Check out the new design

د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر في تفسیر القرآن الکریم ترکي ژباړه * - د ژباړو فهرست (لړلیک)


د معناګانو ژباړه سورت: نور   آیت:
إِنَّ ٱلَّذِينَ جَآءُو بِٱلۡإِفۡكِ عُصۡبَةٞ مِّنكُمۡۚ لَا تَحۡسَبُوهُ شَرّٗا لَّكُمۖ بَلۡ هُوَ خَيۡرٞ لَّكُمۡۚ لِكُلِّ ٱمۡرِيٕٖ مِّنۡهُم مَّا ٱكۡتَسَبَ مِنَ ٱلۡإِثۡمِۚ وَٱلَّذِي تَوَلَّىٰ كِبۡرَهُۥ مِنۡهُمۡ لَهُۥ عَذَابٌ عَظِيمٞ
Ey Müminler! (Müminlerin annesi Aişe -radıyallahu anhâ-'ya zina ettiği iddiasında bulunarak iftira atanlar) kendilerini, size nispet eden bir topluluktur. Sizler sakın onların attıkları bu iftirayı sizin için şer sanmayın. Aksine bu; içerisinde var olan sevap, Müminler için bir arınma ve Müminlerin annesini temize çıkardığı için hayırdır. O'nun hakkında zina etti iftirasını atmaya iştirak eden her bir kimseye iftira atarak konuştukları için işledikleri günahın cezası vardır. Bu cezanın en büyüğünü, iftirayı ilk olarak ortaya atan kimse yüklenecektir ve onun için elem verici bir azap vardır. Burada zina iftirasını ilk olarak ortaya atan kimse ile kastedilen münafıkların başı Abdullah b. Ubey b. Selûl'dür.
عربي تفسیرونه:
لَّوۡلَآ إِذۡ سَمِعۡتُمُوهُ ظَنَّ ٱلۡمُؤۡمِنُونَ وَٱلۡمُؤۡمِنَٰتُ بِأَنفُسِهِمۡ خَيۡرٗا وَقَالُواْ هَٰذَآ إِفۡكٞ مُّبِينٞ
Mümin erkek ve Mümin kadınların bu büyük iftirayı işittiklerinde Mümin kardeşlerinin iftirada bulunulan kimse hakkında güzel zanda bulunup; "Bu apaçık bir yalandır." demeleri gerekmez miydi?
عربي تفسیرونه:
لَّوۡلَا جَآءُو عَلَيۡهِ بِأَرۡبَعَةِ شُهَدَآءَۚ فَإِذۡ لَمۡ يَأۡتُواْ بِٱلشُّهَدَآءِ فَأُوْلَٰٓئِكَ عِندَ ٱللَّهِ هُمُ ٱلۡكَٰذِبُونَ
Müminlerin annesi Aişe -radıyallahu anhâ-'ya bu büyük iftirayı atanların ona nispet ettikleri bu iddianın doğruluğuna dair şahitlik eden dört şahit getirmeleri gerekmez miydi? Eğer onlar, bu iddialarına dair dört şahit getiremezlerse -ki onlar bu şahitleri ebediyen getiremezler- işte o zaman, Allah'ın hükmüne göre yalancı olanlar onlardır.
عربي تفسیرونه:
وَلَوۡلَا فَضۡلُ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ وَرَحۡمَتُهُۥ فِي ٱلدُّنۡيَا وَٱلۡأٓخِرَةِ لَمَسَّكُمۡ فِي مَآ أَفَضۡتُمۡ فِيهِ عَذَابٌ عَظِيمٌ
Ey Müminler! Eğer Allah'ın sizin üzerinizdeki lütfu ve sizi cezalandırmakta acele etmemesi sebebi ile rahmeti olmasaydı ve sizden, tövbe edenlerin tövbesini kabul etmemiş olsaydı; Müminlerin annesine atmış olduğunuz yalan ve iftira sebebi ile size büyük bir azap isabet ederdi.
عربي تفسیرونه:
إِذۡ تَلَقَّوۡنَهُۥ بِأَلۡسِنَتِكُمۡ وَتَقُولُونَ بِأَفۡوَاهِكُم مَّا لَيۡسَ لَكُم بِهِۦ عِلۡمٞ وَتَحۡسَبُونَهُۥ هَيِّنٗا وَهُوَ عِندَ ٱللَّهِ عَظِيمٞ
Asılsız olmasına ve bu hususta herhangi bir bilginiz olmamasına rağmen sizler bu iftirayı birbirinize aktarıyor, ağızlarınızda bunu dolaştırıyor ve bunun önemsiz bir şey olduğunu sanıyordunuz. Hâlbuki bu, yalan ve iftira olması sebebi ile Allah katında büyük bir şeydir.
عربي تفسیرونه:
وَلَوۡلَآ إِذۡ سَمِعۡتُمُوهُ قُلۡتُم مَّا يَكُونُ لَنَآ أَن نَّتَكَلَّمَ بِهَٰذَا سُبۡحَٰنَكَ هَٰذَا بُهۡتَٰنٌ عَظِيمٞ
Bu iftirayı işittiğinizde: "Ey Rabbimiz! Seni tenzih ederiz." diyerek, "Bu çirkin iş hakkında konuşmak doğru olmaz." demeniz gerekmez miydi? Müminlerin annesi hakkında ortaya attıkları bu şey, gerçekten büyük bir iftira ve büyük bir yalandır.
عربي تفسیرونه:
يَعِظُكُمُ ٱللَّهُ أَن تَعُودُواْ لِمِثۡلِهِۦٓ أَبَدًا إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Eğer Allah'a iman ediyorsanız, sizin temiz olan bir kimseye zina iftirasında bulunmak gibi bir günaha tekrar geri dönmemeniz için Yüce Allah size hatırlatıp öğüt veriyor.
عربي تفسیرونه:
وَيُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمُ ٱلۡأٓيَٰتِۚ وَٱللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ
Allah, hükümleri ve ibret içeren ayetleri size açıklıyor. Allah; sizin fiillerinizi hakkıyla bilendir. O hususta hiçbir şey O'na gizli kalmaz. Yapmış olduklarınızın karşılığını size verecektir. O, idare etmesinde ve dininde çok hikmet sahibidir.
عربي تفسیرونه:
إِنَّ ٱلَّذِينَ يُحِبُّونَ أَن تَشِيعَ ٱلۡفَٰحِشَةُ فِي ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمٞ فِي ٱلدُّنۡيَا وَٱلۡأٓخِرَةِۚ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ وَأَنتُمۡ لَا تَعۡلَمُونَ
İçerisinde zina iftirasında bulunmanın da yer aldığı kötülüklerin, Müminlerin arasında yayılmasını isteyen kimseler için dünyada, iftiracıya uygulanan had cezası ile ahirette ise cehennem ateşi ile elem verici bir azap vardır. Onların (o iftiracıların) yalanlarını, kullarının işinin sonunun nereye varacağını ve kullarının faydasına olan şeyleri Allah bilir, siz bilmezsiniz.
عربي تفسیرونه:
وَلَوۡلَا فَضۡلُ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ وَرَحۡمَتُهُۥ وَأَنَّ ٱللَّهَ رَءُوفٞ رَّحِيمٞ
Ey iftira atma olayına karışanlar! Eğer Allah'ın sizin üzerinize olan lütfu olmasaydı ve size karşı çok şefkatli merhameti olmasaydı, üzerinize cezayı hemen gönderirdi.
عربي تفسیرونه:
په دې مخ کې د ایتونو د فایدو څخه:
• تركيز المنافقين على هدم مراكز الثقة في المجتمع المسلم بإشاعة الاتهامات الباطلة.
Münafıkların, batıl ithamlarını yayarak Müslüman toplumun güven merkezlerini yıkmaya yoğunlaşmaları beyan edilmiştir.

• المنافقون قد يستدرجون بعض المؤمنين لمشاركتهم في أعمالهم.
Münafıklar, bazı amellerinde Müslümanlara katılmak suretiyle onları kandırabilirler.

• تكريم أم المؤمنين عائشة رضي الله عنها بتبرئتها من فوق سبع سماوات.
Müminlerin annesi Aişe -radıyallahu anhâ-'ya değer verilmiş ve onun temiz olduğu yedi sema üzerinden bildirilmiştir.

• ضرورة التثبت تجاه الشائعات.
Söylenti ve yaygaraların doğruluğunun tespit edilmesinin zorunluluğu beyan edilmiştir.

 
د معناګانو ژباړه سورت: نور
د سورتونو فهرست (لړلیک) د مخ نمبر
 
د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر في تفسیر القرآن الکریم ترکي ژباړه - د ژباړو فهرست (لړلیک)

د مرکز تفسیر للدراسات القرآنیة لخوا خپور شوی.

بندول