قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ * - ترجمے کی لسٹ


معانی کا ترجمہ آیت: (140) سورت: سورۂ اعراف
قَالَ أَغَيۡرَ ٱللَّهِ أَبۡغِيكُمۡ إِلَٰهٗا وَهُوَ فَضَّلَكُمۡ عَلَى ٱلۡعَٰلَمِينَ
Musa kavmine dedi ki: "Ey kavmim! Büyük mucizelerine şahit olup ayan beyan görmenize rağmen nasıl olur da sizin için Allah'tan başka ibadet edeceğiniz ilah ararım? O -Subhanehu ve Teâlâ- düşmanlarınızı helak ederek size nimette bulunmuş, sizi zamanınızın insanlarına üstün tutmuş, yeryüzüne halife kılmış ve dünyada güçlü kimseler kılmıştır."
عربی تفاسیر:
حالیہ صفحہ میں آیات کے فوائد:
• تؤكد الأحداث أن بني إسرائيل كانوا ينتقلون من ضلالة إلى أخرى على الرغم من وجود نبي الله موسى بينهم.
Şüphesiz yaşanan olaylar, Yüce Allah'ın peygamberi Musa'nın İsrailoğullarının içinde olmasına rağmen onların bir sapıklıktan diğerine geçip durduklarını göstermektedir.

• من مظاهر خذلان الأمة أن تُحَسِّن القبيح، وتُقَبِّح الحسن بمجرد الرأي والأهواء.
Ümmetin rezil rüsva olmasının belirtilerinden bir tanesi de görüş ve arzulara dayalı olarak iyiyi kötü, kötüyü de iyi olarak görmesidir.

• إصلاح الأمة وإغلاق أبواب الفساد هدف سام للأنبياء والدعاة.
Ümmetin ıslahı ve fesat kapılarının kapatılması, peygamberlerin ve hakka davet eden davetçilerin üstün hedeflerindendir.

• قضى الله تعالى ألا يراه أحد من خلقه في الدنيا، وسوف يكرم من يحب من عباده برؤيته في الآخرة.
Yüce Allah, dünyada kullarından hiçbirinin kendisini göremeyeceği ile hüküm vermiştir. Sevdiği kullarına da ahirette kendisini görme ikramında bulunacaktır.

 
معانی کا ترجمہ آیت: (140) سورت: سورۂ اعراف
سورتوں کی لسٹ صفحہ نمبر
 
قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ - ترجمے کی لسٹ

المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ۔ مرکز تفسیر للدراسات العلمیۃ کی جانب سے جاری۔

بند کریں