Check out the new design

Salin ng mga Kahulugan ng Marangal na Qur'an - Salin sa Wikang Turko ng Al-Mukhtasar fī Tafsīr Al-Qur’an Al-Karīm * - Indise ng mga Salin


Salin ng mga Kahulugan Surah: Az-Zumar   Ayah:
إِنَّآ أَنزَلۡنَا عَلَيۡكَ ٱلۡكِتَٰبَ لِلنَّاسِ بِٱلۡحَقِّۖ فَمَنِ ٱهۡتَدَىٰ فَلِنَفۡسِهِۦۖ وَمَن ضَلَّ فَإِنَّمَا يَضِلُّ عَلَيۡهَاۖ وَمَآ أَنتَ عَلَيۡهِم بِوَكِيلٍ
-Ey Resul!- İnsanları hak ile uyarman için sana Kur'an'ı indirdik. Kim doğru yolu şeçerse kendi faydasınadır. O kimsenin hidayet üzere olmasının Allah'a sağladığı bir fayda yoktur. Çünkü O, bundan müstağnidir. Kim de saparsa zararı kendi nefsinedir. O kimsenin sapıklığı Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya zarar veremez. Sen onları hidayete zorlamak için görevlendirilmedin. Senin vazifen tebliğ etmekle emrolunduğun şeyi onlara ulaştırmandır.
Ang mga Tafsir na Arabe:
ٱللَّهُ يَتَوَفَّى ٱلۡأَنفُسَ حِينَ مَوۡتِهَا وَٱلَّتِي لَمۡ تَمُتۡ فِي مَنَامِهَاۖ فَيُمۡسِكُ ٱلَّتِي قَضَىٰ عَلَيۡهَا ٱلۡمَوۡتَ وَيُرۡسِلُ ٱلۡأُخۡرَىٰٓ إِلَىٰٓ أَجَلٖ مُّسَمًّىۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٖ لِّقَوۡمٖ يَتَفَكَّرُونَ
Yüce Allah, ecelleri son bulduğu vakit ruhları kabzeder. Ecelleri son bulmayan ruhları da uykularında kabzeder. Ölümüne hükmettiklerini tutar, ölümüne hükmetmediklerini ise ilmi doğrultusunda belirli bir vakte kadar bırakır. Şüphesiz ki ruhların kabzedilip bırakılmasında ve öldürülüp diriltilmesinde düşünen toplumlar için ibretler vardır. Öyle ki, bunları yapan öldükten sonra hesap ve karşılıklarını vermek için insanları yeniden diriltmeye de kadirdir.
Ang mga Tafsir na Arabe:
أَمِ ٱتَّخَذُواْ مِن دُونِ ٱللَّهِ شُفَعَآءَۚ قُلۡ أَوَلَوۡ كَانُواْ لَا يَمۡلِكُونَ شَيۡـٔٗا وَلَا يَعۡقِلُونَ
Muhakkak ki müşrikler, Allah Teâlâ'yı bırakıp putlarını kendilerine fayda sağlayacağını umdukları şefaatçiler edindiler. -Ey Resul!- Onlara de ki: "Kendileri ve sizin için hiçbir şeye malik olmasalar da mı onları şefaatçi edineceksiniz? Onlar (putlar) konuşamayan, duymayan, görmeyen, fayda ve zarar veremeyen cansız varlıklardır. Bundan dolayı akıl edemezler."
Ang mga Tafsir na Arabe:
قُل لِّلَّهِ ٱلشَّفَٰعَةُ جَمِيعٗاۖ لَّهُۥ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۖ ثُمَّ إِلَيۡهِ تُرۡجَعُونَ
-Ey Resul!- O müşriklere de ki: Şefaat tamamıyla Yüce Allah'a aittir. O'nun katında izni olmadan hiç kimse şefaat edemez ve razı oldukları haricinde kimseye şefaat edilmez. Göklerin ve yerin mülkü yalnız O'na aittir. Kıyamet günü hesap ve karşılık için O'na döndürüleceksiniz. Amellerinize karşılık size mükâfatınızı verecektir.
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَإِذَا ذُكِرَ ٱللَّهُ وَحۡدَهُ ٱشۡمَأَزَّتۡ قُلُوبُ ٱلَّذِينَ لَا يُؤۡمِنُونَ بِٱلۡأٓخِرَةِۖ وَإِذَا ذُكِرَ ٱلَّذِينَ مِن دُونِهِۦٓ إِذَا هُمۡ يَسۡتَبۡشِرُونَ
Allah Teâlâ tek olarak anıldığında, ahirete iman etmeyen müşriklerin kalbi yeniden dirilme, hesap ve karşılık olmasından dolayı nefretle dolar. Allah'tan başka ibadet ettikleri putları zikredildiğinde ise mutlu ve neşeli olurlar.
Ang mga Tafsir na Arabe:
قُلِ ٱللَّهُمَّ فَاطِرَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ عَٰلِمَ ٱلۡغَيۡبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ أَنتَ تَحۡكُمُ بَيۡنَ عِبَادِكَ فِي مَا كَانُواْ فِيهِ يَخۡتَلِفُونَ
-Ey Resul- De ki: "Geçmiş bir benzeri olmadan gökleri ve yeri yaratan, gaybı da görünen alemi de bilen Allah'ım! Bunlardan hiçbir şey sana gizli kalmaz. Kıyamet günü kullarının dünyada kendi aralarında ihtilaf ettikleri hususlarda yalnızca Sen hükmedeceksin. Haklı ile haksız, mutlu ve behbaht olanlar birbirinden ayrılacaktır."
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَوۡ أَنَّ لِلَّذِينَ ظَلَمُواْ مَا فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا وَمِثۡلَهُۥ مَعَهُۥ لَٱفۡتَدَوۡاْ بِهِۦ مِن سُوٓءِ ٱلۡعَذَابِ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِۚ وَبَدَا لَهُم مِّنَ ٱللَّهِ مَا لَمۡ يَكُونُواْ يَحۡتَسِبُونَ
Yeryüzündeki bütün değerli eşyalar, mallar, diğer şeyler ve onların bir misli daha şirk ve günahlarla kendi nefislerine zulmedenlerin olsaydı; yeniden diriltildikten sonra şahit oldukları şiddetli azaptan kurtulmak için hepsini feda ederlerdi. Ancak bunlar onların değildir. Farzedelim ki ( bu mallar) onların olsaydı (ve fidye olarak vermek isteselerdi) onlardan kabul edilmezdi. Yüce Allah tarafından hiç hesap etmedikleri azap çeşitleri karşılarına çıkmıştır.
Ang mga Tafsir na Arabe:
Ilan sa mga Pakinabang ng mga Ayah sa Pahinang Ito:
• النوم والاستيقاظ درسان يوميان للتعريف بالموت والبعث.
Uyumak ve uykudan uyanmak, ölüm ve öldükten sonra yeniden dirilmenin anlaşılmasına işaret eden günlük iki derstir.

