Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Aaya: (6) Simoore: Simoore al-tagaabun
ذَٰلِكَ بِأَنَّهُۥ كَانَت تَّأۡتِيهِمۡ رُسُلُهُم بِٱلۡبَيِّنَٰتِ فَقَالُوٓاْ أَبَشَرٞ يَهۡدُونَنَا فَكَفَرُواْ وَتَوَلَّواْۖ وَّٱسۡتَغۡنَى ٱللَّهُۚ وَٱللَّهُ غَنِيٌّ حَمِيدٞ
Onlara isabet eden bu azap, Allah katından resulleri onlara apaçık delilleri ve ayan beyan kanıtları getirdiklerinde resullerin insanlardan gelmesini inkâr ederek şöyle demeleri sebebiyledir: "Bize insanlar mı yol gösterecek? Bizi bir beşer mi hakka iletecek?" Böylece onlar küfre sapıp, iman etmekten yüz çevirdiler. Bu yaptıkları ile Yüce Allah'a hiçbir zarar veremediler. Allah, onların imanlarına ve ibadetlerine muhtaç değildir. Çünkü onların taatleri Allah'a hiçbir şey vermez. Allah Teâlâ; zengindir, kullarına muhtaç değildir. Sözlerinde ve fiilerinde çokça övülen, hamde layık olandır.
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• من قضاء الله انقسام الناس إلى أشقياء وسعداء.
İnsanların, bedbaht olanlar ve mutlu olanlar olarak kısımlara ayrılması Yüce Allah'ın bir hükmüdür.

• من الوسائل المعينة على العمل الصالح تذكر خسارة الناس يوم القيامة.
İnsanların kıyamet günü uğrayacakları hüsranlarını hatırlamak, salih amelleri işlemek için yardımcı olan manevi vesilelerindendir.

 
Firo maanaaji Aaya: (6) Simoore: Simoore al-tagaabun
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Firo turkiiwo raɓɓaɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo. - Tippudi firooji ɗii

Firo turkiiwo raɓɓiɗiniingo e facciro al-quraan tedduɗo oo, ummiriingo to hentorde facciro nde jaŋdeeli alquraan-yankooji

Uddude