Check out the new design

ការបកប្រែអត្ថន័យគួរអាន - ការអធិប្បាយសង្ខេបអំពីគម្ពីគួរអានជាភាសាទួរគី * - សន្ទស្សន៍នៃការបកប្រែ


ការបកប្រែអត្ថន័យ ជំពូក​: អាល់វ៉ាគីអះ   អាយ៉ាត់:
ثُمَّ إِنَّكُمۡ أَيُّهَا ٱلضَّآلُّونَ ٱلۡمُكَذِّبُونَ
Sonra siz -Ey yeniden dirilişi yalanlayanlar! Dosdoğru yoldan sapanlar!- Kıyamet günü, meyvelerin en kötüsü ve pisi olan zakkum ağacının meyvesini muhakkak yiyeceksiniz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
لَأٓكِلُونَ مِن شَجَرٖ مِّن زَقُّومٖ
Sonra siz -Ey yeniden dirilişi yalanlayanlar! Dosdoğru yoldan sapanlar!- Kıyamet günü, meyvelerin en kötüsü ve pisi olan zakkum ağacının meyvesini muhakkak yiyeceksiniz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَمَالِـُٔونَ مِنۡهَا ٱلۡبُطُونَ
Boş midelerinizi bu ağacın acı (meyvesi) ile dolduracaksınız.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَشَٰرِبُونَ عَلَيۡهِ مِنَ ٱلۡحَمِيمِ
Bunun üzerine de kaynar sudan içeceksiniz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَشَٰرِبُونَ شُرۡبَ ٱلۡهِيمِ
Sürekli susuzluk hissetme hastalığı sebebi ile devenin çok su içtiği gibi siz de ondan içeceksiniz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
هَٰذَا نُزُلُهُمۡ يَوۡمَ ٱلدِّينِ
Bu zikredilen acı yemek ve kaynar su, karşılık gününde kendisi ile karşılanacakları ziyafetleridir.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
نَحۡنُ خَلَقۡنَٰكُمۡ فَلَوۡلَا تُصَدِّقُونَ
-Ey yalanlayanlar!- Siz yok iken biz sizi yarattık. Öldükten sonra sizi diriltip hayat vereceğimizi tasdik etmeniz gerekmez mi?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
أَفَرَءَيۡتُم مَّا تُمۡنُونَ
-Ey insanlar- Hanımlarınızın rahimlerine döktüğünüz meniyi görmez misiniz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
ءَأَنتُمۡ تَخۡلُقُونَهُۥٓ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡخَٰلِقُونَ
O meniyi yaratan siz misiniz? Yoksa onu yaratan biz miyiz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
نَحۡنُ قَدَّرۡنَا بَيۡنَكُمُ ٱلۡمَوۡتَ وَمَا نَحۡنُ بِمَسۡبُوقِينَ
Aranızda ölümü biz takdir ettik. Her birinizin takdir edilmiş bir eceli vardır. Ne öne alınır, ne de gecikir. Biz aciz de değiliz.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
عَلَىٰٓ أَن نُّبَدِّلَ أَمۡثَٰلَكُمۡ وَنُنشِئَكُمۡ فِي مَا لَا تَعۡلَمُونَ
Yaratılmış olduğunuz tabiatı tanıyıp, bildiğiniz şeklinizi bilmediğiniz tabiat ve şekilde değiştirip, yaratalım diye.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
وَلَقَدۡ عَلِمۡتُمُ ٱلنَّشۡأَةَ ٱلۡأُولَىٰ فَلَوۡلَا تَذَكَّرُونَ
Sizi ilk olarak nasıl yarattığımızı biliyorsunuz? Sizi ilk olarak yaratanın öldükten sonra yeniden sizi diriltmeye kadir olduğunu bilip ibret almanız gerekmez mi?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
أَفَرَءَيۡتُم مَّا تَحۡرُثُونَ
Tarlaya ektiğiniz tohumu görmez misiniz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
ءَأَنتُمۡ تَزۡرَعُونَهُۥٓ أَمۡ نَحۡنُ ٱلزَّٰرِعُونَ
O tohumu bitiren siz misiniz? Yoksa bitiren biz miyiz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
لَوۡ نَشَآءُ لَجَعَلۡنَٰهُ حُطَٰمٗا فَظَلۡتُمۡ تَفَكَّهُونَ
Bu ekini olgunlaşmaya ve yetişmeye yakın kuru bir çöp yapmayı dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık. Ona ne isabet ettiğine dair şaşırıp kalırdınız.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
إِنَّا لَمُغۡرَمُونَ
Şöyle dersiniz: "Harcadığımız şeylerin ziyana uğramasıyla azap ediliyoruz."
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
بَلۡ نَحۡنُ مَحۡرُومُونَ
"Bilakis biz rızıktan mahrum edildik."
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
أَفَرَءَيۡتُمُ ٱلۡمَآءَ ٱلَّذِي تَشۡرَبُونَ
Susadığınızda içtiğiniz suyu gördünüz mü?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
ءَأَنتُمۡ أَنزَلۡتُمُوهُ مِنَ ٱلۡمُزۡنِ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡمُنزِلُونَ
Gökteki buluttan onu indiren siz misiniz? Yoksa onu indiren biz miyiz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
لَوۡ نَشَآءُ جَعَلۡنَٰهُ أُجَاجٗا فَلَوۡلَا تَشۡكُرُونَ
Eğer bu suyu içme ve sulamada kullanamayacağınız şekilde çok tuzlu yapmak isteseydik, öyle yapardık. Size rahmet olarak bu suyu tatlı bir şekilde indirdiği için Yüce Allah'a şükretmeyecek misiniz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
أَفَرَءَيۡتُمُ ٱلنَّارَ ٱلَّتِي تُورُونَ
Kendisinden faydalanmak için tutuşturduğunuz ateşi gördünüz mü?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
ءَأَنتُمۡ أَنشَأۡتُمۡ شَجَرَتَهَآ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡمُنشِـُٔونَ
Yakıp tutuşturduğunuz ağaçları sizler mi yarattınız? Yoksa size olan şefkatimizden dolayı onu yaratan bizler miyiz?
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
نَحۡنُ جَعَلۡنَٰهَا تَذۡكِرَةٗ وَمَتَٰعٗا لِّلۡمُقۡوِينَ
Biz bu ateşi, ahiret ateşini size hatırlatan bir ibret ve sizden yolculuk edenler için bir faydalanma kıldık.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
فَسَبِّحۡ بِٱسۡمِ رَبِّكَ ٱلۡعَظِيمِ
-Ey Resul!- Azim olan Rabbini yakışık olmayan her şeyden tenzih et.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
۞ فَلَآ أُقۡسِمُ بِمَوَٰقِعِ ٱلنُّجُومِ
Yüce Allah, yıldızların yer ve yörüngelerine yemin etmiştir.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
وَإِنَّهُۥ لَقَسَمٞ لَّوۡ تَعۡلَمُونَ عَظِيمٌ
Gerçekten yıldızların bu yörüngelerine edilen yemin -büyüklüğünü bilirseniz- içinde barındırdığı sayısız ibret ve ayetler bakımından pek büyüktür.
តាហ្វសៀរជាភាសា​អារ៉ាប់ជាច្រេីន:
ក្នុង​ចំណោម​អត្ថប្រយោជន៍​នៃអាយ៉ាត់ទាំងនេះក្នុងទំព័រនេះ:
• دلالة الخلق الأول على سهولة البعث ظاهرة.
İlk yaratılış, yeniden diriltmenin kolay olduğunun delilidir.

