قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ * - ترجمے کی لسٹ


معانی کا ترجمہ آیت: (34) سورت: سورۂ غافر
وَلَقَدۡ جَآءَكُمۡ يُوسُفُ مِن قَبۡلُ بِٱلۡبَيِّنَٰتِ فَمَا زِلۡتُمۡ فِي شَكّٖ مِّمَّا جَآءَكُم بِهِۦۖ حَتَّىٰٓ إِذَا هَلَكَ قُلۡتُمۡ لَن يَبۡعَثَ ٱللَّهُ مِنۢ بَعۡدِهِۦ رَسُولٗاۚ كَذَٰلِكَ يُضِلُّ ٱللَّهُ مَنۡ هُوَ مُسۡرِفٞ مُّرۡتَابٌ
Ant olsun Musa'dan önce de Yusuf size Allah'ın birliğine dair apaçık deliller ile gelmişti. Hâlâ onun getirdiklerini yalanlamakta ve şüphe duymaktasınız. (Yusuf) öldüğünde, şüpheniz ve kuşkularınız arttı. Şöyle dediniz: "Allah ondan sonra bir resul göndermeyecek." Sizin bu haktan sapmanız gibi, Yüce Allah sınırlarını aşan ve vahdaniyetinde/birliğinde şüphe duyan herkesi saptırır.
عربی تفاسیر:
حالیہ صفحہ میں آیات کے فوائد:
• الجدال لإبطال الحق وإحقاق الباطل خصلة ذميمة، وهي من صفات أهل الضلال.
Hakkı iptal etmek ve batılı ortaya çıkarmak için tartışıp durmak kınanan bir özelliktir ve bu dalalet ehlinin sıfatlarındandır.

• التكبر مانع من الهداية إلى الحق.
Kibirlenmek hakka uymaya engeldir.

• إخفاق حيل الكفار ومكرهم لإبطال الحق.
Kâfirlerin hakkı iptal etmek için kurdukları tuzak ve hileleri boşa çıkarılmıştır.

• وجوب الاستعداد للآخرة، وعدم الانشغال عنها بالدنيا.
Ahiret hayatı için hazırlıklı olmak, ahireti unutup, dünya ile meşgul olmamak gerekir.

 
معانی کا ترجمہ آیت: (34) سورت: سورۂ غافر
سورتوں کی لسٹ صفحہ نمبر
 
قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ - ترجمے کی لسٹ

المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ۔ مرکز تفسیر للدراسات العلمیۃ کی جانب سے جاری۔

بند کریں