قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ * - ترجمے کی لسٹ


معانی کا ترجمہ آیت: (38) سورت: سورۂ توبہ
يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ مَا لَكُمۡ إِذَا قِيلَ لَكُمُ ٱنفِرُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ ٱثَّاقَلۡتُمۡ إِلَى ٱلۡأَرۡضِۚ أَرَضِيتُم بِٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَا مِنَ ٱلۡأٓخِرَةِۚ فَمَا مَتَٰعُ ٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَا فِي ٱلۡأٓخِرَةِ إِلَّا قَلِيلٌ
Ey Allah'a ve resulüne iman edip kendileri için şeriat kılınan din ile amel edenler! Size ne oluyor da Allah yolunda düşmanlarınızla savaşmak için cihada çağrıldığınız zaman olduğunuz yerde kalıyor ve evlerinizde kalmaya meylediyorsunuz? Yoksa sizler, Allah yolunda cihat edenlere hazırlanmış ve devamlı olan ahiret nimetlerine karşılık dünya hayatının geçici ve değersiz olan metasına mı razı oldunuz? Dünya hayatının metası, ahiretin yanında değersiz ve geçicidir. Nasıl olur da akıl sahibi bir kimse, fani olan şeyi kalıcı olan şeye; değersiz olan şeyi de değerli olan şeye tercih eder?
عربی تفاسیر:
حالیہ صفحہ میں آیات کے فوائد:
• العادات المخالفة للشرع بالاستمرار عليها دونما إنكار لها يزول قبحها عن النفوس، وربما ظُن أنها عادات حسنة.
İnkâr etmeksizin dine muhalif olan adetleri yapmaya devam etmek, dine muhalif olan o şeye karşı nefislerde duyulan tiksintiyi ortadan kaldırır. Belki de o kötü adetler (zamanla) iyi zannedilebilir.

• عدم النفير في حال الاستنفار من كبائر الذنوب الموجبة لأشد العقاب، لما فيها من المضار الشديدة.
(Cihada çıkılması için) seferberlik ilan edildiği zaman sefere çıkmamak, ihtiva ettiği büyük zararlardan dolayı şiddetle cezalandırılmayı gerektiren büyük günahlardandır.

• فضيلة السكينة، وأنها من تمام نعمة الله على العبد في أوقات الشدائد والمخاوف التي تطيش فيها الأفئدة، وأنها تكون على حسب معرفة العبد بربه، وثقته بوعده الصادق، وبحسب إيمانه وشجاعته.
Sükûnetin fazileti beyan edilmiştir. O, zorluk ve korku zamanlarında kalplerin şaştığı zamanda, Allah Teâlâ'nın kuluna olan nimetlerini tam vermesindendir. O da kulun Rabbini bilmesi, vadettiği doğruya güvenmesi, imanına ve cesaretine göredir.

• أن الحزن قد يعرض لخواص عباد الله الصدِّيقين وخاصة عند الخوف على فوات مصلحة عامة.
Hüzün genel yararın kaybedilmesi korkusunun yaşandığı anlarda Allah'ın sıddık kullarında da meydana gelebilmekte, başlarına gelebilmektedir.

 
معانی کا ترجمہ آیت: (38) سورت: سورۂ توبہ
سورتوں کی لسٹ صفحہ نمبر
 
قرآن کریم کے معانی کا ترجمہ - المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ - ترجمے کی لسٹ

المختصر فی تفسیر القرآن الکریم کا ترکی ترجمہ۔ مرکز تفسیر للدراسات العلمیۃ کی جانب سے جاری۔

بند کریں