• إنزال الماء وإنبات الأرض والنار التي ينتفع بها الناس نعم تقتضي من الناس شكرها لله، فالله قادر على سلبها متى شاء.
Suyun indirilmesi, yerin ekinler bitirmesi ve insanların faydalanmakta olduğu ateş, insanların Yüce Allah'a şükretmelerini gerektiren nimetlerdendir. Allah Teâlâ dilediği zaman bu nimetlerini çekip almaya kadirdir.

• الاعتقاد بأن للكواكب أثرًا في نزول المطر كُفْرٌ، وهو من عادات الجاهلية.
Yağmurun yağmasında yıldızların etkisi olduğuna inanmak küfürdür ve bu cahiliye adetlerindendir.

 
ការបកប្រែអត្ថន័យ ជំពូក​: អាល់វ៉ាគីអះ
សន្ទស្សន៍នៃជំពូក លេខ​ទំព័រ
 
ការបកប្រែអត្ថន័យគួរអាន - ការអធិប្បាយសង្ខេបអំពីគម្ពីគួរអានជាភាសាទួរគី - សន្ទស្សន៍នៃការបកប្រែ

ត្រូវបានចេញដោយមជ្ឈមណ្ឌល តាហ្វសៀរនៃការសិក្សាគម្ពីគួរអាន

បិទ