د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر فی تفسیر القرآن الکریم ترکۍ ژباړه * - د ژباړو فهرست (لړلیک)


د معناګانو ژباړه آیت: (149) سورت: الأنعام
قُلۡ فَلِلَّهِ ٱلۡحُجَّةُ ٱلۡبَٰلِغَةُۖ فَلَوۡ شَآءَ لَهَدَىٰكُمۡ أَجۡمَعِينَ
-Ey Resul!- Müşriklere de ki: “Eğer sizlerin bu zayıf delillerinizden başka bir hüccetiniz yoksa elbette Yüce Allah’ın kesin kanıtları vardır. Bu kesin kanıtlar ileri sürdüğünüz mazeretlerinizi ortadan kaldırır, ortaya koyduğunuz şüphelerinizi iptal eder. Ey müşrikler! Eğer Allah hepinizin hakka erişmesini dileseydi sizleri buna muvaffak kılardı.
عربي تفسیرونه:
په دې مخ کې د ایتونو د فایدو څخه:
• الحذر من الجرائم الموصلة لبأس الله؛ لأنه لا يُرَدُّ بأسه عن القوم المجرمين إذا أراده.
Allah’ın azabına sebep olacak suçlardan sakınılmalıdır. Çünkü Allah mücrim bir topluluğa azap etmek isterse bu onlardan asla geri çevrilemez.

• الاحتجاج بالقضاء والقدر بعد أن أعطى الله تعالى كل مخلوق قُدْرة وإرادة يتمكَّن بهما من فعل ما كُلِّف به؛ ظُلْمٌ مَحْض وعناد صرف.
Allah Teâlâ her bir kula, kendisi ile onu sorumlu kıldığı yükümlülükleri yerine getirmesi için bir kudret/güç ve irade vermiştir. Bütün bunlardan sonra kulun Yüce Allah’ın kaza ve kaderini delil/bahane göstermesi katışıksız bir zulüm ve yalın bir inattır.

• دَلَّتِ الآيات على أنه بحسب عقل العبد يكون قيامه بما أمر الله به.
Ayetler, kulun akıl seviyesine göre Yüce Allah’ın emrettiği emirleri yerine getirmekte olduğuna işaret eder.

• النهي عن قربان الفواحش أبلغ من النهي عن مجرد فعلها، فإنه يتناول النهي عن مقدماتها ووسائلها الموصلة إليها.
Fuhşiyata yaklaşmanın yasaklanması, yalın olarak bu fiilin işlenmesinin yasaklanmasından daha derin bir ifadedir. Çünkü bu ifade fuhşun öncülerini ve buna götüren hususları da içererek yasaklamıştır.

 
د معناګانو ژباړه آیت: (149) سورت: الأنعام
د سورتونو فهرست (لړلیک) د مخ نمبر
 
د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر فی تفسیر القرآن الکریم ترکۍ ژباړه - د ژباړو فهرست (لړلیک)

د المختصر فی تفسیر القرآن الکریم ترکۍ ژباړه، د مرکز تفسیر للدراسات القرآنیة لخوا خپور شوی.

بندول