د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - ترکي ژباړه - شعبان بریتش * - د ژباړو فهرست (لړلیک)

XML CSV Excel API
Please review the Terms and Policies

د معناګانو ژباړه سورت: المرسلات   آیت:

Sûretu'l-Mürselât

وَٱلۡمُرۡسَلَٰتِ عُرۡفٗا
Yemin olsun, birbiri ardınca gönderilenlere;
عربي تفسیرونه:
فَٱلۡعَٰصِفَٰتِ عَصۡفٗا
Şiddetle esip savrulanlara;
عربي تفسیرونه:
وَٱلنَّٰشِرَٰتِ نَشۡرٗا
Yaydıkça yayanlara;
عربي تفسیرونه:
فَٱلۡفَٰرِقَٰتِ فَرۡقٗا
Ayırdıkça ayıranlara;
عربي تفسیرونه:
فَٱلۡمُلۡقِيَٰتِ ذِكۡرًا
Zikri ulaştıranlara;
عربي تفسیرونه:
عُذۡرًا أَوۡ نُذۡرًا
Özür veya korkutmak için,
عربي تفسیرونه:
إِنَّمَا تُوعَدُونَ لَوَٰقِعٞ
Size vadedilen elbette gerçekleşecektir.
عربي تفسیرونه:
فَإِذَا ٱلنُّجُومُ طُمِسَتۡ
Yıldızların ışığı söndüğü zaman;
عربي تفسیرونه:
وَإِذَا ٱلسَّمَآءُ فُرِجَتۡ
Gök yarıldığı;
عربي تفسیرونه:
وَإِذَا ٱلۡجِبَالُ نُسِفَتۡ
Dağlar un ufak savrulduğu zaman;
عربي تفسیرونه:
وَإِذَا ٱلرُّسُلُ أُقِّتَتۡ
Rasûller toplandığı zaman;
عربي تفسیرونه:
لِأَيِّ يَوۡمٍ أُجِّلَتۡ
Bu hangi güne ertelenmiş?
عربي تفسیرونه:
لِيَوۡمِ ٱلۡفَصۡلِ
Ayırma gününe.
عربي تفسیرونه:
وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا يَوۡمُ ٱلۡفَصۡلِ
Hüküm gününün ne olduğunu ne bilirsin?
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
أَلَمۡ نُهۡلِكِ ٱلۡأَوَّلِينَ
Evvelkileri helak etmedik mi?
عربي تفسیرونه:
ثُمَّ نُتۡبِعُهُمُ ٱلۡأٓخِرِينَ
Sonra arkadakileri de onların ardına takacağız.
عربي تفسیرونه:
كَذَٰلِكَ نَفۡعَلُ بِٱلۡمُجۡرِمِينَ
İşte suçlulara böyle yaparız!
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
أَلَمۡ نَخۡلُقكُّم مِّن مَّآءٖ مَّهِينٖ
Sizi basit bir sudan yaratmadık mı?
عربي تفسیرونه:
فَجَعَلۡنَٰهُ فِي قَرَارٖ مَّكِينٍ
Ve suyu sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
عربي تفسیرونه:
إِلَىٰ قَدَرٖ مَّعۡلُومٖ
Belli bir süreye kadar
عربي تفسیرونه:
فَقَدَرۡنَا فَنِعۡمَ ٱلۡقَٰدِرُونَ
Buna gücümüz yetti. Ne güzel güç yetirenleriz
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
أَلَمۡ نَجۡعَلِ ٱلۡأَرۡضَ كِفَاتًا
Yeryüzünü toplanma yeri kılmadık mı?
عربي تفسیرونه:
أَحۡيَآءٗ وَأَمۡوَٰتٗا
Dirilere ve ölülere.
عربي تفسیرونه:
وَجَعَلۡنَا فِيهَا رَوَٰسِيَ شَٰمِخَٰتٖ وَأَسۡقَيۡنَٰكُم مَّآءٗ فُرَاتٗا
Orada yüksek dağlar yaratıp size tatlı su içirmedik mi?
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
ٱنطَلِقُوٓاْ إِلَىٰ مَا كُنتُم بِهِۦ تُكَذِّبُونَ
Haydi yalanladığınıza yürüyün.
عربي تفسیرونه:
ٱنطَلِقُوٓاْ إِلَىٰ ظِلّٖ ذِي ثَلَٰثِ شُعَبٖ
Yürüyün üç kollu (ateşin) gölgesine!
عربي تفسیرونه:
لَّا ظَلِيلٖ وَلَا يُغۡنِي مِنَ ٱللَّهَبِ
Gölgelendirmez, alevden de korumaz.
عربي تفسیرونه:
إِنَّهَا تَرۡمِي بِشَرَرٖ كَٱلۡقَصۡرِ
O, köşk gibi kocaman kıvılcım saçar.
عربي تفسیرونه:
كَأَنَّهُۥ جِمَٰلَتٞ صُفۡرٞ
Her bir kıvılcım, sanki birer sarı deve gibidir.
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
هَٰذَا يَوۡمُ لَا يَنطِقُونَ
Bu, onların konuşamayacakları bir gündür
عربي تفسیرونه:
وَلَا يُؤۡذَنُ لَهُمۡ فَيَعۡتَذِرُونَ
Özür dilemeleri için onlara izin verilmez
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
هَٰذَا يَوۡمُ ٱلۡفَصۡلِۖ جَمَعۡنَٰكُمۡ وَٱلۡأَوَّلِينَ
Bu, ayırma günüdür Sizi ve evvelkileri bir araya toplarız
عربي تفسیرونه:
فَإِن كَانَ لَكُمۡ كَيۡدٞ فَكِيدُونِ
Eğer bana karşı bir tuzağınız varsa, onu hemen kurun!
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
إِنَّ ٱلۡمُتَّقِينَ فِي ظِلَٰلٖ وَعُيُونٖ
Allah’tan sakınanlar ise gölgeler içinde ve pınar başlarındadır.
عربي تفسیرونه:
وَفَوَٰكِهَ مِمَّا يَشۡتَهُونَ
Arzu ettikleri meyveler…
عربي تفسیرونه:
كُلُواْ وَٱشۡرَبُواْ هَنِيٓـَٔۢا بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ
Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yiyin, için!
عربي تفسیرونه:
إِنَّا كَذَٰلِكَ نَجۡزِي ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Biz, iyilik yapanları işte böyle ödüllendiririz.
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Yalanlayanların o gün vay haline!
عربي تفسیرونه:
كُلُواْ وَتَمَتَّعُواْ قَلِيلًا إِنَّكُم مُّجۡرِمُونَ
Yiyin ve azıcık faydalanın, nasılsa siz suçlusunuz!
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱرۡكَعُواْ لَا يَرۡكَعُونَ
Onlara, “Rükû edin!” denildiği zaman, rükû etmezlerdi.
عربي تفسیرونه:
وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün, yalanlayanların!
عربي تفسیرونه:
فَبِأَيِّ حَدِيثِۭ بَعۡدَهُۥ يُؤۡمِنُونَ
Onlar artık bundan (Kur'an'dan) sonra hangi söze iman edecekler?
عربي تفسیرونه:
 
د معناګانو ژباړه سورت: المرسلات
د سورتونو فهرست (لړلیک) د مخ نمبر
 
د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - ترکي ژباړه - شعبان بریتش - د ژباړو فهرست (لړلیک)

ترکي ژبې ته د قرآن کریم د معناګانو ژباړه، ژباړوونکی: شعبان بریتش. سموالی ئې د رواد الترجمې مرکز تر څارنې لاندی شوی، او د نظر څرګندولو او ارزونې او دوامداره پرمختګ لپاره ئې د اصلي ژباړې کتل خلاص دي.

بندول