قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ * - ترجمے کی لسٹ


معانی کا ترجمہ آیت: (46) سورت: سورۂ ھود
قَالَ يَٰنُوحُ إِنَّهُۥ لَيۡسَ مِنۡ أَهۡلِكَۖ إِنَّهُۥ عَمَلٌ غَيۡرُ صَٰلِحٖۖ فَلَا تَسۡـَٔلۡنِ مَا لَيۡسَ لَكَ بِهِۦ عِلۡمٌۖ إِنِّيٓ أَعِظُكَ أَن تَكُونَ مِنَ ٱلۡجَٰهِلِينَ
Allah Teâlâ, Nuh -aleyhisselam-'a şöyle buyurdu: Ey Nuh! Senin kurtulmasını istediğin oğlun, benim sana kurtarmayı vadettiğim ehlinden değildir. Çünkü O, (senin oğlun) kâfirdir. Senin benden istediğin şey: sana ve senin makamında bulunan kimseye yakışan bir amel değildir. Hakkında ilminin olmadığı şeyi benden isteme! Ben, seni cahillerden olmaktan ve benim ilmime ve hikmetime muhalif olan şeyi benden istemenden sakındırırım.
عربی تفاسیر:
حالیہ صفحہ میں آیات کے فوائد:
• لا يملك الأنبياء الشفاعة لمن كفر بالله حتى لو كانوا أبناءهم.
Çocukları dahi olsa peygamberler, Allah'ı inkâr eden kimselere şefaat edemezler.

• عفة الداعية وتنزهه عما في أيدي الناس أقرب للقبول منه.
Davetçinin nezih olması ve insanların sahip olduğu şeylerden uzak durması yaptığı davetin kabul edilmesine daha uygundur.

• فضل الاستغفار والتوبة، وأنهما سبب إنزال المطر وزيادة الذرية والأموال.
İstiğfar edip tövbe etmenin fazileti beyan edilmiştir. Bu ikisi, yağmurun yağmasının, neslin ve malın çoğalmasının sebebidir.

 
معانی کا ترجمہ آیت: (46) سورت: سورۂ ھود
سورتوں کی لسٹ صفحہ نمبر
 
قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ - ترجمے کی لسٹ

المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ۔ مرکز تفسیر للدراسات العلمیۃ کی جانب سے جاری۔

بند کریں