Check out the new design

Vertaling van de betekenissen Edele Qur'an - De Turkse vertaling van de samenvatting van de tafsier van de Heilige Koran * - Index van vertaling


Vertaling van de betekenissen Surah: Al-Ahzaab   Vers:
۞ تُرۡجِي مَن تَشَآءُ مِنۡهُنَّ وَتُـٔۡوِيٓ إِلَيۡكَ مَن تَشَآءُۖ وَمَنِ ٱبۡتَغَيۡتَ مِمَّنۡ عَزَلۡتَ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡكَۚ ذَٰلِكَ أَدۡنَىٰٓ أَن تَقَرَّ أَعۡيُنُهُنَّ وَلَا يَحۡزَنَّ وَيَرۡضَيۡنَ بِمَآ ءَاتَيۡتَهُنَّ كُلُّهُنَّۚ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ مَا فِي قُلُوبِكُمۡۚ وَكَانَ ٱللَّهُ عَلِيمًا حَلِيمٗا
Ey Peygamber! Hanımlarından dilediğini yanlarında geceleme hususunda erteler, dilediğini de yanına alır ve onunla gecelersin. Geriye bıraktıklarından birini yanına geri almak istersen bunda sana bir günah yoktur. Senin için olan bu seçme ve genişlik; senin kadınlarının sevinmeleri ve kendilerine verdiğin şeylerle hoşnut olmaları için en uygun olanıdır. Bu; onların, senin vacibi (gerekli olanı) terk etmediğini ve hak hususunda eli sıkı davranmadığını bilmeleri içindir. Ey erkekler! Allah sizin, kalplerinizde hanımlarınız arasında hangisine karşı daha çok meyliniz olduğunu bilir. Zira Allah; kullarının amellerini hakkıyla bilendir. Bu hususta hiçbir şey O'na gizli kalmaz. Olur da tövbe ederler diye kullarını cezalandırmakta acele etmeyendir, Halîm'dir.
Arabische uitleg van de Qur'an:
لَّا يَحِلُّ لَكَ ٱلنِّسَآءُ مِنۢ بَعۡدُ وَلَآ أَن تَبَدَّلَ بِهِنَّ مِنۡ أَزۡوَٰجٖ وَلَوۡ أَعۡجَبَكَ حُسۡنُهُنَّ إِلَّا مَا مَلَكَتۡ يَمِينُكَۗ وَكَانَ ٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ رَّقِيبٗا
Ey Resul! Nikâhın altında olan eşlerinden başka kadınlar ile evlenmen sana caiz olmaz. Eşlerini boşaman ya da o kadınlar ile evlenmek senin hoşuna gitse de başka kadınları alman için onların bazısını boşaman da sana helal olmaz. Fakat sana, herhangi bir sayıyla sınırlı olmaksızın sahip olduğun köle kadınlardan dilediğini cariye edinmek caizdir. Allah her şeyi gözetendir. Bu hüküm; Müminlerin annelerinin faziletine delalet etmektedir. Onları boşamak ve onların üzerine evlenmek yasaklanmıştır.
Arabische uitleg van de Qur'an:
يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَدۡخُلُواْ بُيُوتَ ٱلنَّبِيِّ إِلَّآ أَن يُؤۡذَنَ لَكُمۡ إِلَىٰ طَعَامٍ غَيۡرَ نَٰظِرِينَ إِنَىٰهُ وَلَٰكِنۡ إِذَا دُعِيتُمۡ فَٱدۡخُلُواْ فَإِذَا طَعِمۡتُمۡ فَٱنتَشِرُواْ وَلَا مُسۡتَـٔۡنِسِينَ لِحَدِيثٍۚ إِنَّ ذَٰلِكُمۡ كَانَ يُؤۡذِي ٱلنَّبِيَّ فَيَسۡتَحۡيِۦ مِنكُمۡۖ وَٱللَّهُ لَا يَسۡتَحۡيِۦ مِنَ ٱلۡحَقِّۚ وَإِذَا سَأَلۡتُمُوهُنَّ مَتَٰعٗا فَسۡـَٔلُوهُنَّ مِن وَرَآءِ حِجَابٖۚ ذَٰلِكُمۡ أَطۡهَرُ لِقُلُوبِكُمۡ وَقُلُوبِهِنَّۚ وَمَا كَانَ لَكُمۡ أَن تُؤۡذُواْ رَسُولَ ٱللَّهِ وَلَآ أَن تَنكِحُوٓاْ أَزۡوَٰجَهُۥ مِنۢ بَعۡدِهِۦٓ أَبَدًاۚ إِنَّ ذَٰلِكُمۡ كَانَ عِندَ ٱللَّهِ عَظِيمًا
Ey Allah'a iman edip, Allah'ın kendilerine gönderdiği din ile amel edenler! Peygamber'in evlerine, yemek için davet edildiğinizde içeri girmeniz için izin verilmeden sakın girmeyin! (Girdiğinizde) Oradaki oturma sürenizi yemeğin iyice pişmesini bekleyerek uzatmayın. Eğer yemeğe çağrılırsanız içeri girin ve yedikten sonra oradan ayrılın. Yemekten sonra birbirinizle konuşmaya dalarak orada beklemeyin. Muhakkak ki sizin oradaki bu bekleyişiniz, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'e sıkıntı vermekte; fakat o, oradan ayrılmanızı istemekten utanmaktadır. Allah, size hakkı emretmekten haya etmez. Orada kalarak Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'e sıkıntı vermemeniz için Allah size oradan ayrılmanızı emretmektedir. Eğer Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in hanımlarından kap kaçak gibi bir şeyler isteyecek olursanız ihtiyaçlarınızı perde arkasından isteyiniz. İhtiyaçlarınızı onlarla yüz yüze gelecek şekilde istemeyin ki onları görmeyesiniz. Onların korunması için; Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in konumu için perde arkasından konuşmanıza dair sizlerden istenen bu davranış, kalplerinizin ve onların kalplerinin vesvese ve kötü düşüncelere düşmemesi adına daha temiz bir davranıştır. Ta ki şeytan, sizin ve onların kalplerine erişemesin. Ey Müminler! Konuşmak için orada bekleyerek Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e eziyet etmek ve Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in vefatından sonra onun hanımları ile evlenmek size yakışmaz. Onlar; Müminlerin anneleridir. Bir kimsenin, annesi ile evlenmesi asla caiz değildir. İşte böyle eza vermek-vefatından sonra onun hanımlarını nikâhlamak- haramdır ve Allah katında büyük bir günahtır.
Arabische uitleg van de Qur'an:
إِن تُبۡدُواْ شَيۡـًٔا أَوۡ تُخۡفُوهُ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٗا
Amellerinizden bir şeyi açığa vursanız yahut nefislerinizde onu gizleseniz de ondan hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz. Şüphesiz Allah, her şeyi bilmektedir. İşlediğiniz ameller ve diğer hiçbir şey O'na gizli kalmaz. O, yaptığınız amellere göre size karşılık vermektedir. Amelleriniz hayırlı ise hayır, şerli ise şer ile karşılık bulacaksınız.
Arabische uitleg van de Qur'an:
Voordelen van de verzen op deze pagina:
• عظم مقام النبي صلى الله عليه وسلم عند ربه؛ ولذلك عاتب الصحابة رضي الله عنهم الذين مكثوا في بيته صلى الله عليه وسلم لِتَأَذِّيه من ذلك.
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in, Rabbi katındaki makamının yüceliği beyan edilmiştir. Bunun için Yüce Allah, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'in evinde uzunca bekleyip ona sıkıntı veren sahabeleri uyarmıştır.

• ثبوت صفتي العلم والحلم لله تعالى.
Allah Teâlâ'nın ilim ve hilm sıfatları ispat edilmiştir.

• الحياء من أخلاق النبي صلى الله عليه وسلم.
Hayâ etmek, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ahlaki özelliklerindendir.

• صيانة مقام أمهات المؤمنين زوجات النبي صلى الله عليه وسلم.
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in hanımlarına, Müminlerin anneleri olma makamının verildiği beyan edilmiştir.

 
Vertaling van de betekenissen Surah: Al-Ahzaab
Surah's Index Pagina nummer
 
Vertaling van de betekenissen Edele Qur'an - De Turkse vertaling van de samenvatting van de tafsier van de Heilige Koran - Index van vertaling

Uitgegeven door het Tafsier Centrum voor Koranstudies.

Sluit