Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (32) Simoore: Simoore manaango (rigaango)
وَلَقَدِ ٱسۡتُهۡزِئَ بِرُسُلٖ مِّن قَبۡلِكَ فَأَمۡلَيۡتُ لِلَّذِينَ كَفَرُواْ ثُمَّ أَخَذۡتُهُمۡۖ فَكَيۡفَ كَانَ عِقَابِ
Kavminin yalanladığı ve alaya aldığı ilk resul sen değilsin. -Ey Resul!- Senden önce nice kavimler resulleri ile alay edip onları yalanladılar. Resullerini inkâr edenlere mühlet verdim. Benim onları helak etmeyeceğimi zannettiler. Bu müddet tamamlandıktan sonra çeşitli azaplarla onları yakalayıverdim. Onları cezalandırmamı nasıl buldun? O çok şiddetli bir cezalandırma oldu.
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• أن الأصل في كل كتاب منزل أنه جاء للهداية، وليس لاستنزال الآيات، فذاك أمر لله تعالى يقدره متى شاء وكيف شاء.
İndirilen her kitap asıl olarak hidayet için gelmiştir. Yoksa ayetlerin indirilmesi talep edildiği için gelmemiştir. Bu husus Allah Teâlâ'nın ne zaman ve nasıl istedi ise öyle takdir ettiği bir emridir.

• تسلية الله تعالى للنبي صلى الله عليه وسلم، وإحاطته علمًا أن ما يسلكه معه المشركون من طرق التكذيب، واجهه أنبياء سابقون.
Allah Teâlâ peygamberini teselli etmiştir. Geçmişte gönderilmiş peygamberleri yalanlamak için müşrikler kendilerine bir çok yol edinmişlerdir. Yüce Allah ise bütün bunları ilmi ile kuşatmıştır.

• يصل الشيطان في إضلال بعض العباد إلى أن يزين لهم ما يعملونه من المعاصي والإفساد.
Şeytan işlemiş oldukları günah ve bozgunculukları kendilerine süsleyerek bazı insanları sapıklığa sürüklemiştir.

 
Firo maanaaji Aaya: (32) Simoore: Simoore manaango (rigaango)
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude