Check out the new design

د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر في تفسیر القرآن الکریم ترکي ژباړه * - د ژباړو فهرست (لړلیک)


د معناګانو ژباړه سورت: حج   آیت:
وَيَسۡتَعۡجِلُونَكَ بِٱلۡعَذَابِ وَلَن يُخۡلِفَ ٱللَّهُ وَعۡدَهُۥۚ وَإِنَّ يَوۡمًا عِندَ رَبِّكَ كَأَلۡفِ سَنَةٖ مِّمَّا تَعُدُّونَ
-Ey Resul!- Kavminden kâfir olanlar kendisi ile korkutuldukları azabın dünyada kendilerine hemen gönderilmesini ve ahiret azabının başlarına gelmesini istemektedirler. Yüce Allah onlara vadettiği bu vaadinden asla dönmez. Acele ettikleri azabın bir kısmı Bedir günü başlarına gelmiştir. İçinde azap olan ahiretteki bir gün dünyadaki hesabınıza göre bin sene gibidir.
عربي تفسیرونه:
وَكَأَيِّن مِّن قَرۡيَةٍ أَمۡلَيۡتُ لَهَا وَهِيَ ظَالِمَةٞ ثُمَّ أَخَذۡتُهَا وَإِلَيَّ ٱلۡمَصِيرُ
Küfür içinde yaşayan ve zalim olan nice beldelere helak edici azabı hemen göndermeyerek mühlet verdim. İçinde bulundukları küfrün artması için üzerlerine gönderilen azabı hemen göndermedim. Başlarına gelen yok edici azap ile onları aniden yakaladım. Kıyamet gününde onların dönüşü yalnız bana olacaktır. Küfürlerinden dolayı daimî bir azap ile onları cezalandırırım.
عربي تفسیرونه:
قُلۡ يَٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ إِنَّمَآ أَنَا۠ لَكُمۡ نَذِيرٞ مُّبِينٞ
De ki: Ey İnsanlar! Ben gönderildiğim şeyi size ulaştırmakla görevlendirilmiş bir uyarıcıyım. Benim uyarım apaçıktır.
عربي تفسیرونه:
فَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ لَهُم مَّغۡفِرَةٞ وَرِزۡقٞ كَرِيمٞ
İşte Yüce Allah'a iman edip salih ameller işleyenlere, Rableri katından günahları için bir bağışlanma ve cennette kesintisiz bir rızık vardır.
عربي تفسیرونه:
وَٱلَّذِينَ سَعَوۡاْ فِيٓ ءَايَٰتِنَا مُعَٰجِزِينَ أُوْلَٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡجَحِيمِ
Yüce Allah'ı aciz bırakacaklarını düşünerek, ayetleri unutup, Allah'ın kendilerine azap etmeyeceğini zannedenler ve ayetlerimizi yalanlamak için çaba sarf edenler var ya, işte onlar cehennem ehlidir. Dostun dostla birlikteliği nasıl ise onların da cehennem ile birlikteliği öyle olacaktır.
عربي تفسیرونه:
وَمَآ أَرۡسَلۡنَا مِن قَبۡلِكَ مِن رَّسُولٖ وَلَا نَبِيٍّ إِلَّآ إِذَا تَمَنَّىٰٓ أَلۡقَى ٱلشَّيۡطَٰنُ فِيٓ أُمۡنِيَّتِهِۦ فَيَنسَخُ ٱللَّهُ مَا يُلۡقِي ٱلشَّيۡطَٰنُ ثُمَّ يُحۡكِمُ ٱللَّهُ ءَايَٰتِهِۦۗ وَٱللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٞ
-Ey Resul!- Senden önce hiçbir resul ve peygamber göndermedik ki, o Allah'ın kitabını okumak istediği zaman şeytan onun bu okumasına şüphe atarak insanların zihinlerini karıştırmış olmasın. Yüce Allah şeytanın attığı bu şüpheyi iptal eder ve ayetlerini sağlamlaştırıp pekiştirir. Yüce Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir. Hiçbir şey O'na gizli kalmaz. Yaratmasında, takdir etmesinde ve yönetmesinde hikmet sahibidir.
