Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (204) Simoore: Simoore nagge
وَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يُعۡجِبُكَ قَوۡلُهُۥ فِي ٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَا وَيُشۡهِدُ ٱللَّهَ عَلَىٰ مَا فِي قَلۡبِهِۦ وَهُوَ أَلَدُّ ٱلۡخِصَامِ
Ey Peygamber! İnsanlardan münafık olanın bu dünyadaki sözü hoşuna gider. Onun hoş sözlü olduğunu görür, onun doğru sözlü ve ihlaslı olduğunu zannedersin. Oysa onun gerçek amacı kendi canını ve malını korumaktır. Yalancı biri olduğu halde kalbindeki iman ve iyiliğe Allah'ı şahit tutar. O, aslında Müslümanlara karşı büyük bir husumet ve düşmanlık beslemektedir.
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• التقوى حقيقة لا تكون بكثرة الأعمال فقط، وإنما بمتابعة هدي الشريعة والالتزام بها.
Gerçek takva, amellerin çokluğuyla değil, ancak şeriatın doğru yoluna uyarak ve iltizam ederek olur.

• الحكم على الناس لا يكون بمجرد أشكالهم وأقوالهم، بل بحقيقة أفعالهم الدالة على ما أخفته صدورهم.
İnsanlar hakkında sadece onların şekillerine ve sözlerine dayanarak hüküm verilmez. Bilakis kalplerinde gizlediklerine delalet eden yaptıklarının gerçekliğine göre hüküm verilir.

• الإفساد في الأرض بكل صوره من صفات المتكبرين التي تلازمهم، والله تعالى لا يحب الفساد وأهله.
Yeryüzünde bütün çeşitleriyle bozgunculuk yapmak sürekli kibir sahibi olan insanların sıfatlarındandır. Allah Teâlâ bozgunculuğu ve bozgunculuk yapanları sevmez.

• لا يكون المرء مسلمًا حقيقة لله تعالى حتى يُسَلِّم لهذا الدين كله، ويقبله ظاهرًا وباطنًا.
Bir kimse, bu dinin tümüne teslim olana kadar, onu bedeni ve kalbiyle kabul edene kadar Allah Teâlâ için gerçek Müslüman olmaz.

 
Firo maanaaji Aaya: (204) Simoore: Simoore nagge
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude