وه‌رگێڕانی ماناكانی قورئانی پیرۆز - وەرگێڕاوی تورکی بۆ پوختەی تەفسیری قورئانی پیرۆز * - پێڕستی وه‌رگێڕاوه‌كان


وه‌رگێڕانی ماناكان ئایه‌تی: (50) سوره‌تی: سورەتی النحل
يَخَافُونَ رَبَّهُم مِّن فَوۡقِهِمۡ وَيَفۡعَلُونَ مَا يُؤۡمَرُونَ۩
Onlar, devamlı ibadet ve itaat halinde olmalarıyla birlikte; zatı, kahrı ve egemenliğiyle üzerlerinde olan Rablerinden korkarlar. Rablerinin onlara yapmalarını emrettiği itaatleri yerine getirirler.
تەفسیرە عەرەبیەکان:
سوودەکانی ئایەتەکان لەم پەڕەیەدا:
• على المجرم أن يستحي من ربه أن تكون نعم الله عليه نازلة في جميع اللحظات ومعاصيه صاعدة إلى ربه في كل الأوقات.
Allah’ın verdiği nimetlerin üzerine her an iniyor olması ve günahlarının her vakit Rabbine yükseliyor olması sebebiyle günahkâr kimsenin Rabbinden utanması gerekir.

• ينبغي لأهل الكفر والتكذيب وأنواع المعاصي الخوف من الله تعالى أن يأخذهم بالعذاب على غِرَّة وهم لا يشعرون.
Kâfirlerin, inkârcıların ve çeşitli günah sahiplerinin, Allah Teâlâ’nın onları azap ile hissetmedikleri bir anda gaflet halindeyken yakalamasından korkmaları gerekir.

• جميع النعم من الله تعالى، سواء المادية كالرّزق والسّلامة والصّحة، أو المعنوية كالأمان والجاه والمنصب ونحوها.
Rızık, barış ve sağlık gibi, maddi veya güven, makam, mevki gibi manevi bütün nimetler Allah Teâlâ’dandır.

• لا يجد الإنسان ملجأً لكشف الضُّرِّ عنه في وقت الشدائد إلا الله تعالى فيضجّ بالدّعاء إليه؛ لعلمه أنه لا يقدر أحد على إزالة الكرب سواه.
İnsan, zorluk zamanında kendisini Allah Teâlâ’dan başka sıkıntıdan kurtulacak birini bulamaz. Allah Teâlâ'nın dışında sıkıntının giderilmesine hiç kimsenin kadir olmadığını bildiği için, dua ederek O'na haykırır.

 
وه‌رگێڕانی ماناكان ئایه‌تی: (50) سوره‌تی: سورەتی النحل
پێڕستی سوره‌ته‌كان ژمارەی پەڕە
 
وه‌رگێڕانی ماناكانی قورئانی پیرۆز - وەرگێڕاوی تورکی بۆ پوختەی تەفسیری قورئانی پیرۆز - پێڕستی وه‌رگێڕاوه‌كان

وەرگێڕاوی تورکی بۆ پوختەی تەفسیری قورئانی پیرۆز، لە لایەن ناوەندی تەفسیر بۆ خوێندنەوە قورئانیەکان.

داخستن