Check out the new design

Salin ng mga Kahulugan ng Marangal na Qur'an - Salin sa Wikang Turko ng Al-Mukhtasar fī Tafsīr Al-Qur’an Al-Karīm * - Indise ng mga Salin


Salin ng mga Kahulugan Surah: Al-Qamar   Ayah:
وَنَبِّئۡهُمۡ أَنَّ ٱلۡمَآءَ قِسۡمَةُۢ بَيۡنَهُمۡۖ كُلُّ شِرۡبٖ مُّحۡتَضَرٞ
Onlara kuyularından çıkan suyun kendileri ve dişi deve arasında ortak olduğunu haber ver. Sıra bir gün dişi devenin, bir gün onlarındır. Kendine tahsis edilen günü geldiğinde herkes tek başına orada hazır bulunsun.
Ang mga Tafsir na Arabe:
فَنَادَوۡاْ صَاحِبَهُمۡ فَتَعَاطَىٰ فَعَقَرَ
Dişi deveyi öldürmesi için arkadaşlarını çağırdılar. O da kılıcı aldı, kavminin emrine itaat ederek deveyi öldürdü.
Ang mga Tafsir na Arabe:
فَكَيۡفَ كَانَ عَذَابِي وَنُذُرِ
-Ey Mekke halkı!- Onlara olan azabım nasılmış bir düşünün! Onların azabı ile başkalarını uyarmam nasılmış?
Ang mga Tafsir na Arabe:
إِنَّآ أَرۡسَلۡنَا عَلَيۡهِمۡ صَيۡحَةٗ وَٰحِدَةٗ فَكَانُواْ كَهَشِيمِ ٱلۡمُحۡتَظِرِ
Onların üzerine tek bir ses gönderdik de, bu ses onları helak ediverdi. Koyun ağılı için kullanılan kuru ot gibi oldular.
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَقَدۡ يَسَّرۡنَا ٱلۡقُرۡءَانَ لِلذِّكۡرِ فَهَلۡ مِن مُّدَّكِرٖ
Muhakkak ki biz, Kur'an'ı hatırlayıp öğüt almak için kolaylaştırdık. Onda bulunan ibret ve öğütten ibret alan var mı?
Ang mga Tafsir na Arabe:
كَذَّبَتۡ قَوۡمُ لُوطِۭ بِٱلنُّذُرِ
Lût'un kavmi, resulleri Lût -aleyhisselam-'ın kendilerini uyardığı şeyi yalanladılar.
Ang mga Tafsir na Arabe:
إِنَّآ أَرۡسَلۡنَا عَلَيۡهِمۡ حَاصِبًا إِلَّآ ءَالَ لُوطٖۖ نَّجَّيۡنَٰهُم بِسَحَرٖ
Biz de üzerlerine taş yağdıran fırtına gönderdik. Ancak Lût -aleyhisselam-'ın ailesi bundan müstesnaydı. Onlara azap isabet etmedi. Şüphesiz biz onları bu azaptan kurtardık. Gecenin son kısmında azap vuku bulmadan önce (Lût) onları alıp gitti.
Ang mga Tafsir na Arabe:
نِّعۡمَةٗ مِّنۡ عِندِنَاۚ كَذَٰلِكَ نَجۡزِي مَن شَكَرَ
Katımızdan bir nimet olarak onları azaptan kurtardık. Lût'a vermiş olduğumuz bu mükâfatın aynısını, nimetlerinden dolayı Yüce Allah'a şükredenlere de vereceğiz.
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَقَدۡ أَنذَرَهُم بَطۡشَتَنَا فَتَمَارَوۡاْ بِٱلنُّذُرِ
Ant olsun ki Lût, onları azabımızla korkuttu. Onun bu uyarılarına karşı mücadele ettiler ve onu yalanladılar.
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَقَدۡ رَٰوَدُوهُ عَن ضَيۡفِهِۦ فَطَمَسۡنَآ أَعۡيُنَهُمۡ فَذُوقُواْ عَذَابِي وَنُذُرِ
Lût'un kavmi, fuhuş yapmak için kendilerini misafirleri ile baş başa bırakmasını istediler. Onların gözlerini silme kör ettik de onları göremediler. Onlara şöyle buyurduk: "Azabımı tadın ve bu size uyarımın neticesidir."
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَقَدۡ صَبَّحَهُم بُكۡرَةً عَذَابٞ مُّسۡتَقِرّٞ
Ant olsun ki onlara sabah vakti ahirete ulaşana dek devam edecek bir azap geldi. Bunun akabinde de elbet ahiretin azabı gelecektir.
Ang mga Tafsir na Arabe:
فَذُوقُواْ عَذَابِي وَنُذُرِ
Onlara şöyle denildi: "Size indirmiş olduğum azabımı ve Lût'un sizi uyarmasının neticesi tadın!"
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَقَدۡ يَسَّرۡنَا ٱلۡقُرۡءَانَ لِلذِّكۡرِ فَهَلۡ مِن مُّدَّكِرٖ
