Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (18) Simoore: Simoore Yuusuf
وَجَآءُو عَلَىٰ قَمِيصِهِۦ بِدَمٖ كَذِبٖۚ قَالَ بَلۡ سَوَّلَتۡ لَكُمۡ أَنفُسُكُمۡ أَمۡرٗاۖ فَصَبۡرٞ جَمِيلٞۖ وَٱللَّهُ ٱلۡمُسۡتَعَانُ عَلَىٰ مَا تَصِفُونَ
Verdikleri haberi kurdukları hile ile pekiştirdiler ve babalarına Yusuf -aleyhisselam-'ı bir kurdun yediği izlenimini vermek için Yusuf'un gömleğini kendisinin kanı olmayan bir kana bulayarak geldiler. Yakup -alehisselam- (gömleğin yırtılmamış olması kanıtıyla) onların yalanını anladı ve onlara şöyle dedi: Bu iş, sizin bana haber verdiğiniz gibi değildir. Aksine sizin nefisleriniz yapmış olduğunuz bu kötü fiili size süslemiştir. Artık üzerime düşen çektiğim acıyı göstermeden güzelce sabretmektir. Sizin Yusuf' a yaptığınız bu olay hakkında Allah'tan istenilecek şey ise O'nun yardımıdır.
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• بيان خطورة الحسد الذي جرّ إخوة يوسف إلى الكيد به والمؤامرة على قتله.
Hasedin tehlikesi beyan edilmiştir ki haset; Yusuf -aleyhisselam-'ın erkek kardeşlerini ona tuzak kurmaya ve onu öldürmeleri için komplo düzenlemeye sevk etmiştir.

• مشروعية العمل بالقرينة في الأحكام.
Hükümlerde karine ile amel etmenin meşruluğu beyan edilmiştir.

• من تدبير الله ليوسف عليه السلام ولطفه به أن قذف في قلب عزيز مصر معاني الأبوة بعد أن حجب الشيطان عن إخوته معاني الأخوة.
Allah Teâlâ'nın, Yusuf -aleyhisselam- için hazırladığı plan ve lütfundan biri de, Mısır hükümdarının kalbine babalık şefkatini bırakmasıdır. Şeytan ise (Yusuf'un) kardeşlerinden kardeşlik şuurunu gizlemiştir.

 
Firo maanaaji Aaya: (18) Simoore: Simoore Yuusuf
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude