د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر فی تفسیر القرآن الکریم ترکۍ ژباړه * - د ژباړو فهرست (لړلیک)


د معناګانو ژباړه آیت: (91) سورت: يوسف
قَالُواْ تَٱللَّهِ لَقَدۡ ءَاثَرَكَ ٱللَّهُ عَلَيۡنَا وَإِن كُنَّا لَخَٰطِـِٔينَ
Kardeşleri ona karşı yapmış olduklarından dolayı özür dileyerek şöyle dediler: "Vallahi yüce Allah sana vermiş olduğu olgunluk vasfı ile seni bize üstün kıldı. Ant olsun ki biz sana yaptıklarımızla zulmeden ve kötülük yapanlardan olduk."
عربي تفسیرونه:
په دې مخ کې د ایتونو د فایدو څخه:
• عظم معرفة يعقوب عليه السلام بالله حيث لم يتغير حسن ظنه رغم توالي المصائب ومرور السنين.
Yakup -aleyhisselam-'ın yüce Allah hakkındaki marifetinin büyüklüğünü gösterir. Öyle ki musibetlerin ard arda gelmesi ve yılların geçmesine rağmen hüsnü zannında hiçbir değişiklik olmamıştır.

• من خلق المعتذر الصادق أن يطلب التوبة من الله، ويعترف على نفسه ويطلب الصفح ممن تضرر منه.
Gerçek manada hatasından dönüp özür dileyen kimsenin ahlaki bir özelliği de Allah'tan tövbe talebinde bulunması, kendisinin bu (yanlışı) kabul etmesi ve zarar verdiği kimselerden af dilemesidir.

• بالتقوى والصبر تنال أعظم الدرجات في الدنيا وفي الآخرة.
Takva ve sabır ile dünya ve ahirette en büyük makamlara ulaşılır.

• قبول اعتذار المسيء وترك الانتقام، خاصة عند التمكن منه، وترك تأنيبه على ما سلف منه.
Kötülük eden kimsenin özrünü kabul edip özellikle de imkânı olduğu halde ondan intikam almayı ve geçmişte yaptıklarından dolayı azarlamayı/kınamayı terk etmek gerekir.

 
د معناګانو ژباړه آیت: (91) سورت: يوسف
د سورتونو فهرست (لړلیک) د مخ نمبر
 
د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر فی تفسیر القرآن الکریم ترکۍ ژباړه - د ژباړو فهرست (لړلیک)

د المختصر فی تفسیر القرآن الکریم ترکۍ ژباړه، د مرکز تفسیر للدراسات القرآنیة لخوا خپور شوی.

بندول