訳 章: 真実章
章名の目次 ページ番号
 
クルアーンの対訳 - クルアーン簡潔注釈(トルコ語対訳) - 対訳の目次

- Tafsir Center for Quranic Studies - 発行

閉じる