Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (15) Simoore: Simoore ñaaki
وَأَلۡقَىٰ فِي ٱلۡأَرۡضِ رَوَٰسِيَ أَن تَمِيدَ بِكُمۡ وَأَنۡهَٰرٗا وَسُبُلٗا لَّعَلَّكُمۡ تَهۡتَدُونَ
Yeryüzü hareket edip kaymasın diye onu sabit kılması için üzerine dağlar kondurdu. İçmenizi, hayvanlarınızı ve ekinlerinizi sulamanız için üzerine nehirler akıttı. Kaybolmadan yürümeniz ve arzu ettiğiniz yere ulaşmanız için de yollar yarattı.
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• في الآيات من أصناف نعم الله على العباد شيء عظيم، مجمل ومفصل، يدعو الله به العباد إلى القيام بشكره وذكره ودعائه.
Ayetlerde Allah’ın kullarına bahşettiği nimetlerin türleri zikredilmiştir ki bunlar çok büyük şeylerdir. Genel ve ayrıntılı olarak zikredilmiştir. Allah, kullarını bu nimetlere karşılık kendisine şükretmeye, zikretmeye ve dua etmeye/ibadete çağırmaktadır.

• طبيعة الإنسان الظلم والتجرُّؤ على المعاصي والتقصير في حقوق ربه، كَفَّار لنعم الله، لا يشكرها ولا يعترف بها إلا من هداه الله.
İnsan tabiatı gereği haksızlık ve günah işlemeye çok cesaretli, Rabbinin haklarını yerine getirmede ise çok gevşektir. Allah’ın nimetlerine nankörlük ederek şükretmez. Sadece Yüce Allah’ın hidayet ettiği kimseler bu nimetleri tanıyıp, bilirler.

• مساواة المُضِلِّ للضال في جريمة الضلال؛ إذ لولا إضلاله إياه لاهتدى بنظره أو بسؤال الناصحين.
Dalalet hakkında , sapan da, saptıran da eşittir. Çünkü o, bir kimseyi saptırmamış olsaydı, o kimse düşünerek veya nasihat edenlere sorarak doğru yolu bulurdu.

• أَخْذ الله للمجرمين فجأة أشد نكاية؛ لما يصحبه من الرعب الشديد، بخلاف الشيء الوارد تدريجيًّا.
Yüce Allah, günahkâr kimselere çok şiddetli olarak aniden azap indirir. Bu şekilde son derece korku içinde olurlar. İnsanlara yavaş yavaş gelen azap ise böyle değildir.

 
Firo maanaaji Aaya: (15) Simoore: Simoore ñaaki
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude