Check out the new design

《古兰经》译解 - 土耳其语翻译版古兰经简明注释。 * - 译解目录


含义的翻译 章: 福勒嘎里   段:
وَمَآ أَرۡسَلۡنَٰكَ إِلَّا مُبَشِّرٗا وَنَذِيرٗا
-Ey Resul!- "Biz seni Yüce Allah'a iman eden, salih amel işleyen ve itaat edenleri müjdeleyici, kâfirleri, isyan edenleri ve günah işleyenleri de uyarıcı olarak gönderdik."
阿拉伯语经注:
قُلۡ مَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍ إِلَّا مَن شَآءَ أَن يَتَّخِذَ إِلَىٰ رَبِّهِۦ سَبِيلٗا
-Ey Resul!- De ki: "Ben sizden risaleti tebliğ etmeye karşılık bir ücret istemiyorum. Ancak sizden dileyen kimse infak ederek Allah'ın rızasını kazanmaya doğru bir yol edinmek isterse öyle yapsın."
阿拉伯语经注:
وَتَوَكَّلۡ عَلَى ٱلۡحَيِّ ٱلَّذِي لَا يَمُوتُ وَسَبِّحۡ بِحَمۡدِهِۦۚ وَكَفَىٰ بِهِۦ بِذُنُوبِ عِبَادِهِۦ خَبِيرًا
-Ey Resul!- Tüm işlerinde sadece Hayy/hiç ölmeyen, daima diri olan Yüce Allah'a tevekkül et! O -Subhanehu ve Teâlâ-'yı överek ve hamt ederek tespih et! Kullarının günahlarından haberdar olarak O yeter. Onların günahlarından hiçbir şey O'na gizli kalmaz. İşlemiş oldukları günahların karşılığını göreceklerdir.
阿拉伯语经注:
ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَا فِي سِتَّةِ أَيَّامٖ ثُمَّ ٱسۡتَوَىٰ عَلَى ٱلۡعَرۡشِۖ ٱلرَّحۡمَٰنُ فَسۡـَٔلۡ بِهِۦ خَبِيرٗا
Gökleri, yeri ve aralarındakileri altı günde yaratan; sonra celâline yaraşır bir şekilde yükselip arşa istivâ eden Rahmân'dır. -Ey Resul!- Onu her şeyden haberi olan Allah'a sor! O her şeyi bilendir. Hiçbir şey O'na gizli kalmaz.
阿拉伯语经注:
وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱسۡجُدُواْۤ لِلرَّحۡمَٰنِ قَالُواْ وَمَا ٱلرَّحۡمَٰنُ أَنَسۡجُدُ لِمَا تَأۡمُرُنَا وَزَادَهُمۡ نُفُورٗا۩
Kâfirlere: "Rahman'a secde edin!" denildiğinde; "Biz Rahman'a secde etmeyiz! Rahman nedir?" dediler. "Biz onu tanımıyoruz ve onu ikrar da etmiyoruz. O'nun ne olduğunu bilmeden senin bize emrettiğin şeye mi secde edeceğiz?" Peygamberin Rahman'a secde etmelerini emretmesi, onları Yüce Allah'a karşı iman etmekten daha da uzaklaştırdı.
阿拉伯语经注:
تَبَارَكَ ٱلَّذِي جَعَلَ فِي ٱلسَّمَآءِ بُرُوجٗا وَجَعَلَ فِيهَا سِرَٰجٗا وَقَمَرٗا مُّنِيرٗا
Gökyüzünde hareket eden gezegenleri ve yıldızları yaratan, ışıkları yayan, Güneş'i ve Güneş'in ışıklarını yansıtıp yeri aydınlatan bir Ay var eden Allah çok yücedir.
阿拉伯语经注:
وَهُوَ ٱلَّذِي جَعَلَ ٱلَّيۡلَ وَٱلنَّهَارَ خِلۡفَةٗ لِّمَنۡ أَرَادَ أَن يَذَّكَّرَ أَوۡ أَرَادَ شُكُورٗا
Gece ile gündüzü arka arkaya peşi sıra getiren Yüce Allah'tır. Böylece dileyen kimse Yüce Allah'ın ayetlerinden ibret alıp, hidayet bulur yahut nimetlerine şükreder.
阿拉伯语经注:
وَعِبَادُ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلَّذِينَ يَمۡشُونَ عَلَى ٱلۡأَرۡضِ هَوۡنٗا وَإِذَا خَاطَبَهُمُ ٱلۡجَٰهِلُونَ قَالُواْ سَلَٰمٗا
Rahman'ın Mümin kulları, yeryüzünde vakarlı ve alçak gönüllü olarak yürürler. Cahiller kendilerine laf attıklarında ise, misliyle karşılık vermezler. Bilakis onlara güzel sözler söylerler ve bu davranışlarından dolayı onlara cahilce davranmazlar.
阿拉伯语经注:
وَٱلَّذِينَ يَبِيتُونَ لِرَبِّهِمۡ سُجَّدٗا وَقِيَٰمٗا
Onlar, alınlarının üzerine secde ederek ve ayaklarının üzerine kıyama durarak Yüce Allah için namaz kılıp, Rableri için gecelerler.
阿拉伯语经注:
وَٱلَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا ٱصۡرِفۡ عَنَّا عَذَابَ جَهَنَّمَۖ إِنَّ عَذَابَهَا كَانَ غَرَامًا
Onlar, Rablerine dua ederken şöyle derler: "Rabbimiz, cehennem azabını bizden uzaklaştır. Doğrusu cehennemin azabı kâfir olarak ölenler için devamlıdır."
阿拉伯语经注:
إِنَّهَا سَآءَتۡ مُسۡتَقَرّٗا وَمُقَامٗا
Gerçekten orası yerleşen/iskan eden için ne kötü bir yerleşme ve içinde ikamet eden için ne kötü bir ikamet yeridir.
阿拉伯语经注:
وَٱلَّذِينَ إِذَآ أَنفَقُواْ لَمۡ يُسۡرِفُواْ وَلَمۡ يَقۡتُرُواْ وَكَانَ بَيۡنَ ذَٰلِكَ قَوَامٗا
Onlar, mallarını harcadıkları zaman savurganlık derecesine varmaz gerek kendi nefislerine gerek başkalarına ve nafakasından sorumlu oldukları kimselere karşı cimrilik etmezler. Onların harcamaları israf ile cimriliğin arasında orta bir yoldur.
阿拉伯语经注:
这业中每段经文的优越:
• الداعي إلى الله لا يطلب الجزاء من الناس.
Allah yoluna davet eden kimse davetinin karşılığını insanlardan beklemez.

• ثبوت صفة الاستواء لله بما يليق به سبحانه وتعالى.
Arşa istivâ etme sıfatı, Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya yaraşır bir şekilde ispat edilmiştir.

• أن الرحمن اسم من أسماء الله لا يشاركه فيه أحد قط، دال على صفة من صفاته وهي الرحمة.
Er-Rahman, Yüce Allah'ın isimlerinden olup; beşerden hiçbir kimse bu isminde Yüce Allah'a benzemez. Bu isim Yüce Allah'ın rahmet sıfatına işaret eder.

• إعانة العبد بتعاقب الليل والنهار على تدارُكِ ما فاتَهُ من الطاعة في أحدهما.
Gece ve gündüz sürekli peşi sıra gelerek, kulun yapamadığı bir ibadeti telafi etmesinde ona fırsat vererek yardımcı olur.

• من صفات عباد الرحمن التواضع والحلم، وطاعة الله عند غفلة الناس، والخوف من الله، والتزام التوسط في الإنفاق وفي غيره من الأمور.
Tevazu sahibi olmak, sabır göstermek, insanlar gaflet halindeyken Yüce Allah'a ibadet etmek, O'ndan korkmak, harcamada ve tüm işlerde orta yolu tutmak (övülen) Rahman'ın kullarının özelliklerindendir.

 
含义的翻译 章: 福勒嘎里
章节目录 页码
 
《古兰经》译解 - 土耳其语翻译版古兰经简明注释。 - 译解目录

古兰经注释研究中心发行。

关闭