Check out the new design

Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Eggo e ɗmngal Turki wonande firo Alkur'aana Teddunde nde raɓɓinaango. * - Tippudi firooji ɗii


Firo maanaaji Simoore: Simoorw Taahaa   Aaya:

Sûratu Tâhâ

Ina jeyaa e payndaale simoore ndee:
السعادة باتباع هدى القرآن وحمل رسالته، والشقاء بمخالفته.
Mutluluk, Kur'an'ın hidayetine tabi olmak ve mesajını taşımakla olur. Bedbahtlık ise ona muhalefet etmekle olur.

طه
(Tâ-hâ) benzerleri hakkında bir açıklama Bakara suresinin başında zikredilmiştir.
Faccirooji aarabeeji:
مَآ أَنزَلۡنَا عَلَيۡكَ ٱلۡقُرۡءَانَ لِتَشۡقَىٰٓ
-Ey Resul!- Kavminin sana iman etmekten yüz çevirmesine üzülüp sıkıntı çekmen için sana Kur'an'ı indirmedik.
Faccirooji aarabeeji:
إِلَّا تَذۡكِرَةٗ لِّمَن يَخۡشَىٰ
Allah'ın kendisinden korkmaya muvaffak kıldığı kimselere bir öğüt olsun diye indirdik.
Faccirooji aarabeeji:
تَنزِيلٗا مِّمَّنۡ خَلَقَ ٱلۡأَرۡضَ وَٱلسَّمَٰوَٰتِ ٱلۡعُلَى
Bu kitabı yeryüzünü ve yüksek gökleri yaratan Allah indirmiştir. O azim olan Kur'an'dır. Çünkü o Azim olan Allah katından indirilmiştir.
Faccirooji aarabeeji:
ٱلرَّحۡمَٰنُ عَلَى ٱلۡعَرۡشِ ٱسۡتَوَىٰ
Rahman olan Allah -Subhanehu ve Teâlâ- celaline yakışır bir şekilde arşının üzerine yükselmiştir.
Faccirooji aarabeeji:
لَهُۥ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَا وَمَا تَحۡتَ ٱلثَّرَىٰ
Gökyüzünde, yeryüzünde ve toprağın altındaki bütün canlıların yaratılışı, mülkü ve idaresi yalnızca Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya aittir.
Faccirooji aarabeeji:
وَإِن تَجۡهَرۡ بِٱلۡقَوۡلِ فَإِنَّهُۥ يَعۡلَمُ ٱلسِّرَّ وَأَخۡفَى
-Ey Resul!- Sen sözünü açıktan söylesen de gizlesen de Allah -Subhanehu ve Teâlâ- hepsini bilmektedir. O, gizli olanı ve gizliden de daha gizli olan düşünceleri dahi bilir. Bundan hiçbir şey O'na gizli kalmaz.
Faccirooji aarabeeji:
ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَۖ لَهُ ٱلۡأَسۡمَآءُ ٱلۡحُسۡنَىٰ
Allah'tan başka hak mabut yoktur. Güzellikte en üst makama sahip isimler yalnızca O'na aittir.
Faccirooji aarabeeji:
وَهَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ مُوسَىٰٓ
-Ey Resul! Ant olsun ki Musa b. İmrân -aleyhisselam-'ın haberi sana geldi.
Faccirooji aarabeeji:
إِذۡ رَءَا نَارٗا فَقَالَ لِأَهۡلِهِ ٱمۡكُثُوٓاْ إِنِّيٓ ءَانَسۡتُ نَارٗا لَّعَلِّيٓ ءَاتِيكُم مِّنۡهَا بِقَبَسٍ أَوۡ أَجِدُ عَلَى ٱلنَّارِ هُدٗى
Yolculuk ettiği esnada ateş gördüğünde ailesine: "Bu bulunduğunuz yerde bekleyin. Ben bir ateş gördüm, belki size ondan bir kor getiririm veya ateşin yanında bir yol gösteren bulurum." demişti.
Faccirooji aarabeeji:
فَلَمَّآ أَتَىٰهَا نُودِيَ يَٰمُوسَىٰٓ
Ateşin yanına gelince Allah -Subhanehu ve Teâlâ- ona: "Ey Musa!" diye seslendi.
Faccirooji aarabeeji:
إِنِّيٓ أَنَا۠ رَبُّكَ فَٱخۡلَعۡ نَعۡلَيۡكَ إِنَّكَ بِٱلۡوَادِ ٱلۡمُقَدَّسِ طُوٗى
"Şüphesiz ki ben senin Rabbinim! Benimle münacat etmeye hazırlanman için ayakkabılarını çıkar. Çünkü sen tertemiz olan (Tuvâ) vadisindesin."
Faccirooji aarabeeji:
Ina jeyaa e nafoore aayeeje ɗee e ngol hello:
• ليس إنزال القرآن العظيم لإتعاب النفس في العبادة، وإذاقتها المشقة الفادحة، وإنما هو كتاب تذكرة ينتفع به الذين يخشون ربهم.
Azim olan Kur'an, ibadet edilirken nefsi yormak ve onu ağır bir zorluk içine düşürmek için indirilmemiştir. Ancak o, Rablerinden korkanların istifade edip öğüt almaları için indirilen bir kitaptır.

• قَرَن الله بين الخلق والأمر، فكما أن الخلق لا يخرج عن الحكمة؛ فكذلك لا يأمر ولا ينهى إلا بما هو عدل وحكمة.
Yüce Allah, yaratmayı ve emretmeyi bir arada zikretmiştir. Nasıl ki yaratması hikmetin dışına çıkmıyorsa, aynı şekilde emretmesi ve yasaklaması da adalet ve hikmet iledir.

• على الزوج واجب الإنفاق على الأهل (المرأة) من غذاء وكساء ومسكن ووسائل تدفئة وقت البرد.
Kocanın ehline (hanımına) yiyecek, giyecek, kalacak yer ve kışın ısınacak alet ve araçları infak etmesi farzdır.

 
Firo maanaaji Simoore: Simoorw Taahaa
Tippudi cimooje Tonngoode hello ngoo
 
Firo maanaaji al-quraan tedduɗo oo - Eggo e ɗmngal Turki wonande firo Alkur'aana Teddunde nde raɓɓinaango. - Tippudi firooji ɗii

iwde e galle Firo jaŋdeeji Alkur'aana.

Uddude