Muhakkak ki biz, Kur'an'ı hatırlayıp öğüt almak için kolaylaştırdık. Onda bulunan ibret ve öğütten ibret alan var mı?
Ang mga Tafsir na Arabe:
وَلَقَدۡ جَآءَ ءَالَ فِرۡعَوۡنَ ٱلنُّذُرُ
Ant olsun ki Firavun ailesine, Musa ve Harun -aleyhisselam-'ın dili ile uyarılarımız geldi.
Ang mga Tafsir na Arabe:
كَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَا كُلِّهَا فَأَخَذۡنَٰهُمۡ أَخۡذَ عَزِيزٖ مُّقۡتَدِرٍ
Katımızdan kendilerine gelen apaçık delilleri ve kanıtları yalanladılar. Bunları yalanlamalarından dolayı kimsenin galip gelemediği, hiçbir kimsenin kendisini aciz bırakamadığı müktedir olanın cezası ile cezalandırdık.
Ang mga Tafsir na Arabe:
أَكُفَّارُكُمۡ خَيۡرٞ مِّنۡ أُوْلَٰٓئِكُمۡ أَمۡ لَكُم بَرَآءَةٞ فِي ٱلزُّبُرِ
-Ey Mekke Ehli!- Sizin kâfirleriniz; zikri geçmiş olan Nuh'un kavmi, Âd, Semûd ve Lût'un kavmi, Firavun ve kavminin kâfirlerinden daha mı hayırlıdır? Yoksa semavi kitapların getirmiş olduğu Allah Teâlâ'nın azabından sizin için bir kurtuluş mu vardır?
Ang mga Tafsir na Arabe:
أَمۡ يَقُولُونَ نَحۡنُ جَمِيعٞ مُّنتَصِرٞ
Yoksa Mekke'nin o kâfirleri: "Bizim hakkımızda kötülük isteyenlere ve birliğimizi bozmak isteyenlere karşı biz yenilmez bir topluluğuz mu diyorlar?"
Ang mga Tafsir na Arabe:
سَيُهۡزَمُ ٱلۡجَمۡعُ وَيُوَلُّونَ ٱلدُّبُرَ
Kâfirlerin bu topluluğu hezimete uğrayacak ve Müminlerin önünden arkalarını dönüp kaçacaklar. Bu durum Bedir'de gerçekleşmiştir.
Ang mga Tafsir na Arabe:
بَلِ ٱلسَّاعَةُ مَوۡعِدُهُمۡ وَٱلسَّاعَةُ أَدۡهَىٰ وَأَمَرُّ
Bilakis onların yalanladıkları ve kendilerine azap vadedilen vakit kıyamettir. Kıyamet, Bedir gününde karşılaştıkları dünya azabından daha büyük ve daha şiddetli olacaktır.
Ang mga Tafsir na Arabe:
إِنَّ ٱلۡمُجۡرِمِينَ فِي ضَلَٰلٖ وَسُعُرٖ
Şüphesiz günahkârlar; küfür ve günahlar ile haktan uzak sapıklık, azap ve sıkıntı içindedir.
Ang mga Tafsir na Arabe:
يَوۡمَ يُسۡحَبُونَ فِي ٱلنَّارِ عَلَىٰ وُجُوهِهِمۡ ذُوقُواْ مَسَّ سَقَرَ
Yüzleri üzere cehenneme sürüklendikleri gün, kınamak için onlara şöyle denir: "Haydi cehennem azabını tadın!"
Ang mga Tafsir na Arabe:
إِنَّا كُلَّ شَيۡءٍ خَلَقۡنَٰهُ بِقَدَرٖ
Gerçekten biz, bu alemdeki her şeyi daha önce takdir ettiğimiz, ilim ve dilememize bağlı olarak Levh-i Mahfûz'da yazdığımız şekilde yarattık.
Ang mga Tafsir na Arabe:
Ilan sa mga Pakinabang ng mga Ayah sa Pahinang Ito:
• شمول العذاب للمباشر للجريمة والمُتَمالئ معه عليها.
Azap, günahı doğrudan işleyen kimseyi ve bu hususta ona yardımcı olan kimseyi kapsar.

• شُكْر الله على نعمه سبب السلامة من العذاب.
Nimetlerinden dolayı Yüce Allah'a şükretmek, azaptan selamette olmanın sebebidir.

• إخبار القرآن بهزيمة المشركين يوم بدر قبل وقوعها من الإخبار بالغيب الدال على صدق القرآن.
Bedir Savaşı gerçekleşmeden önce Kur'an-ı Kerim'in müşriklerin hezimete uğrayacaklarını haber vermesi, Kur'an'ı Kerim'in doğruluğuna delalet eden gaybî haberlerdendir.

• وجوب الإيمان بالقدر.
Kadere iman etmek farzdır.

 
Salin ng mga Kahulugan Surah: Al-Qamar
Indise ng mga Surah Numero ng Pahina
 
Salin ng mga Kahulugan ng Marangal na Qur'an - Salin sa Wikang Turko ng Al-Mukhtasar fī Tafsīr Al-Qur’an Al-Karīm - Indise ng mga Salin

Inilabas ng Markaz Tafsīr Lid-Dirāsāt Al-Qur’ānīyah (Sentro ng Tafsīr Para sa mga Pag-aaral Pang-Qur’an).

Isara