Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (101) Simoore: Simoore ñaaki
وَإِذَا بَدَّلۡنَآ ءَايَةٗ مَّكَانَ ءَايَةٖ وَٱللَّهُ أَعۡلَمُ بِمَا يُنَزِّلُ قَالُوٓاْ إِنَّمَآ أَنتَ مُفۡتَرِۭۚ بَلۡ أَكۡثَرُهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ
Eğer Kur’an’dan bir ayetin hükmünü başka bir ayetle kaldırsak -Yüce Allah, bir hikmete bağlı olarak Kur’an’dan hangi hükmün kaldırılıp, hangilerinin kaldırılmayacağını en iyi bilendir- hemen şöyle derler: -Ey Muhammed!- Muhakkak sen, Allah’a karşı yalanlar uyduran bir yalancısın. Tam aksine; onların çoğu bir hükmün, kusursuz ilahi bir hikmetten ötürü kaldırılmış olduğunu bilmezler.
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• العمل الصالح المقرون بالإيمان يجعل الحياة طيبة.
İmanla beraber işlenilen salih ameller hayatı güzel kılar.

• الطريق إلى السلامة من شر الشيطان هو الالتجاء إلى الله، والاستعاذة به من شره.
Şeytanın şerrinden selamette olmanın yolu, Allah’a iltica etmek ve şerrinden O'na sığınmaktır.

• على المؤمنين أن يجعلوا القرآن إمامهم، فيتربوا بعلومه، ويتخلقوا بأخلاقه، ويستضيئوا بنوره، فبذلك تستقيم أمورهم الدينية والدنيوية.
Müminlerin üzerine düşen, Kur’an’ı önder edinmeleri, bilgisiyle yetişmeleri, ahlakıyla ahlaklanmaları ve onun ışığıyla aydınlanmalarıdır. Böylece Kur'an ile dinî ve dünyevi işleri dosdoğru olur.

• نسخ الأحكام واقع في القرآن زمن الوحي لحكمة، وهي مراعاة المصالح والحوادث، وتبدل الأحوال البشرية.
Vahyin indiği dönemde, Kur’an’ın bazı hükümlerinin kaldırılması hikmet gereği gerçekleşmiştir. Bu hikmet maslahatların/faydaların, yaşanan olaylar ve insani koşulların değişmesinin gözetilmesidir.

 
Firo maanaaji Aaya: (101) Simoore: Simoore ñaaki
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude