क़ुरआन के अर्थों का अनुवाद - अल-मुख़तसर फ़ी तफ़सीर अल-क़ुरआन अल-करीम का तुर्की अनुवाद * - अनुवादों की सूची


अर्थों का अनुवाद सूरा: सूरा अल्-बुरूज   आयत:

Sûretu'l-Burûc

सूरा के उद्देश्य:
بيان قوة الله وإحاطته الشاملة، ونصرته لأوليائه، والبطش بأعدائه.
Allah'ın gücü, bu gücün her şeyi kapsayıp kuşatması, veli kullarına olan yardımı ve düşmanlarını perişan etmesi beyan edilmiştir.

وَٱلسَّمَآءِ ذَاتِ ٱلۡبُرُوجِ
Allah Teâlâ, Güneş’in, Ay’ın ve diğer yıldızların yörüngelerini barındıran gökyüzüne yemin etmiştir.
अरबी तफ़सीरें:
وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡمَوۡعُودِ
Yüce Allah içinde bütün varlıkları toplayacağını vadettiği kıyamet gününe yemin etmiştir.
अरबी तफ़सीरें:
وَشَاهِدٖ وَمَشۡهُودٖ
Ümmeti hakkında şahitlik eden peygamber gibi bütün şahitlere ve haklarında peygamberinin şahitlik ettiği ümmetler gibi bütün şahitlik edilenlere yemin etmiştir.
अरबी तफ़सीरें:
قُتِلَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡأُخۡدُودِ
Toprağa büyük bir çukur kazan o kimselere lanet olsun.
अरबी तफ़सीरें:
ٱلنَّارِ ذَاتِ ٱلۡوَقُودِ
Onlar hendeklerin içinde ateş yakıp, Müminleri canlı canlı ateşe attılar.
अरबी तफ़सीरें:
إِذۡ هُمۡ عَلَيۡهَا قُعُودٞ
Onlar ateşle dolu o çukurun kenarında oturmuşlardı.
अरबी तफ़सीरें:
وَهُمۡ عَلَىٰ مَا يَفۡعَلُونَ بِٱلۡمُؤۡمِنِينَ شُهُودٞ
Orada hazır bulunarak, Müminlere yapılan işkence ve kötü muameleyi seyretmekte idiler.
अरबी तफ़सीरें:
وَمَا نَقَمُواْ مِنۡهُمۡ إِلَّآ أَن يُؤۡمِنُواْ بِٱللَّهِ ٱلۡعَزِيزِ ٱلۡحَمِيدِ
O kâfirler, Müminleri hiç kimsenin kendisine galip gelemeyeceği Aziz/mutlak galip olan, her konuda övülen Allah'a iman etmeleri dışında başka bir şeyden dolayı kınamadılar.
अरबी तफ़सीरें:
ٱلَّذِي لَهُۥ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ شَهِيدٌ
Göklerin ve yeryüzünün mülkü bir tek O'na aittir. O her şeyden haberdardır. Kullarının yaptıklarından hiçbir şey O'na gizli kalmaz.
अरबी तफ़सीरें:
إِنَّ ٱلَّذِينَ فَتَنُواْ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ وَٱلۡمُؤۡمِنَٰتِ ثُمَّ لَمۡ يَتُوبُواْ فَلَهُمۡ عَذَابُ جَهَنَّمَ وَلَهُمۡ عَذَابُ ٱلۡحَرِيقِ
Mümin erkek ve kadınlara; onları bir olan Allah’a iman etmekten döndürmek için ateşle işkence edip, sonra da günahlarından Allah’a tövbe etmeyenler için kıyamet günü cehennem azabı vardır. Müminleri ateşte yakmalarının bir karşılığı olarak onları yakacak olan ateşin azabı vardır.
अरबी तफ़सीरें:
إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ لَهُمۡ جَنَّٰتٞ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُۚ ذَٰلِكَ ٱلۡفَوۡزُ ٱلۡكَبِيرُ
Allah’a iman eden ve salih amel işleyenler için saraylarının ve ağaçlarının altından ırmaklar akan cennetler vardır. Onlara hazırlanmış olan bu karşılık başka hiçbir başarının yaklaşamadığı en büyük başarıdır.
