Check out the new design

Translation of the Meanings of the Noble Qur'an - Turkish translation of Al-Mukhtsar in interpretation of the Noble Quran * - Translations’ Index


Translation of the meanings Surah: As-Sajdah   Ayah:
وَلَوۡ تَرَىٰٓ إِذِ ٱلۡمُجۡرِمُونَ نَاكِسُواْ رُءُوسِهِمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ رَبَّنَآ أَبۡصَرۡنَا وَسَمِعۡنَا فَٱرۡجِعۡنَا نَعۡمَلۡ صَٰلِحًا إِنَّا مُوقِنُونَ
Kıyamet günü mücrimler yeniden dirilişi inkâr etmeleri sebebiyle başları öne eğilmiş zelil bir şekilde ortaya çıkacak, rezil ve rüsvalığı hissederek şöyle diyeceklerdir: "Rabbimiz! Yeniden diriliş ile ilgili yalanladığımız şeyleri gördük ve resullerin senin katından getirdiği tasdik edilmiş şeyleri işittik. Bizi dünya hayatına geri gönder ki, bizden razı olacağın salih amelleri işleyelim. Bizler şimdi dirilişin ve resullerin getirdiğinin doğru olduğuna yakinen iman ediyoruz." Eğer mücrimleri o halde görseydin, büyük bir şey görmüş olurdun.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَلَوۡ شِئۡنَا لَأٓتَيۡنَا كُلَّ نَفۡسٍ هُدَىٰهَا وَلَٰكِنۡ حَقَّ ٱلۡقَوۡلُ مِنِّي لَأَمۡلَأَنَّ جَهَنَّمَ مِنَ ٱلۡجِنَّةِ وَٱلنَّاسِ أَجۡمَعِينَ
Eğer her nefsin hidayetini ve doğru yolda ilerlemesini isteseydik, kendisini buna yönlendirerek ona hidayetini verirdik. Ancak adalet ve hikmet gereği; kıyamet günü, cehennemi insanlardan ve cinlerden küfür ehli ile dolduracağım sözüm gerçekleşecektir. Bunun sebebi; onların iman ve istikamet yolu yerine, küfür ve sapıklık yolunu tercih etmeleridir.
Arabic explanations of the Qur’an:
فَذُوقُواْ بِمَا نَسِيتُمۡ لِقَآءَ يَوۡمِكُمۡ هَٰذَآ إِنَّا نَسِينَٰكُمۡۖ وَذُوقُواْ عَذَابَ ٱلۡخُلۡدِ بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ
Kıyamet günü onlar kınanıp, azarlanılarak şöyle denilir: "Kıyamet günü Yüce Allah'a kavuşup sizi hesaba çekeceğinden dünya hayatında gaflette olmanız sebebiyle haydi tadın azabı. Şüphesiz ne kadar çok acı çekeceğinizi hiç umursamadan sizi azapta bıraktık. Dünya hayatında yaptıklarınız sebebiyle kesintiye uğramayan ebedî cehennem azabını tadın."
Arabic explanations of the Qur’an:
إِنَّمَا يُؤۡمِنُ بِـَٔايَٰتِنَا ٱلَّذِينَ إِذَا ذُكِّرُواْ بِهَا خَرُّواْۤ سُجَّدٗاۤ وَسَبَّحُواْ بِحَمۡدِ رَبِّهِمۡ وَهُمۡ لَا يَسۡتَكۡبِرُونَ۩
Resullerimize indirilen ayetlere ancak kendisi ile öğüt verdiği zaman Allah'a secde eden, O'na hamt ederek tespih eden kimseler iman ederler. Onlar, Allah'a ibadet etmekten ve hangi halde olursa olsunlar O'na secde etmekten kibirlenmezler.
Arabic explanations of the Qur’an:
تَتَجَافَىٰ جُنُوبُهُمۡ عَنِ ٱلۡمَضَاجِعِ يَدۡعُونَ رَبَّهُمۡ خَوۡفٗا وَطَمَعٗا وَمِمَّا رَزَقۡنَٰهُمۡ يُنفِقُونَ
Uyumuş oldukları yatakları terk ederek Yüce Allah'a yönelirler. Namazlarında ve onun dışında azabından korkar ve rahmetini talep ederek O'na yalvarırlar. Kendilerine vermiş olduğumuz servetten Allah yolunda harcarlar.
Arabic explanations of the Qur’an:
فَلَا تَعۡلَمُ نَفۡسٞ مَّآ أُخۡفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعۡيُنٖ جَزَآءَۢ بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Yüce Allah'ın onlar için hazırladığı göz aydınlıklarını hiç kimse bilemez. Bu, Allah tarafından dünyada işlemiş oldukları salih amellerinin karşılığı olarak onlar için bir mükâfattır. Bu mükâfatı, büyüklüğünden dolayı yalnızca Yüce Allah bilir.
Arabic explanations of the Qur’an:
أَفَمَن كَانَ مُؤۡمِنٗا كَمَن كَانَ فَاسِقٗاۚ لَّا يَسۡتَوُۥنَ
Allah'a iman eden, emirlerini yerine getirip yasaklarından sakınan kimse, O'na itaatsizlik eden kimse gibi değildir. Görecekleri karşılık olarak bu iki grup Allah katında asla eşit değillerdir.
Arabic explanations of the Qur’an:
أَمَّا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ فَلَهُمۡ جَنَّٰتُ ٱلۡمَأۡوَىٰ نُزُلَۢا بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Allah'a iman edip salih ameller işleyenlere gelince, Allah'ın ikramı olarak içinde kalacakları cennetler, onlar için hazırlanmış mükâfattır. Bu da, dünyada yapmış oldukları salih amellerin karşılığıdır.
Arabic explanations of the Qur’an:
وَأَمَّا ٱلَّذِينَ فَسَقُواْ فَمَأۡوَىٰهُمُ ٱلنَّارُۖ كُلَّمَآ أَرَادُوٓاْ أَن يَخۡرُجُواْ مِنۡهَآ أُعِيدُواْ فِيهَا وَقِيلَ لَهُمۡ ذُوقُواْ عَذَابَ ٱلنَّارِ ٱلَّذِي كُنتُم بِهِۦ تُكَذِّبُونَ
Küfre girerek ve günah işleyerek Allah'a itaatsizlik edenlere gelince, kıyamette onların kalması için hazırlanan yer cehennemdir ve orada ebedî kalacaklardır. Oradan her çıkmak istediklerinde tekrar geri döndürülürler. Azarlamak için onlara şöyle denilir: "Dünyada resullerinizin sizi kendisi ile korkuttuğu zaman yalanladığınız cehennemin azabını haydi tadın.
Arabic explanations of the Qur’an:
Benefits of the verses in this page:
• إيمان الكفار يوم القيامة لا ينفعهم؛ لأنها دار جزاء لا دار عمل.
Kıyamet günü kâfirlerin iman etmesi kendilerine fayda vermeyecektir. Çünkü orası amel değil karşılıkların verildiği yurttur.

• خطر الغفلة عن لقاء الله يوم القيامة.
Kıyamet günü Yüce Allah'a kavuşmaktan gafil olmanın tehlikesi beyan edilmiştir.

• مِن هدي المؤمنين قيام الليل.
Gece namazı Müminlerin özelliklerindendir.

 
Translation of the meanings Surah: As-Sajdah
Surahs’ Index Page Number
 
Translation of the Meanings of the Noble Qur'an - Turkish translation of Al-Mukhtsar in interpretation of the Noble Quran - Translations’ Index

Issued by Tafsir Center for Quranic Studies

close