عربي تفسیرونه:
لِّيَجۡعَلَ مَا يُلۡقِي ٱلشَّيۡطَٰنُ فِتۡنَةٗ لِّلَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٞ وَٱلۡقَاسِيَةِ قُلُوبُهُمۡۗ وَإِنَّ ٱلظَّٰلِمِينَ لَفِي شِقَاقِۭ بَعِيدٖ
Şeytan peygamberin okuyuşuna şüphe atar, Allah Teâlâ da onun attığı bu şüpheyi münafıklara ve müşriklerden kalpleri kaskatı kesilmiş kimselere imtihan olması için bir fitne sebebi kılar. Şüphesiz ki müşrik ve münafıklardan zalim olan kimseler, Allah'a ve resulüne düşmanlık içinde olup hak ve doğruluktan uzaktırlar.
عربي تفسیرونه:
وَلِيَعۡلَمَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡعِلۡمَ أَنَّهُ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّكَ فَيُؤۡمِنُواْ بِهِۦ فَتُخۡبِتَ لَهُۥ قُلُوبُهُمۡۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَهَادِ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٖ
Yüce Allah'ın kendilerine ilim verdiği kimseler, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e indirilen Kuran'ın hak olduğuna kesin olarak iman etsinler. Öyle ki -Ey Resul!- Allah ona karşı imanları artsın ve kalpleri ona boyun eğip huşu içinde olsun diye onu sana vahyetmiştir. Şüphesiz Yüce Allah Kur'an'a iman edenleri ona olan teslimiyetlerinin karşılığı olarak eğriliğin bulunmadığı dosdoğru olan hak yola iletecektir.
عربي تفسیرونه:
وَلَا يَزَالُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فِي مِرۡيَةٖ مِّنۡهُ حَتَّىٰ تَأۡتِيَهُمُ ٱلسَّاعَةُ بَغۡتَةً أَوۡ يَأۡتِيَهُمۡ عَذَابُ يَوۡمٍ عَقِيمٍ
Allah'a iman etmede küfre düşen ve rasûlünü yalanlayanlar Yüce Allah'ın sana indirdiği Kur'an hakkında şüphe içindedirler. Kıyamet günü yani içinde rahmet ve hayrın bulunmadığı günün azabı ansızın onlara gelene kadar bu hal üzere olmaya devam ederler. Kıyamet günü onlar için hayır ve rahmet yoktur.
عربي تفسیرونه:
په دې مخ کې د ایتونو د فایدو څخه:
• استدراج الظالم حتى يتمادى في ظلمه سُنَّة إلهية.
Zulmüne dalıp, devam etmesi için zalime istidrac olarak dünya malının verilmesi ilahi bir kanundur.

• حفظ الله لكتابه من التبديل والتحريف وصرف مكايد أعوان الشيطان عنه.
Yüce Allah, kitabını değişiklikten, tahrif ve şeytanın avanelerinin hilelerinden uzak tutarak korumuştur.

• النفاق وقسوة القلوب مرضان قاتلان.
Nifak ve kalbin katılığı öldürücü iki hastalıktır.

• الإيمان ثمرة للعلم، والخشوع والخضوع لأوامر الله ثمرة للإيمان.
İman ilmin semeresidir. Allah'ın emirlerine karşı boyun büküp huşulu olmak ise imanın semeresidir.

 
د معناګانو ژباړه سورت: حج
د سورتونو فهرست (لړلیک) د مخ نمبر
 
د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر في تفسیر القرآن الکریم ترکي ژباړه - د ژباړو فهرست (لړلیک)

د مرکز تفسیر للدراسات القرآنیة لخوا خپور شوی.

بندول