Check out the new design

Bản dịch ý nghĩa nội dung Qur'an - 土耳其语翻译 - 舍尔巴乃·布拉提什 * - Mục lục các bản dịch

XML CSV Excel API
Please review the Terms and Policies

Ý nghĩa nội dung Chương: Al-Ma-idah   Câu:
قَالَ عِيسَى ٱبۡنُ مَرۡيَمَ ٱللَّهُمَّ رَبَّنَآ أَنزِلۡ عَلَيۡنَا مَآئِدَةٗ مِّنَ ٱلسَّمَآءِ تَكُونُ لَنَا عِيدٗا لِّأَوَّلِنَا وَءَاخِرِنَا وَءَايَةٗ مِّنكَۖ وَٱرۡزُقۡنَا وَأَنتَ خَيۡرُ ٱلرَّٰزِقِينَ
Meryemoğlu İsa dedi ki: Allah’ım, Rabbimiz, gökten bize bir sofra indir. Bu, hem bizim için, hem de evvelimiz ve ahirimiz için bir bayram ve senden bir mucize olsun. Bizi rızıklandır. Sen, rızık verenlerin en hayırlısısın.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
قَالَ ٱللَّهُ إِنِّي مُنَزِّلُهَا عَلَيۡكُمۡۖ فَمَن يَكۡفُرۡ بَعۡدُ مِنكُمۡ فَإِنِّيٓ أُعَذِّبُهُۥ عَذَابٗا لَّآ أُعَذِّبُهُۥٓ أَحَدٗا مِّنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Allah da dedi ki: Ben, onu size indireceğim; fakat bundan sonra sizden kim kâfir olursa, ben ona alemlerde hiç kimseye yapmayacağım azabı yaparım.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
وَإِذۡ قَالَ ٱللَّهُ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ءَأَنتَ قُلۡتَ لِلنَّاسِ ٱتَّخِذُونِي وَأُمِّيَ إِلَٰهَيۡنِ مِن دُونِ ٱللَّهِۖ قَالَ سُبۡحَٰنَكَ مَا يَكُونُ لِيٓ أَنۡ أَقُولَ مَا لَيۡسَ لِي بِحَقٍّۚ إِن كُنتُ قُلۡتُهُۥ فَقَدۡ عَلِمۡتَهُۥۚ تَعۡلَمُ مَا فِي نَفۡسِي وَلَآ أَعۡلَمُ مَا فِي نَفۡسِكَۚ إِنَّكَ أَنتَ عَلَّٰمُ ٱلۡغُيُوبِ
Allah: Ey Meryemoğlu İsa! "Beni ve annemi Allah’tan başka iki ilah olarak edinin" diye insanlara sen mi söyledin? dediği zaman, İsa şöyle cevap verir: Seni noksanlıktan tenzih ederim, hakkım olmayan bir şeyi söylemek bana yakışmaz. Eğer deseydim, elbette sen bunu bilirdin. Sen, benim nefsimde olanı bilirsin, ben ise senin nefsinde olanı bilmem. Elbette sen, gaybları en iyi bilensin.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
مَا قُلۡتُ لَهُمۡ إِلَّا مَآ أَمَرۡتَنِي بِهِۦٓ أَنِ ٱعۡبُدُواْ ٱللَّهَ رَبِّي وَرَبَّكُمۡۚ وَكُنتُ عَلَيۡهِمۡ شَهِيدٗا مَّا دُمۡتُ فِيهِمۡۖ فَلَمَّا تَوَفَّيۡتَنِي كُنتَ أَنتَ ٱلرَّقِيبَ عَلَيۡهِمۡۚ وَأَنتَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ شَهِيدٌ
Ben onlara: “Rabbim ve Rabbimiz olan Allah’a ibadet edin” diye; senin bana emrettiğin dışında bir şey söylemedim. Aralarında bulunduğum sürece onlar üzerine şahit oldum. Beni vefat ettirdiğinde (aralarından alıp katına yükselttiğinde) üzerlerinde gözetleyici sadece sendin. Sen, her şeye şahitsin.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
إِن تُعَذِّبۡهُمۡ فَإِنَّهُمۡ عِبَادُكَۖ وَإِن تَغۡفِرۡ لَهُمۡ فَإِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ
Eğer onlara azap edersen, onlar şüphesiz senin kullarındır. Şayet onları bağışlarsan, şüphesiz sen Aziz ve Hakim'sin.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
قَالَ ٱللَّهُ هَٰذَا يَوۡمُ يَنفَعُ ٱلصَّٰدِقِينَ صِدۡقُهُمۡۚ لَهُمۡ جَنَّٰتٞ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَآ أَبَدٗاۖ رَّضِيَ ٱللَّهُ عَنۡهُمۡ وَرَضُواْ عَنۡهُۚ ذَٰلِكَ ٱلۡفَوۡزُ ٱلۡعَظِيمُ
Allah şöyle der: İşte bugün, doğrulara doğruluklarının fayda vereceği bir gündür. Onlar için, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetler vardır. Allah onlardan razı olmuştur. Onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte bu, büyük bir kazançtır.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
لِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا فِيهِنَّۚ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرُۢ
Göklerin, yerin ve içindekilerin mülkü Allah’a aittir. O’nun gücü her şeye yeter.
Các Tafsir tiếng Ả-rập:
 
Ý nghĩa nội dung Chương: Al-Ma-idah
Mục lục các chương Kinh Số trang
 
Bản dịch ý nghĩa nội dung Qur'an - 土耳其语翻译 - 舍尔巴乃·布拉提什 - Mục lục các bản dịch

由舍尔巴乃·布拉提什翻译,在由先锋翻译中心的监督下完成,并可查阅原始译文,以便提出意见、评估和持续改进。

Đóng lại