Check out the new design

ការបកប្រែអត្ថន័យគួរអាន - ការអធិប្បាយសង្ខេបអំពីគម្ពីគួរអានជាភាសាទួរគី * - សន្ទស្សន៍នៃការបកប្រែ


ការបកប្រែអត្ថន័យ ជំពូក​: អើររ៉ោះម៉ាន   អាយ៉ាត់:
مَرَجَ ٱلۡبَحۡرَيۡنِ يَلۡتَقِيَانِ
Yüce Allah, suları tuzlu ve tatlı olan iki denizi gözün göreceği şekilde kavuşması için birbirine katmıştır.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
بَيۡنَهُمَا بَرۡزَخٞ لَّا يَبۡغِيَانِ
Her ikisi arasında birinin diğerine baskın gelmemesi; tatlı olanın tatlı ve tuzlu olanın da tuzlu kalması için engel vardır.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
يَخۡرُجُ مِنۡهُمَا ٱللُّؤۡلُؤُ وَٱلۡمَرۡجَانُ
Bu iki denizin birleştiği yerden büyük, küçük inciler çıkar.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
وَلَهُ ٱلۡجَوَارِ ٱلۡمُنشَـَٔاتُ فِي ٱلۡبَحۡرِ كَٱلۡأَعۡلَٰمِ
Denizde yüksek dağlar gibi yükselmiş yüzüp, giden gemilerin tasarrufu da yalnızca Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya aittir.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
كُلُّ مَنۡ عَلَيۡهَا فَانٖ
Yeryüzünde bulunan bütün canlılar kesinlikle yok olacaktır.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
وَيَبۡقَىٰ وَجۡهُ رَبِّكَ ذُو ٱلۡجَلَٰلِ وَٱلۡإِكۡرَامِ
-Ey Resul!- Kullarına lütufta ve ihsanda bulunan azamet sahibi Rabbinin yüzü bakidir. Kesinlikle fani olmak O'na isabet etmez.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
يَسۡـَٔلُهُۥ مَن فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ كُلَّ يَوۡمٍ هُوَ فِي شَأۡنٖ
Göklerde bulunan her melek ve yeryüzünde bulunan her insan ve cin ihtiyaçlarını O'ndan isterler. O; her gün yaratma, öldürme, rızık vb. gibi kullarının işleri için bir ilahi tasarruftadır.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
سَنَفۡرُغُ لَكُمۡ أَيُّهَ ٱلثَّقَلَانِ
-Ey insanlar ve cinler!- Sizin hesabınızı göreceğiz. Herkese hak ettiğinin karşılığı olan mükâfatı ve cezayı vereceğiz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
يَٰمَعۡشَرَ ٱلۡجِنِّ وَٱلۡإِنسِ إِنِ ٱسۡتَطَعۡتُمۡ أَن تَنفُذُواْ مِنۡ أَقۡطَارِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ فَٱنفُذُواْۚ لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلۡطَٰنٖ
Kıyamet günü insanları ve cinleri bir araya topladığında Yüce Allah şöyle diyecektir: "Ey insan ve cin toplulukları! Göklerde ve yerde çıkmak için kendinize bir yer bulabiliyorsanız hiç durmayın bunu yapın. Büyük bir güç ve mucize olmadan bunu yapmaya güç yetiremezsiniz, bunu nasıl yapacaksınız?"
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
يُرۡسَلُ عَلَيۡكُمَا شُوَاظٞ مِّن نَّارٖ وَنُحَاسٞ فَلَا تَنتَصِرَانِ
-Ey insanlar ve cinler!- Üzerinize yalın alev ve alevi olmayan duman gönderilir de ondan kaçınmaya güç yetiremezsiniz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَإِذَا ٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَكَانَتۡ وَرۡدَةٗ كَٱلدِّهَانِ
Meleklerin inmesi için gök yarılıp da, kızarıp rengi parlayan yağ gibi olduğu zaman.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَيَوۡمَئِذٖ لَّا يُسۡـَٔلُ عَن ذَنۢبِهِۦٓ إِنسٞ وَلَا جَآنّٞ
İşte o büyük gün Yüce Allah'ın onların neler yaptıklarını çok iyi bilmesinden dolayı hiçbir insana ve cine günahı sorulmaz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ
O halde siz (insan ve cin topluluğu), Allah'ın size bahşettiği o bol nimetlerden hangisini yalanlıyorsunuz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
يُعۡرَفُ ٱلۡمُجۡرِمُونَ بِسِيمَٰهُمۡ فَيُؤۡخَذُ بِٱلنَّوَٰصِي وَٱلۡأَقۡدَامِ
Kıyamet günü suçlular yüzlerinin kara ve gözlerinin mavi olması gibi alametlerden tanınır. Perçemleri ayakları ile bir araya getirilip cehenneme atılırlar.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
ក្នុង​ចំណោម​អត្ថប្រយោជន៍​នៃអាយ៉ាត់ទាំងនេះក្នុងទំព័រនេះ:
• الجمع بين البحر المالح والعَذْب دون أن يختلطا من مظاهر قدرة الله تعالى.
Suları tatlı ve tuzlu olan denizlerin birbirine karışmaması Allah Teâlâ'nın kudretinin göstergelerindendir.

• ثبوت الفناء لجميع الخلائق، وبيان أن البقاء لله وحده حضٌّ للعباد على التعلق بالباقي - سبحانه - دون من سواه.
Bütün canlıların fani olacağı ve sadece Yüce Allah'ın baki oluşunun beyan edilmesi; kullar için yalnızca sonsuz ve baki olan Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya bağlanmaları için bir teşviktir.

• إثبات صفة الوجه لله على ما يليق به سبحانه دون تشبيه أو تمثيل.
Teşbih ve benzetme yapmadan Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya yaraşır bir şekilde yüz sıfatı ispat edilmiştir.

• تنويع عذاب الكافر.
Kâfirler için farklı çeşitlerde pek çok azap vardır.

 
ការបកប្រែអត្ថន័យ ជំពូក​: អើររ៉ោះម៉ាន
សន្ទស្សន៍នៃជំពូក លេខ​ទំព័រ
 
ការបកប្រែអត្ថន័យគួរអាន - ការអធិប្បាយសង្ខេបអំពីគម្ពីគួរអានជាភាសាទួរគី - សន្ទស្សន៍នៃការបកប្រែ

ត្រូវបានចេញដោយមជ្ឈមណ្ឌល តាហ្វសៀរនៃការសិក្សាគម្ពីគួរអាន

បិទ