Check out the new design

Translation of the Meanings of the Noble Qur'an - Turkish translation of Al-Mukhtsar in interpretation of the Noble Quran * - Translations’ Index


Translation of the meanings Surah: Al-Furqān   Ayah:
وَلَا يَأۡتُونَكَ بِمَثَلٍ إِلَّا جِئۡنَٰكَ بِٱلۡحَقِّ وَأَحۡسَنَ تَفۡسِيرًا
-Ey Resul!- Müşriklerin sana önerip getirdiklerinden hiçbir misal yoktur ki, biz onun karşılığında sana sabit olan hak ve en güzel açıklamayı getirmiş olmayalım.
Arabic explanations of the Qur’an:
ٱلَّذِينَ يُحۡشَرُونَ عَلَىٰ وُجُوهِهِمۡ إِلَىٰ جَهَنَّمَ أُوْلَٰٓئِكَ شَرّٞ مَّكَانٗا وَأَضَلُّ سَبِيلٗا
Kıyamet gününde sürülüp yüzüstü cehenneme sürüklenenler; işte onlar yeri en kötü olanlardır. Çünkü mekânları cehennemdir ve gittikleri yol haktan en uzak yoldur. Çünkü yolları, küfür ve sapıklık yoludur.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَلَقَدۡ ءَاتَيۡنَا مُوسَى ٱلۡكِتَٰبَ وَجَعَلۡنَا مَعَهُۥٓ أَخَاهُ هَٰرُونَ وَزِيرٗا
Musa'ya Tevrat'ı verdik ve ona yardımcı olması için kardeşi Harun'u onunla beraber resul kıldık.
Arabic explanations of the Qur’an:
فَقُلۡنَا ٱذۡهَبَآ إِلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلَّذِينَ كَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَا فَدَمَّرۡنَٰهُمۡ تَدۡمِيرٗا
O ikisine şöyle buyurduk: "Bizim ayetlerimizi yalanlayan Firavun ve kavmine gidin." Musa ve kardeşi onlara emrettiğimiz emre uyarak, Firavun ve kavmine gittiler ve onları Allah'ı birlemeye davet ettiler. Onlar ise Musa ve Harun'u yalanladılar ve sonunda onları şiddetli bir şekilde helak ettik.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَقَوۡمَ نُوحٖ لَّمَّا كَذَّبُواْ ٱلرُّسُلَ أَغۡرَقۡنَٰهُمۡ وَجَعَلۡنَٰهُمۡ لِلنَّاسِ ءَايَةٗۖ وَأَعۡتَدۡنَا لِلظَّٰلِمِينَ عَذَابًا أَلِيمٗا
Nûh -aleyhisselam-'ın kavmi resulleri yalanlayınca onları suda boğduk. Zalimleri yok etmemizi onları köklerinden yok ederek bitirme kudretimize delil kıldık. Kıyamet gününde zalimler için acıklı bir azap hazırladık.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَعَادٗا وَثَمُودَاْ وَأَصۡحَٰبَ ٱلرَّسِّ وَقُرُونَۢا بَيۡنَ ذَٰلِكَ كَثِيرٗا
Hûd'un kavmi Âd'ı, Salih'in kavmi Semûd'u, kuyu sahiplerini ve bu üçünün arasında daha birçok nesilleri de (şirklerinden ötürü) helak ettik.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَكُلّٗا ضَرَبۡنَا لَهُ ٱلۡأَمۡثَٰلَۖ وَكُلّٗا تَبَّرۡنَا تَتۡبِيرٗا
Helak olanların her birine ibret almaları için kendisinden önce gelen ümmetlerin helak olmalarının sebeplerini anlattık. Küfürleri ve inatlarından ötürü hepsini çok şiddetli bir şekilde yok ettik.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَلَقَدۡ أَتَوۡاْ عَلَى ٱلۡقَرۡيَةِ ٱلَّتِيٓ أُمۡطِرَتۡ مَطَرَ ٱلسَّوۡءِۚ أَفَلَمۡ يَكُونُواْ يَرَوۡنَهَاۚ بَلۡ كَانُواْ لَا يَرۡجُونَ نُشُورٗا
Kavminden hakkı yalanlayanlar -Şam'a giderlerken- o kötü fiili işlemeleri sebebi ile ceza olarak taş yağmuruna tutulmuş olan o beldeye uğramışlardı. O beldeyi görmemişler miydi? Hayır! Onlar öldükten sonra hesaba çekilecekleri tekrar dirilmeyi düşünmüyorlardı.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَإِذَا رَأَوۡكَ إِن يَتَّخِذُونَكَ إِلَّا هُزُوًا أَهَٰذَا ٱلَّذِي بَعَثَ ٱللَّهُ رَسُولًا
-Ey Resul!- seninle karşılaştıkları zaman o yalancılar alay ederek ve inkâr ederek şöyle derler: "Allah'ın bize resul olarak gönderdiği bu mu?"
Arabic explanations of the Qur’an:
إِن كَادَ لَيُضِلُّنَا عَنۡ ءَالِهَتِنَا لَوۡلَآ أَن صَبَرۡنَا عَلَيۡهَاۚ وَسَوۡفَ يَعۡلَمُونَ حِينَ يَرَوۡنَ ٱلۡعَذَابَ مَنۡ أَضَلُّ سَبِيلًا
Şayet ilahlarımıza ibadet etmekte sabretmeseydik, neredeyse bizi delilleriyle ve kesin kanıtlarıyla saptıracaktı. Onlar kabirlerinde ve kıyamet gününde azabı gördükleri zaman, kimin yolunun sapık olduğunu bilecekler ve hangilerinin daha sapık olduğunu anlayacaklar.
Arabic explanations of the Qur’an:
أَرَءَيۡتَ مَنِ ٱتَّخَذَ إِلَٰهَهُۥ هَوَىٰهُ أَفَأَنتَ تَكُونُ عَلَيۡهِ وَكِيلًا
-Ey Resul! Arzularını- ilah edinip ona itaat eden kimseyi gördün mü? O halde sen mi onu imana döndürecek, küfürden engelleyecek ve ona bir koruyucu olacaksın?
Arabic explanations of the Qur’an:
Benefits of the verses in this page:
• الكفر بالله والتكذيب بآياته سبب إهلاك الأمم.
Ümmetlerin helak edilmelerinin sebebi, Yüce Allah'a iman etmeyip, kâfir olmak ve ayetlerini yalanlamaktır.

• غياب الإيمان بالبعث سبب عدم الاتعاظ.
Ölümden sonra tekrar dirilmeye iman etmemenin sebebi geçmişten ders almamaktır.

• السخرية بأهل الحق شأن الكافرين.
Hak ehliyle alay etmek, kâfirlerin genel bir davranışıdır.

• خطر اتباع الهوى.
Arzulara uymak son derece tehlikelidir.

 
Translation of the meanings Surah: Al-Furqān
Surahs’ Index Page Number
 
Translation of the Meanings of the Noble Qur'an - Turkish translation of Al-Mukhtsar in interpretation of the Noble Quran - Translations’ Index

Issued by Tafsir Center for Quranic Studies

close