Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (42) Simoore: Simoore korndolli
فَلَمَّا جَآءَتۡ قِيلَ أَهَٰكَذَا عَرۡشُكِۖ قَالَتۡ كَأَنَّهُۥ هُوَۚ وَأُوتِينَا ٱلۡعِلۡمَ مِن قَبۡلِهَا وَكُنَّا مُسۡلِمِينَ
Sebe kraliçesi Süleyman'a geldiği zaman imtihan olması için kendisine şöyle denildi: "Bu senin tahtın gibi mi?" O da kendisine sorulan sorunun aynısıyla cevap verdi: "Sanki bu odur!" Bunun üzerine Süleyman -aleyhisselam- şöyle dedi: "Allah Teâlâ daha önce bunun gibi işlerde kudreti hakkında bize ilim vermişti. Biz de Allah'ın emrine boyun eğmiştik ve O'na itaat etmiştik."
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• عزة الإيمان تحصّن المؤمن من التأثر بحطام الدنيا.
İmanın izzeti, Mümin kimseyi değersiz ve geçici dünyalık şeylerden etkilenmekten korur.

• الفرح بالماديات والركون إليها صفة من صفات الكفار.
Maddi olan şeyleri sevmek ve ona güvenmek kâfirlerin özelliklerindendir.

• يقظة شعور المؤمن تجاه نعم الله.
Yüce Allah'ın nimetlerine karşı Mümin kimsenin hisleri sürekli açık olmalıdır.

• اختبار ذكاء الخصم بغية التعامل معه بما يناسبه.
Düşmana karşı uygun davranışta bulunmak için onun zekâ seviyesi sınanabilir.

• إبراز التفوق على الخصم للتأثير فيه.
Düşmanları etkilemek için onlara karşı sahip olunan üstün taraflar gösterilmelidir.

 
Firo maanaaji Aaya: (42) Simoore: Simoore korndolli
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude