Маънолар таржимаси Сура Абаса сураси - Қуръон Каримнинг туркча мухтасар таржимаси - Қуръони Карим қомуси

Sûretu Abese

Суранинг мақсадларидан..:

تذكير الكافرين المستغنين عن ربهم ببراهين البعث.

Yeniden dirilişin kanıtları, Rablerinden vazgeçen kâfirlere hatırlatılmıştır.

---

Оят: 1

عَبَسَ وَتَوَلَّىٰٓ

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- yüzünü buruşturdu ve arkasını döndü.

Оят: 2

أَن جَآءَهُ ٱلۡأَعۡمَىٰ

Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- hidayet bulmaları ümidiyle müşriklerin ileri gelenleriyle meşgul olduğu bir esnada, gözleri görmeyen bir kimse olan Abdullah b. Ümmü Mektum, doğru yola hidayet bulmak için geldi. Bu sebeple Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- yüzünü ekşitti.

Оят: 3

وَمَا يُدۡرِيكَ لَعَلَّهُۥ يَزَّكَّىٰٓ

-Ey Peygamber!- Ne biliyorsun? Belki de bu âmâ adam günahlarından arınacak.

Оят: 4

أَوۡ يَذَّكَّرُ فَتَنفَعَهُ ٱلذِّكۡرَىٰٓ

Veyahut senden duyduğu nasihatlerden öğüt alacak ve onlardan faydalanacaktı.

Оят: 5

أَمَّا مَنِ ٱسۡتَغۡنَىٰ

Fakat sahip olduğu servetinden ötürü, senin getirdiklerine iman etmekten kendini müstağni gören kimseye gelince;

Оят: 6

فَأَنتَ لَهُۥ تَصَدَّىٰ

Sen ona dönüyor ve yöneliyorsun.

Оят: 7

وَمَا عَلَيۡكَ أَلَّا يَزَّكَّىٰ

O, Allah’a tövbe ederek günahlarından temizlenmiyorsa sana ne düşer ki?

Оят: 8

وَأَمَّا مَن جَآءَكَ يَسۡعَىٰ

Fakat koşarak gelen kimse hayır arayarak sana geldi ise;

Оят: 9

وَهُوَ يَخۡشَىٰ

Rabbinden korktuğu halde,

Оят: 10

فَأَنتَ عَنۡهُ تَلَهَّىٰ

Sen; başkasıyla, müşriklerin ileri gelenlerinden biriyle oyalanıyorsun.

Оят: 11

كَلَّآ إِنَّهَا تَذۡكِرَةٞ

Bu iş hiçte öyle değildir. Şüphesiz o, kabul edenler için ancak bir öğüt ve hatırlatmadır.

Оят: 12

فَمَن شَآءَ ذَكَرَهُۥ

Kim Allah’ı anmak isterse onu ansın ve bu Kur’an’da bulunan nasihatlerden öğüt alsın.

Оят: 13

فِي صُحُفٖ مُّكَرَّمَةٖ

Bu Kur’an, meleklerin katında bulunan değerli sayfalardadır.

Оят: 14

مَّرۡفُوعَةٖ مُّطَهَّرَةِۭ

Yüce bir mekâna yükseltilmiş, kendisine hiçbir kir ve leke bulaşmamış, tertemizdir.

Оят: 15

بِأَيۡدِي سَفَرَةٖ

O, elçi meleklerin ellerindedir.

Оят: 16

كِرَامِۭ بَرَرَةٖ

Rablerinin katında değerli, pek çok iyi işler yapan ve itaatkâr Melekler.

Оят: 17

قُتِلَ ٱلۡإِنسَٰنُ مَآ أَكۡفَرَهُۥ

Kâfir olan insana lanet edilmiştir. İnsan Allah'a karşı ne kadar da çok inkârcıdır!

Оят: 18

مِنۡ أَيِّ شَيۡءٍ خَلَقَهُۥ

Allah onu hangi şeyden yarattı da yeryüzünde kibirleniyor ve Allah’ı inkâr ediyor?

Оят: 19

مِن نُّطۡفَةٍ خَلَقَهُۥ فَقَدَّرَهُۥ

Onu, az bir sudan yarattı ve yaradılışını aşama aşama takdir etti.

Оят: 20

ثُمَّ ٱلسَّبِيلَ يَسَّرَهُۥ

Sonra ona, bu aşamaların ardından annesinin karnından çıkışı kolaylaştırdı.

Оят: 21

ثُمَّ أَمَاتَهُۥ فَأَقۡبَرَهُۥ

Sonra ona, hayatta belli bir ömrü takdir etmesinin ardından onu öldürdü. Ve ona yeniden diriltileceği zamana kadar içinde kalacağı bir kabir kıldı.

Оят: 22

ثُمَّ إِذَا شَآءَ أَنشَرَهُۥ

Sonra dilediği zaman hesap sormak ve karşılığını vermek üzere onu yeniden diriltecek.

Оят: 23

كَلَّا لَمَّا يَقۡضِ مَآ أَمَرَهُۥ

Bu mesele o kâfirin zannettiği gibi değildir. O, Rabbinin üzerine yüklediği hakları yerine getirmediği gibi, Rabbinin ona zorunlu kıldığı farzları da yerine getirmiş değildir.

Оят: 24

فَلۡيَنظُرِ ٱلۡإِنسَٰنُ إِلَىٰ طَعَامِهِۦٓ

Yüce Allah'a iman etmeyip kâfir olan insan, yediği yemeğin nasıl hazır hale geldiğine bir baksın!

Оят: 25

أَنَّا صَبَبۡنَا ٱلۡمَآءَ صَبّٗا

Suyun aslı, gökyüzünden kuvvetle ve bolca inen yağmurdan gelir.

Оят: 26

ثُمَّ شَقَقۡنَا ٱلۡأَرۡضَ شَقّٗا

Sonra toprağı açtık ki böylece bitkiler için yarılıp, açıldı.

Оят: 27

فَأَنۢبَتۡنَا فِيهَا حَبّٗا

Böylece toprakta buğday, mısır ve diğer tahıllardan yetiştirdik.

Оят: 28

وَعِنَبٗا وَقَضۡبٗا

Ve taze üzüm yetiştirdik. Hayvanlarına yem olması için orada yonca yetiştirdik.

Оят: 29

وَزَيۡتُونٗا وَنَخۡلٗا

Ve orada zeytinler ve hurmalar yetiştirdik.

Оят: 30

وَحَدَآئِقَ غُلۡبٗا

Orada çok ağaçlı bahçeler yetiştirdik.

Оят: 31

وَفَٰكِهَةٗ وَأَبّٗا

Ve orada meyveler ve hayvanlarınızın otladığı otlaklar yetiştirdik.

Оят: 32

مَّتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِأَنۡعَٰمِكُمۡ

Hem sizin, hem de hayvanlarınızın faydalanması için.

Оят: 33

فَإِذَا جَآءَتِ ٱلصَّآخَّةُ

Kulakları sağır eden büyük çığlık geldiği zaman ki o, sura ikinci üfleyiştir.

Оят: 34

يَوۡمَ يَفِرُّ ٱلۡمَرۡءُ مِنۡ أَخِيهِ

O gün kişi kardeşinden kaçar.

Оят: 35

وَأُمِّهِۦ وَأَبِيهِ

Annesinden ve babasından kaçar.

Оят: 36

وَصَٰحِبَتِهِۦ وَبَنِيهِ

Karısından ve çocuklarından kaçar.

Оят: 37

لِكُلِّ ٱمۡرِيٕٖ مِّنۡهُمۡ يَوۡمَئِذٖ شَأۡنٞ يُغۡنِيهِ

O günün sıkıntısının şiddeti sebebiyle, onlardan her birini başkalarından alıkoyan bir meşguliyeti vardır.

Оят: 38

وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٖ مُّسۡفِرَةٞ

O gün iyilerin yüzleri ışık saçar.

Оят: 39

ضَاحِكَةٞ مُّسۡتَبۡشِرَةٞ

Yüce Allah’ın kendi rahmetinden onlar için hazırladığı şeylerden ötürü mutlu olup, gülecekler.

Оят: 40

وَوُجُوهٞ يَوۡمَئِذٍ عَلَيۡهَا غَبَرَةٞ

Ve o gün kötülerin yüzleri toz toprak içindedir.

Ушбу саҳифадаги оят фойдаларидан:

• عتاب الله نبيَّه في شأن عبد الله بن أم مكتوم دل على أن القرآن من عند الله.

Allah’ın, Abdullah b. Ummu Mektum meselesinde Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-'i uyarıp, ihtar etmesi Kur'an'ı Kerim'in Allah’ın katından gelmiş olduğuna delalet etmiştir.

• الاهتمام بطالب العلم والمُسْتَرْشِد.

İlim talebesi olan ve doğru yolu arayan kimselere önem verilmiştir.

• شدة أهوال يوم القيامة حيث لا ينشغل المرء إلا بنفسه، حتى الأنبياء يقولون: نفسي نفسي.

Kıyamet gününün dehşetinin ne kadar şiddetli olacağı anlatılmıştır. Çünkü kişi kendisi dışında hiçbir şeyle ilgilenmeyecek, peygamberler dahi “Nefsim, nefsim!” diyecekler.

Оят: 41

تَرۡهَقُهَا قَتَرَةٌ

O yüzleri bir karanlık kaplayacak.

Оят: 42

أُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡكَفَرَةُ ٱلۡفَجَرَةُ

İşte bu vasıflarla nitelenen o kimseler, küfür ve fücuru bir araya toplamış kimselerdir.

Ушбу саҳифадаги оят фойдаларидан:

• حَشْر المرء مع من يماثله في الخير أو الشرّ.

Kişi, iyilik veya kötülükte kendi benzeri olan kimselerle beraber haşrolacaktır.

• إذا كانت الموءُودة تُسأل فما بالك بالوائد؟ وهذا دليل على عظم الموقف.

Eğer diri diri gömülen kız çocuğuna dahi sorulacaksa, onu toprağa gömen kimsenin hali nice olur? Bu, kıyamet günü insanların bekletileceği o anın ne kadar dehşet verici olduğunu gösterir.

• مشيئة العبد تابعة لمشيئة الله.

Kulun dilemesi, Allah'ın dilemesine bağlıdır.