قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ * - ترجمے کی لسٹ


معانی کا ترجمہ آیت: (19) سورت: سورۂ یونس
وَمَا كَانَ ٱلنَّاسُ إِلَّآ أُمَّةٗ وَٰحِدَةٗ فَٱخۡتَلَفُواْۚ وَلَوۡلَا كَلِمَةٞ سَبَقَتۡ مِن رَّبِّكَ لَقُضِيَ بَيۡنَهُمۡ فِيمَا فِيهِ يَخۡتَلِفُونَ
İnsanlar, aslında, iman etmiş tevhit ehli tek bir ümmet idi. Fakat sonradan ayrılığa düştüler. Onlardan kimi Mümin olarak kaldı kimi ise kafir oldu. Eğer Allah tarafından onların aralarında çekiştikleri şeyler hakkında dünyada bir hüküm vermeyeceğine dair takdiri olmasaydı doğru yol üzere olan kimse sapık olan kimseden daha dünyada ayrılarak ortaya çıkardı. Ancak onlar hakkındaki hükmünü kıyamet günü verecektir.
عربی تفاسیر:
حالیہ صفحہ میں آیات کے فوائد:
• عظم الافتراء على الله والكذب عليه وتحريف كلامه كما فعل اليهود بالتوراة.
Yahudilerin Tevrat'ta yaptıkları gibi Allah kelamını tahrif etmenin ve Allah'a yalan atıp iftira etmenin ne kadar büyük bir şey olduğu beyan edilmiştir.

• النفع والضر بيد الله عز وجل وحده دون ما سواه.
Zarar ve fayda vermek sadece Allah'ın elindedir. O'ndan başkası bunu yapamaz.

• بطلان قول المشركين بأن آلهتهم تشفع لهم عند الله.
Müşriklerin, ilahları hakkında Allah katında kendilerinin şefaatçileri olduklarına dair iddiaları son derece batıldır.

• اتباع الهوى والاختلاف على الدين هو سبب الفرقة.
Hevâya tabi olmak ve dinde ihtilaf etmek ayrılığın sebebidir.

 
معانی کا ترجمہ آیت: (19) سورت: سورۂ یونس
سورتوں کی لسٹ صفحہ نمبر
 
قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ - ترجمے کی لسٹ

المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ۔ مرکز تفسیر للدراسات العلمیۃ کی جانب سے جاری۔

بند کریں