अरबी तफ़सीरें:
إِنَّ بَطۡشَ رَبِّكَ لَشَدِيدٌ
-Ey Peygamber!- Bazen zalime belli bir mühlet veriyor olsa da, şüphesiz Rabbinin onu tutup, yakalaması çok kuvvetlidir.
अरबी तफ़सीरें:
إِنَّهُۥ هُوَ يُبۡدِئُ وَيُعِيدُ
Şüphesiz ilk olarak O, yaratmaya ve azap etmeye başlamıştır. Bu ikisini (yaratmayı ve azabı) tekrar O döndürecektir.
अरबी तफ़सीरें:
وَهُوَ ٱلۡغَفُورُ ٱلۡوَدُودُ
Elbette O, kullarından tövbe edenlerin günahlarını bağışlar ve takva sahibi veli kullarını sever.
अरबी तफ़सीरें:
ذُو ٱلۡعَرۡشِ ٱلۡمَجِيدُ
Yüce arşın sahibidir.
अरबी तफ़सीरें:
فَعَّالٞ لِّمَا يُرِيدُ
Günahlarını affetmek istediğini affederek ve cezalandırmak istediğini de cezalandırarak dilediğini yapandır. Bütün noksanlıklardan münezzeh olan Allah'a zorla bir şey yaptıracak hiç kimse yoktur.
अरबी तफ़सीरें:
هَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ ٱلۡجُنُودِ
-Ey Peygamber!- Hakla savaşmak ve ona engel olmak için silahlanan o askerlerin haberi sana geldi mi?
अरबी तफ़सीरें:
فِرۡعَوۡنَ وَثَمُودَ
Firavun ve Salih -aleyhisselam-'ın ashabı Semûd'un askerleri.
अरबी तफ़सीरें:
بَلِ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فِي تَكۡذِيبٖ
Yalanlayan ümmetlerin haberlerinin kendilerine ulaşmaması ve helak olmaları onların iman etmemesine mani değildir. Bilakis onlar, hevâlarına ittiba ederek peygamberlerinin onlara getirdiklerini yalanlıyorlar.
अरबी तफ़सीरें:
وَٱللَّهُ مِن وَرَآئِهِم مُّحِيطُۢ
Oysa Allah, onların sayılı amellerini çok iyi bilmektedir. Yapmakta oldukları hiçbir şeyi kaçırmaz. Onlara bu amellerinin karşılığını verecektir.
अरबी तफ़सीरें:
بَلۡ هُوَ قُرۡءَانٞ مَّجِيدٞ
Kur'an, o yalanlayanların söylediği gibi bir şiir veya kafiyeli sözler değildir. Bilakis o, çok değerli olan Kur'an'dır.
अरबी तफ़सीरें:
فِي لَوۡحٖ مَّحۡفُوظِۭ
Değiştirilmekten ve tahrif edilmekten, eksiltilmekten ve arttırılmaktan muhafaza edilen bir levhadadır.
अरबी तफ़सीरें:
इस पृष्ठ की आयतों से प्राप्त कुछ बिंदु:
• يكون ابتلاء المؤمن على قدر إيمانه.
Müminlerin imtihanı imanlarının ölçüsüne göre olur.

• إيثار سلامة الإيمان على سلامة الأبدان من علامات النجاة يوم القيامة.
İmanın selametini bedenin selametine tercih etmek, kıyamet günü kurtuluşun alametlerindendir.

• التوبة بشروطها تهدم ما قبلها.
Şartlarına uygun olarak yapılan tövbe, kendinden önceki her şeyi yok eder.

 
अर्थों का अनुवाद सूरा: सूरा अल्-बुरूज
सूरों की सूची पृष्ठ संख्या
 
क़ुरआन के अर्थों का अनुवाद - अल-मुख़तसर फ़ी तफ़सीर अल-क़ुरआन अल-करीम का तुर्की अनुवाद - अनुवादों की सूची

अल-मुख़तसर फ़ी तफ़सीर अल-क़ुरआन अल-करीम का तुर्की अनुवाद। मरकज़ तफ़सीर लिद-दिरासात अल-इस्लामिय्यह की ओर से निर्गत।

बंद करें