• إذا ذُكِر الله وحده عند الكفار أصابهم ضيق وهمّ؛ لأنهم يتذكرون ما أمر به وما نهى عنه وهم معرضون عن هذا كله.
Kâfirlerin yanında Yüce Allah'ın tek başına zikredilmesi, onlara sıkıntı ve keder verir. Çünkü onlar, Allah'ın emrettiği ve yasakladığı şeyleri hatırlar ve bunların hepsinden yüz çevirirler.

• يتمنى الكافر يوم القيامة افتداء نفسه بكل ما يملك مع بخله به في الدنيا، ولن يُقْبل منه.
Dünyada cimri olmasına rağmen kâfir kimse kıyamet günü sahip olduğu her şeyi kendisini (kurtarmak) için feda etmeyi temenni edecektir. Ancak bu ondan kabul edilmeyecektir.

 
Salin ng mga Kahulugan Surah: Az-Zumar
Indise ng mga Surah Numero ng Pahina
 
Salin ng mga Kahulugan ng Marangal na Qur'an - Salin sa Wikang Turko ng Al-Mukhtasar fī Tafsīr Al-Qur’an Al-Karīm - Indise ng mga Salin

Inilabas ng Markaz Tafsīr Lid-Dirāsāt Al-Qur’ānīyah (Sentro ng Tafsīr Para sa mga Pag-aaral Pang-Qur’an).

Isara