وه‌رگێڕانی ماناكانی قورئانی پیرۆز - وەرگێڕاوی تورکی بۆ پوختەی تەفسیری قورئانی پیرۆز * - پێڕستی وه‌رگێڕاوه‌كان


وه‌رگێڕانی ماناكان ئایه‌تی: (53) سوره‌تی: سورەتی آل عمران
رَبَّنَآ ءَامَنَّا بِمَآ أَنزَلۡتَ وَٱتَّبَعۡنَا ٱلرَّسُولَ فَٱكۡتُبۡنَا مَعَ ٱلشَّٰهِدِينَ
Havâriler şöyle dediler: "Rabbimiz! İncil'den bize indirdiğine iman ettik ve İsâ -aleyhisselam-'a tabi olduk. Bizleri, sana ve senin resullerine iman edip hakkıyla şahitlik edenlerle beraber kıl!"
تەفسیرە عەرەبیەکان:
سوودەکانی ئایەتەکان لەم پەڕەیەدا:
• من كمال قدرته تعالى أنه يعاقب من يمكر بدينه وبأوليائه، فيمكر بهم كما يمكرون.
Allah'ın kudretinin kemaline delalet eden hususlardan biri de, dinine ve veli kullarına tuzak kuran kimselere, tuzak kurdukları gibi tuzak kurmasıdır.

• بيان المعتقد الصحيح الواجب في شأن عيسى عليه السلام، وبيان موافقته للعقل فهو ليس بدعًا في الخلقة، فآدم المخلوق من غير أب ولا أم أشد غرابة والجميع يؤمن ببشريته.
İsa -aleyhisselam-'ın durumu hakkında olması gereken doğru itikat beyan edilmiş ve bu açıklanan inancın akla olan uygunluğu ortaya konulmuştur. İsâ -aleyhisselam-'ın yaratılması emsalsiz değildi. Çünkü Adem -aleyhisselam-'ın babasız ve annesiz yaratılmış olması daha çok şaşılacak bir durumdu. Fakat herkes onun insan olduğuna inanıyordu.

• مشروعية المُباهلة بين المتنازعين على الصفة التي وردت بها الآية الكريمة.
Ayrılığa düşen kimseler arasında ayet-i kerimede geldiği şekilde mübahele (lanetleşme) yapmak meşrudur.

 
وه‌رگێڕانی ماناكان ئایه‌تی: (53) سوره‌تی: سورەتی آل عمران
پێڕستی سوره‌ته‌كان ژمارەی پەڕە
 
وه‌رگێڕانی ماناكانی قورئانی پیرۆز - وەرگێڕاوی تورکی بۆ پوختەی تەفسیری قورئانی پیرۆز - پێڕستی وه‌رگێڕاوه‌كان

وەرگێڕاوی تورکی بۆ پوختەی تەفسیری قورئانی پیرۆز، لە لایەن ناوەندی تەفسیر بۆ خوێندنەوە قورئانیەکان.

داخستن